
Esas No: 2013/2007
Karar No: 2013/4308
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/2007 Esas 2013/4308 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı sigorta şirketi, davalı Kurum sigortalısının tedavisi için sağlık sigorta poliçesi kapsamında yaptığı 4110,00 TL ödemenin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtilen gerekçe ile, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, tarafların avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 1. maddesinde, iş mahkemesinin, işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi ile görevli olduğu; aynı maddede, İşçi Sigortaları Kurumu ile sigortalılar veya yerine kaim olan hak sahipleri arasındaki uyuşmazlıklardan doğan itiraz ve davalara da iş mahkemesinde bakılacağı belirtilmiştir. Dava konusu tedavi yardımının yapıldığı iş kazasının meydana geldiği 03.01.2006 tarihinde yürürlükte bulunan Mülga 1479 sayılı Kanunun 70. maddesi ile, davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan 5510 sayılı Kanunun 101. maddelerinde, anılan Kanunların uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde iş mahkemesi görevli sayılmıştır.
Somut olayda davacı sigorta şirketi, tedavi giderinin, iş kazasına dayalı 506 sayılı Kanun kapsamında davalı Kurum tarafından karşılanması gerektiğini ileri sürerek; iş kazası sonucu yaralanan sigortalının tedavisi için davadışı işveren lehine düzenlenen sağlık sigorta poliçesi kapsamında yaptığı ödemelerin, davalı Kurum’dan rücuan tahsiline karar verilmesini istemiş olup; uyuşmazlığın, ne iş akdinden ne de İş
Kanunu ile 1479 ve 5510 sayılı Kanunlardan kaynaklanmadığı kuşkusuzdur. Esasen davanın dayanağı sağlık sigortası poliçesi olup, çekişmenin sigorta hukukundan kaynaklandığı, artık davanın ticari bir dava olması nedeniyle uyuşmazlığın çözümünün Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait olduğu gözetilerek iş mahkemesinin görevsizliğine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 08.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.