
Esas No: 2018/3794
Karar No: 2021/14507
Karar Tarihi: 28.12.2021
Danıştay 6. Daire 2018/3794 Esas 2021/14507 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/3794
Karar No : 2021/14507
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ İSTEYEN: (DAVALI) ...Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü
VEKİLLERİ : Av. ...- Av. ...
KARŞI TARAF : (DAVACI) ...Akaryakıt ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLLERİ : Av. ...- Av. ...
İSTEMİN ÖZETİ : Danıştay Altıncı Dairesince verilen 04/12/2017 tarihli, E:2013/6515, K:2017/10361 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının esasa ilişkin kısmının onanması, vekalet ücretine ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanunun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Altıncı Dairesinin Dairemizin 04/12/2017 tarihli, E:2013/6515, K:2017/10361 sayılı kararı kaldırılarak işin esası incelendi:
Dava, Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, ...Mahallesi, ...Caddesi, ...ada, ...parsel sayılı, Ostim Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü sınırlarında akaryakıt istasyonu olarak faaliyetteki taşınmaza yönelik imar planı değişikliği yapılarak "LPG İkmal İstasyonu" kullanımının da ilave edilmesi için yapılan başvurunun reddine ilişkin ...tarihli, ...sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, davacı şirkete ait olarak faaliyette bulunduğu taşınmazın, aynı istikamette bulunan akaryakıt istasyonları ile arasındaki asgari mesafe koşulunu sağlamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanununun 80. maddesinde, "Belediye sınırları ve mücavir alanları içinde, kara yolu ile yolcu taşıma hakkına sahip gerçek ve tüzel kişilerin şehirlerarası otobüs terminali kurmalarına ve işletmeleri ile her türlü akaryakıt ile sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) istasyonlarına nazım imar ve uygulama imar plânına uygun olmak kaydıyla belediye tarafından izin verilebilir. Akaryakıt istasyonlarına izin verilmesi için nazım imar plânında akaryakıt istasyonu olarak gösterilmesi şarttır. Bu istasyonlara çalışma ruhsatı büyükşehirlerde büyükşehir belediyesi tarafından verilir." hükmüne yer verilmiştir.
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun ''Tanımlar ve Kısaltmalar'' başlıklı 2. maddesinin 6. fıkrasında akaryakıt istasyonu; "Dağıtıcı veya bunlarla tek elden satış sözleşmesi yapmış bayilerce ilgili mevzuata uygun (teknik, kalite ve güvenlik) olarak kurulup, bir veya farklı alt başlıktan birer akaryakıt dağıtıcısının tescilli markası altında faaliyette bulunan ve esas itibarıyla araçların akaryakıt, madeni yağ, otogaz LPG, temizlik ve ihtiyari olarak bakım ile kullanıcıların tüplü LPG hariç diğer asgari ihtiyaçlarını karşılayacak imkanları sunan yerler'' olarak tanımlanmış, 8. maddesinin son fıkrasında ise, "Kurul, teknik ve ekonomik kriterlere göre bayilik kategorileri oluşturabilir. Bu durumda bayilik lisansları kategorilerine göre düzenlenir. Akaryakıt ve LPG istasyonları arasındaki mesafeler, aynı yönde olmak üzere, şehirler arası yollarda on kilometreden, şehir içi yollarda bir kilometreden az olmamak üzere Kurul tarafından çıkarılacak ve 01/01/2005 tarihinde yürürlüğe girecek yönetmelikle düzenlenir." hükmüne yer verilmiştir. Bu Kanun uyarınca çıkarılan Petrol Piyasası Yönetmeliğinin 4. maddesinde de akaryakıt istasyonunun otogaz LPG'yi de içerdiği kuralına yer verilmiştir.
5307 sayılı SıvılaştırıImış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun ''Tanımlar'' başlıklı 2. maddesinde otogaz istasyonu; "Dağıtıcı veya bunlarla tek elden satış sözleşmesi yapmış bayilerce ilgili mevzuata uygun (teknik, kalite ve güvenlik) olarak kurulup, dağıtıcının tescilli markası ve amblemi altında faaliyette bulunan ve esas itibarıyla motorlu araçların otogaz LPG, madeni yağ, temizlik ve ihtiyarî olarak bakım ile kullanıcıların, tüplü LPG hariç, diğer asgarî ihtiyaçlarını karşılayacak imkânları sunan akaryakıt istasyonu içinde veya müstakil olarak hizmet veren tesisler" olarak tanımlanmıştır.
