
Esas No: 2018/6685
Karar No: 2021/14356
Karar Tarihi: 22.12.2021
Danıştay 6. Daire 2018/6685 Esas 2021/14356 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/6685
Karar No : 2021/14356
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAFLAR (DAVACILAR): 1- …2- …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Zonguldak ili, Kozlu ilçesi, …, …Mevkii, …ada, …parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda yapılan 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonunun kabulüne dair …tarih ve …sayılı ve anılan karara yapılan itirazın reddine ilişkin …tarih ve …sayılı Kozlu Belediye Meclisi kararlarının ve komşu parselde (davacı tarafından tahminen …ada …parsel olduğu ileri sürülen) yer alan inşaat için düzenlenen yapı ruhsatının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporun ve dosyanın birlikte incelenmesinden, 1/5000 ölçekli nazım imar planı revizyonu yönünden; dava konusu nazım imar planında merkez ve ticaret alanlarına yönelik yer seçimi kararlarına ilişkin herhangi bir analiz, değerlendirme, projeksiyon ve yer seçimi gerekçesinin tanımlanmadığı, arazi kullanım kararlarına ilişkin plan kararlarının verilmesini gerektirecek doğal ve yapay sınırlayıcıların belirlenmediği, dolayısıyla neye göre ve hangi büyüklükte bir alan kullanımına karar verildiğinin bilimsel ve nesnel veri ve değerlendirmelerle açıklanamadığı, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonu yönünden; dava konusu uygulama imar planı kararlarının bilimsel ve teknik gerekçelere dayanmadığı, hangi kentsel fonksiyonun nerede, hangi etkilerden dolayı ve hangi büyüklükte ve yoğunlukta oluşturulduğuna yönelik irdeleme, açıklama ve araştırma olmadan yapıldığı, davacı parselindeki mevcut yapılaşmanın dikkate alınmaksızın 7 metrelik yaya yolunun davacı parselinden geçirildiği, ancak söz konusu imar yolunun üzerinde yapılaşma bulunmayan 6 parsel tarafından geçirilmesinin daha uygun olacağı, ayrıca plan sınırları içerisindeki parsellere ilişkin taban alanı kat sayısı (TAKS), katlar alanı kat sayısı (KAKS) ve yükseklik değerleri belirlenmediğinden her parselde farklı yoğunluk ve yükseklik değerlerinin oluşmasının olası olduğu, bu nedenle yapı adasının nüfus ve yapı yoğunluğunun tespitinin mümkün olmadığı, dava konusu imar planları ile öngörülen sosyal ve teknik altyapı alanlarına ilişkin hesabın nasıl yapılabildiğinin anlaşılamadığı, yapı ve nüfus yoğunluklarındaki belirsizlik nedeniyle mevzuatta belirtilen standart donatı alanı hesabının yapılmasının mümkün görülmediği, ayrıca uyuşmazlık konusu parsellerin bulunduğu adalarda yargı merciince iptaline karar verilen önceki imar planlarındaki kullanım kararlarının (K-3 konut alanı), BL-7 ticaret alanına çevrilmesi nedeniyle yapı ypğunluğunun arttırıldığının anlaşıldığı, ancak yapı yoğunluğunun niçin artırıldığına ilişkin bir açıklama yapılmadığı gibi planın bütününde de artırılan bu yoğunluğun ihtiyacına yönelik ilave donatı alanlarının öngörülmediği, anılan parseller için getirilen ticaret alanı kullanım kararının gerekçesinin temel dayanağının imar planı ve plan raporunda açıklığa kavuşmadığı, bu keskin fonksiyon değişiminin hangi bilimsel ve nesnel gerekçeyle gerçekleştirildiğinin bilinmediği, nedensiz ve gereksiz değişimlerin imar planlarının güvenilirliğini ve nesnelliğini zayıflattığı anlaşıldığından nazım ve uygulama imar planlarının iptaline, komşu parsel için düzenlenen yapı ruhsatı yönünden; işlemin dayanağı niteliğinde olan imar planlarının iptaline karar verildiğinden yapı ruhsatının hukuki dayanağı kalmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: Keşif ve bilirkişi incelemesi sırasında, davacının tahminen dava konusu ettiğini belirttiği …ada, …sayılı parsele ilişkin yapı ruhsatı ve kullanım kararlarının esasen üzerinde yapı inşa edilmekte olan komşu …ada, …sayılı parsele ilişkin olduğu, dolayısıyla görülen davanın konusunu …ada, …sayılı davacı parseli ile birlikte …ada, …parsel sayılı taşınmazın oluşturduğu, ancak mahkeme kararında dava konusu parseller ile birlikte sehven dava dışı …ada, …sayılı parsele ilişkin olarak da hüküm kurulduğu görüldüğünden kararın bu kısmındaki maddi hata düzeltilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yargı merciince iptaline karar verilen önceki tarihli imar planları değerlendirilerek hüküm kurulduğu, davacı parselinde bulunan yapının eski ve planlama ilkelerine aykırı olduğu, dava konusu imar planları ile toplu yapılaşmayı teşvik amacıyla blok nizam 7 kat ticaret alanı kullanımı getirildiği, imar yollarının boş parsellerden geçirilmek suretiyle yapılmasının mümkün olmadığı, yapı nizamı ve yoğunluğunun ada bazında belirlendiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Uyuşmazlıkta, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Parsel Sorgu Sisteminden yapılan inceleme neticesinde, davacı parselinin karşı komşuluğunda inşa edilen yapının, …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazların her ikisinin de üzerine isabet ettiği görülmekte olup dosya kapsamında dava konusu edilen yapı ruhsatı yer almadığından ve dava dilekçesinde dava konusu edilen parsel olarak tahminen …ada, …parsel sayılı taşınmaz gösterildiğinden yapı ruhsatının hangi parsellere yönelik olarak iptalinin istenildiği konusundaki çelişkinin giderilerek dava konusu edilen parsellerin netleştirilmesi gerektiği, bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince, …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak düzenlenmiş yapı ruhsatı bulunup bulunmadığı hususu araştırılmak, yapı ruhsatına ilişkin bilgi ve belgeler toplanmak, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonlarına ilişkin onaylı plan paftaları getirtilmek ve davacı iddiaları kapsamında inceleme yapılmak ve dava konusu edildiği tespit edilen yapı ruhsatı sahiplerine işbu dava ihbar edilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle temyize konu kararın bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava, Zonguldak ili, Kozlu ilçesi, …, …Mevkii, …ada, …parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanda yapılan 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonunun kabulüne dair …tarih ve …sayılı ve anılan karara yapılan itirazın reddine ilişkin …tarih ve …sayılı Kozlu Belediye Meclisi kararlarının ve komşu parselde (davacı tarafından tahminen …ada, …parsel olduğu ileri sürülen) yer alan inşaat için düzenlenen yapı ruhsatının iptali istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 31. maddesinde: "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler ile elektronik işlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygunlanır. Ancak, davanın ihbarı ve bilirkişi seçimi Danıştay, mahkeme veya hakim tarafından re'sen yapılır." hükmü yer almaktadır.
Atıf yapılan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu yerine çıkarılan ve 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 61. maddesinde: "Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir." hükmüne yer verilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle, 5. maddesinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Parsel Sorgu Sisteminden yapılan inceleme neticesinde, davacı parselinin karşı komşuluğunda inşa edilen yapının, …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazların her ikisinin de üzerine isabet ettiği görülmekte olup dosya kapsamında dava konusu edilen yapı ruhsatı yer almadığından ve dava dilekçesinde dava konusu edilen parsel olarak tahminen …ada, …parsel sayılı taşınmaz gösterildiğinden öncelikle yapı ruhsatının hangi parsellere yönelik olarak iptalinin istenildiği konusundaki çelişkinin giderilerek dava konusu edilen parsellerin netleştirilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince, …ada, …ve …parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak düzenlenmiş yapı ruhsatı bulunup bulunmadığı hususu araştırılmak, yapı ruhsatına ilişkin bilgi ve belgeler toplanmak, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonlarına ilişkin onaylı plan paftaları getirtilmek ve davacı iddiaları kapsamında inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak verilen temyize konu kararda isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Öte yandan, bölge idare mahkemesince yukarıda belirtilen esaslar uyarınca tespit edilecek taşınmaz maliklerinin, kendi parsellerine ilişkin olarak düzenlenen yapı ruhsatlarının ve 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonunun iptalinin istenildiği işbu davanın sonucuyla yakından ilgili olmaları nedeniyle yukarıda belirtilen Kanun hükümlerinde öngörülen davanın ihbarı için geçerli koşulların oluştuğu anlaşıldığından davaya konu taşınmaz maliklerine davanın ihbar edilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 22/12/2021 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.