Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/39890
Karar No: 2022/6169
Karar Tarihi: 01.03.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/39890 Esas 2022/6169 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, tehdit suçundan cezalandırılmıştır. Ancak, uzlaştırma işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Uzlaştırmacının öncelikle telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanarak uzlaşma teklifi yapması gerektiği belirtilmiş, ancak böyle bir yöntem kullanılamazsa ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Uzlaşma teklifi yapılacak ilgililere ulaşılamaması hâlinde tebligat işlemleri MERNİS şerhi bulunmayan son adrese yapılmalıdır. Kararda geçen kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 106/1-1. cümle, 43/2 ve 62/1. maddeleri, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinin 6. fıkrası, Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12., 29/7., 29/6., ve 29/5. maddeleri ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/1. ve 21/1-2. maddeleridir.
4. Ceza Dairesi         2021/39890 E.  ,  2022/6169 K.

    "İçtihat Metni"



    KARAR

    Tehdit suçundan sanık ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1. cümle, 43/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 6 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun'un 51/1. maddesi gereğince ertelenmesine dair .... Asliye Ceza Mahkemesinin ... tarihli ve 2017/748 esas, 2019/477 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstem yazısında ; " 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır.",
    05/08/2017 tarihli ve 30145 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12. maddesinde yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez.",
    Aynı Yönetmeliğin 29/7. maddesinde yer alan, "Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez.",
    Anılan Yönetmeliğin 29/6. maddesinde yer alan, "uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır." ,
    Bahsi geçen Yönetmeliğin 29/5. maddesinde yer alan, "Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir.",
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/1. maddesinde yer alan, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır." şeklindeki,
    Aynı Kanun'un 21/1-2. maddesinde yer alan, "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde;
    Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da öncelikle 7201 sayılı Kanun'un 10/1. maddesi uyarınca muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa aynı Kanun'un 10/2. maddesi gereğince muhatabın mernis adresinin tespitini yaparak tebligat zarfı üzerine adresin mernis adresi olduğu ve 7201 sayılı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca işlem yapılması belirterek tebliğ yapması gerektiği;
    Somut olayda, 13/11/2017 havale tarihli uzlaştırma raporunda; müştekinin herhangi bir maddi ve manevi talebi olmadan uzlaştırma teklifini kabul ettiği, sanığa gönderilen davet mektubunun ise muhtara tebliğ edildiği ancak yasal süre içerisinde sanığın başvuruda bulunmaması nedeniyle uzlaştırma işleminin sağlanamadığı belirtilmiş ve mahkemece taraflar arasında uzlaştırma sağlanamadığından bahisle yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de;
    Sanığın bilinen en son adresine, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/1. maddesine göre tebligat yapılmadan, doğrudan mernis adresine 7201 sayılı Kanun'un 21/2. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu, ayrıca uzlaşma teklifinde bulunulacak müşteki ve sanığa Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin 29. maddesinin 7. fıkrasında belirtilen başka iletişim araçları kullanılarak ulaşılmaya çalışılmadan, ulaşılamaması halinde ise uzlaştırma bürosu aracılığıyla usulüne uygun bir uzlaşma teklifi yapılmasını sağlamak üzere uzlaştırmacı tarafından büroya teklif formları tevdii edilmeden, nihayetinde usulüne uygun bir uzlaştırma işlemi gerçekleştirilmeden uzlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle düzenlenen rapora istinaden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili Cumhuriyet başsavcılığı nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine uyarınca tebligatı, öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese MERNİS şerhi olmadan yapması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatapın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul ederek, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre MERNİS şerhi bulunan tebligatın bu adrese yapılmasında zorunluluk bulunduğu, buna karşın uzlaşma teklifinin MERNİS adresine doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğinin usulsüz olduğu, bu bağlamda uzlaşma teklifinin sanığa yasaya uygun şekilde ve yöntemince yapılmadığı gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırıdır.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle,
    1)Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden,.... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 31/10/2019 tarihli ve 2017/748 esas, 2019/477 sayılı kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2)Bozma nedenine göre sonraki işlemlerin, CMK'nın 309/4-b maddesi gereğince mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, ... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi