
Esas No: 2012/22119
Karar No: 2013/3836
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2012/22119 Esas 2013/3836 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirlerin rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalı ... Dekorasyon Yapı San. ve Tic.Ltd.Şti. avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (...) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı, ya da, hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, hak sahiplerine bağlanan gelirler fiili ödemeye dönüşmüş ise, ilk peşin değerli gelir ile, fiili ödemeler karşılaştırıldığında, ilk peşin sermaye değerli gelirin kusur karşılığı, fiili ödeme miktarının kusur karşılığından düşük ise, o takdirde, ilk peşin sermaye değerine itibar edilmesi; aksine, fiili ödeme miktarının kusur karşılığı, ilk peşin değerin kusur karşılığından düşük ise, o taktirde de, fiili ödeme miktarı esas alınması gerekir. Hak Sahiplerinden ... bağlanan ilk peşin değerli gelirin fiili ödemeden daha düşük olduğu gözardı edilerek Kurumun tazminini isteyebileceği miktarın belirlenmesinde fiili ödemenin esas alınması isabetsiz ise de, taleple bağlı kalınarak karar verilmiş olması karşısında, bu durum, sonuca etkili olmadığından, bozma sebebi yapılmamıştır.
2-506 sayılı Yasaya dayalı olarak açılan rücuan tazminat davalarında faizin başlangıç tarihi gelirler yönünden gelirlerin onay tarihi, masraflar yönünden ise her bir masrafın sarf ve ödeme tarihi olduğu halde mahkemece hüküm altına alınan gelir yönünden faiz başlangıcının gelir bağlama, artış, karar ve onay tarihinden itibaren başlatılmış olması da ayrıca isabetsizdir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün 2. fıkrasında yazılı bulunan “artış ve karar” kelimelerinin hüküm fıkrasından silinerek; hükmün, bu şekli ile, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan ... Dekorasyon Yapı San. ve Tic.Ltd.Şti."den alınmasına, 04.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.