22. Hukuk Dairesi 2017/22588 E. , 2019/11343 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde tır şoförü olarak 15.05.2011 tarihinden 23.01.2014 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, müvekkilinin iş akdinin davalı tarafça haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ihbar tazminatı, ücret alacağı ile fazla mesai ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut olayda; davacı vekili 15.09.2015 tarihli mazeret dilekçesi ile 16.09.2015 tarihli duruşma gününe katılamayacağından mazeretinin kabulüne karar verilerek yeni duruşma gününün uyap üzerinden öğrenilmesine karar verilmesini talep etmiş, aynı dilekçe ile ıslah için tarafına süre verilmesini istemiştir. Mahkemece, 16.09.2015 tarihli celsede davacı vekilinin mazereti kabul edilerek duruşma gününü uyaptan öğrenmesine ve davasını ıslah etmesi için bir sonraki celseye kadar süre verilmesine karar verilmiş ve duruşma 02.11.2015 tarihine bırakılmıştır. Davacı vekili ıslahını 02.11.2015 tarihine kadar yapmadığından, Mahkemece bu defa 02.11.2015 tarihli celsede davacının davasını ıslah etmesi için son kez 2 hafta kesin süre verilmesine, süresi içerisinde ıslahın yapılmaması halinde ıslah talebinden vazgeçilmiş sayılacağı ihtarını içeren meşruhatlı davetiye çıkartılmasına karar verilmiş, davacı vekili ise 2 haftalık süre içinde hesaplama raporuna göre talep miktarlarını arttırmış, davalı taraf ise, ıslahın süresinde yapılmadığını bildirerek ıslahı kabul etmediklerini beyan etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 90. maddesi "sürelerin belirlenmesi" başlığını taşımakta olup, ilgili maddenin birinci fıkrasında sürelerin, Kanunda belirtildiği veya hâkim tarafından tespit edildiği, Kanunda belirtilen istisnai durumlar dışında, hâkimin kanundaki süreleri artırıp eksiltemeyeceği düzenlenmiş, aynı Kanunun 181.maddesinde de kısmi ıslahın 1 haftalık süre içerisinde yapılacağı, bu sürede ıslah işlemi yapılmaz ise ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edileceği düzenlenmiştir.
Uyuşmazlığa bakıldığında, Mahkemece Kanundaki süreye aykırı bir süre belirlendiği ve davalının ıslahın süresi içinde yapılmadığı yönündeki itirazına rağmen Mahkemenin ıslahın süresinde yapıldığı kabul edilerek ıslah ile arttırılan miktarlar yönünden hüküm kurduğu anlaşıldığından karar hatalı olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.