Öte yandan, LPG istasyonlarının 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarına işlenmesi gerektiğine ilişkin ''Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) ile Çalışan Motorlu taşıtlar için İkmal İstasyonlarının Kuruluş, Denetim, Emniyet ve Ruhsatlandırma İşlemlerine İlişkin Yönetmelik'' 10.01.2009 tarihli, 27106 sayılı Resmi Gazete yayımlanan yönetmelikle yürürlükten kaldırılmıştır.
Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nin "İmar planı onayı" başlığını taşıyan 37. maddesinde ise; "Plan müellifi veya OSB'de çalışan şehir plancısı tarafından hazırlanan imar planları, OSB'yi ilzama yetkili kişiler tarafından imzalanarak Bakanlık onayına sunulur. İmar komisyonu tarafından değerlendirilen ve karara bağlanan teklif imar planları, Bakanlık tarafından uygun görüldüğü şekliyle onaylanarak, İl İdare Kurulu kararı ile yürürlüğe girer. Planlar, Valilikçe tespit edilen ilan yerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bu süre içinde itirazlar Valiliğe yapılır. Valilik varsa itirazları ve planları Bakanlığa iletir. Bakanlık itirazları inceleyerek ve gerekçeleri de belirterek kesin karara bağlar ve bu tarihten itibaren 15 gün içinde ilgiliye yazı ile bildirir. Kesinleşmiş OSB imar planlarının birer kopyası bilgi için ilgili kurumlara gönderilir." düzenlemesine yer vermiştir.
Yukarıda aktarılan mevzuatın incelenmesinden, akaryakıt istasyonlarına izin verilebilmesi için taşınmazın nazım imar planında akaryakıt istasyonu olarak gösterilmesinin şart olduğu, akaryakıt istasyonu olarak planlamanın LPG istasyonunu da içerdiği ve imar planında ''Akaryakıt Servis İstasyonu'' alanında kalan bir taşınmazda LPG istasyonu da açılabileceği, öte yandan, LPG istasyonlarının 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarına işlenmesi gerektiğine ilişkin tek düzenleme olan Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) ile Çalışan Motorlu Taşıtlar İçin İkmal İstasyonlarının Kuruluş, Denetim, Emniyet ve Ruhsatlandırma İşlemlerine İlişkin Yönetmeliğin de 10.01.2009 tarihli, 27106 sayılı Resmi Gazete yayımlanan yönetmelikle yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, taşınmazın imar planında akaryakıt istasyonu alanında kaldığı, LPG ikmal istasyonu fonksiyonunun da eklenmesi için imar planı değişikliği talep edildiği, talebin ''akaryakıt istasyonu'' olarak belirlemeye ilişkin olmadığı, ayrıca davacının talep ettiği yere bir kilometre mesafe içinde akaryakıt istasyonlarının bulunması nedeniyle EPDK’nın 05.01.2006 tarihlili, 630/68 sayılı kararında geçen "istasyonlar arası asgari mesafeye ilişkin işlem ve uygulamalarda akaryakıt istasyonlarının kendi aralarında ve LPG istasyonlarının da kendi aralarında değerlendirmeye tabi tutulmasına" ilişkin kararın yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında geçerliliğinin bulunmadığı açıktır.
Bu durumda, akaryakıt istasyonu olarak planlanan alanda ayrıca LPG istasyonu için plan değişikliği yapılmasına gerek olmadığından plan değişikliği isteminin reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmaması nedeniyle, davanın reddi yolundaki kararda sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.
Kararın vekalet ücretine ilişkin kısmına gelince;
1136 sayılı Avukatlık Kanununun ''Avukatlık ücreti'' başlıklı 164. maddesinin 1. fıkrasında, avukatlık ücretinin, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğ veya değeri ifade ettiği hüküm altına alınarak avukatlık ücretinin davaya katkısı bulunan avukata ödenmesi öngörülmüştür.
Dosyanın incelenmesinden, dava dilekçesinin davalı idareye 05.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği, savunmanın ise süresinde verilmediği ve 02.01.2013 tarihinde İdare Mahkemesi kayıtlarına girdiği, ancak İdare Mahkemesince yasal süresi içinde savunma vermeyen davalı idarenin lehine vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır.
Davalı idarenin, yasal süresi içerisinde savunmada bulunmaması sebebiyle yukarıda açıklanan yasa hükümleri karşısında hukuki yardım karşılığı olan avukatlık ücretini haketmediği açık olduğundan; lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, .... İdare Mahkemesince verilen ...tarihli, E:..., K:...sayılı kararının esasa ilişkin kısmının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, vekalet ücretine ilişkin kısmının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 28/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.