
Esas No: 2021/4233
Karar No: 2021/14348
Karar Tarihi: 22.12.2021
Danıştay 6. Daire 2021/4233 Esas 2021/14348 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/4233
Karar No : 2021/14348
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLLERİ : Av. ..., Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Belediye Başkanlığı - ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İzmir İli, Çeşme İlçesi, ...Mahallesi, ...ada, ...parsel sayılı taşınmaz üzerinde ruhsatsız olarak imalatlar yapıldığından bahisle, 3194 sayılı İmar Kanununun 42/2. maddesi uyarınca 254.619,13 TL para cezası verilmesine ve söz konusu aykırılıkların ruhsata bağlanma olanağı bulunmadığından aynı Kanunun 32. maddesi uyarınca yıkımına ilişkin ...tarih ve ...sayılı Çeşme Belediye Encümeni kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...İdare Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; uyuşmazlıkta, dava konusu işlemin para cezasına ilişkin kısmında, davacının, mevzuatta yer alan kriterlere uygun olarak yapının sınıfı, grubu, ruhsata aykırılıktan etkilenen toplam inşaat alanı ve öngörülen arttırım hükümleri baz alınarak belirlenmek suretiyle imar para cezası ile cezalandırılmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, yıkıma ilişkin kısmı yönünden ise, 31.05.2019 tarihli yapı tatil zaptı ile tespit edilen, kapalı kullanım alanı oluşturan ve sabit yapı niteliği taşıyan imalatların ruhsata tabi olduğu halde ruhsat alınmaksızın inşa edildiği ve bu durumun davalı idarece usulüne uygun olarak düzenlenen yapı tatil zaptı ile tespit edildiği, öte yandan, taşınmazın İzmir 2 Numaralı Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 11.01.2018 tarihli ve 306 sayılı kararı ile sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanında kaldığı gibi 1/100.000 ölçekli imar planında da ''Tarım Alanı'' kullanım kararında kaldığı ve plan notlarına göre ancak tarımsal amaçlı yapıların (çiftçinin barınabileceği yapı dahil) yapılabileceğinin belirlendiği, bu kullanım amacını aşar şekilde bir inşai faaliyette bulunulduğu, ayrıca Kanun gereği verilen süre içerisinde de ruhsat başvurusu yapılmadığı veya aykırılıkların giderilmediği anlaşıldığından işlemin yıkıma ilişkin kısmında da hukuk aykırılık bulunmadığı, ayrıca, İzmir İli, Çeşme İlçesi, ...Mahallesi, ...ada ve ...sayılı parselde yer alan taşınmaz üzerinde bulunan dava konusu ruhsatsız imalatlar hakkında ...tarihli ve ...belge nolu yapı kayıt belgesi düzenlendiği belirtilmiş ise de, konu hakkında İdare Mahkemesinin 26.02.2020 günlü ara kararı ile davalı idareye dava konusu encümen kararı tesis edilirken anılan yapı kayıt belgesinin dikkate alınıp alınmadığının sorulduğu, gelen 17.03.2020 tarihli cevap dilekçesi ve eklerinin incelenmesinden, anılan yapının 31.12.2017 tarihinden sonra yapıldığı tespit edildiğinden dikkate alınmadığının belirtildiği ve bu hususa ilişkin uydu görüntülerinin dava dosyasına sunulduğu, ...tarihli ve ...sayılı yazı ile söz konusu yapı kayıt belgesinin iptali için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne gerekli belgelerin iletildiği de görüldüğünden, davacının bu iddiasına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idarenin sadece uydu görüntülerini yorumlayarak yapı kayıt belgelerini yetkisiz olarak geçersiz saydığı ve dava konusu işlemi tesis ettiği, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce de yapı kayıt belgelerinin iptali işleminin dava konusu işlemden yaklaşık 1 yıl sonra düzenlendiği ve bundan 6 ay sonra ilgili kurumlara tebliğe çıkarıldığı, kendilerine hiçbir şekilde tebligat yapılmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararı usul ve hukuka uygun olup bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : Davacının maliki olduğu İzmir İli, Çeşme İlçesi, ...Mahallesi, ...ada, ...sayılı parselde yer alan taşınmaz üzerinde, ruhsatsız olarak bodrum, zemin kat ve 1. kat yapıldığı, zemin katta krokideki ebatlarda teras, 1.katta ekteki krokideki ebatlarda balkon yapıldığı, (3,07x7,00) metre konteyner konulduğu, (11,40x7,00) metre ebatlarda tek katlı konut yapıldığı, (25,70x14,25) metre ebatlarında havuz ve havuzun makine dairesi yapıldığı, (25,70x5,70) metre ebatlarında teras (21,80x7,50) metre ebatlarında ve (9,00x7,90) metre ebatlarında teras yapıldığı hususları 31.05.2019 tarihli yapı tatil zaptı ile tespit edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca anılan ruhsatsız yapıların yıkımına ve aynı Kanunun 42/2. maddesi uyarınca davacıya 254.619,13 TL imar para cezası verilmesine ilişkin ...tarihli ve ...sayılı Çeşme Belediye Encümeni kararı alınmıştır.
Söz konusu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT ve HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesinde: "Bu Kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığı ilgili idarece tespiti, fenni mesulce (...) tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir. Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur... Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu, inceleme sonunda anlaşılırsa, mühür, belediye veya valilikçe kaldırılır ve inşaatın devamına izin verilir. Aksi takdirde, ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip, belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir." hükümleri yer almış olup, 42 inci maddesinde ise, imar mevzuatına aykırılık teşkil eden fiil ve haller için idari para cezasının nasıl belirleneceğine dair hükümlere yer verilmiştir.
Aynı Kanuna 7143 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen Geçici 16. maddesinde ise; "Afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla, 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31/10/2018 tarihine kadar başvurulması, bu maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde Yapı Kayıt Belgesi verilebilir. Başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususlar Bakanlık tarafından hazırlanan Yapı Kayıt Sistemine yapı sahibinin beyanına göre kaydedilir...Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun ve 2960 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir..." hükümleri yer almıştır.
Diğer taraftan, yukarıda aktarılan 3194 sayılı Kanunun geçici 16. maddesinin 4. fıkrasında da; "Yapı kayıt belgesi verilen yapılarla ilgili bu Kanun ve 2960 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir." hükmüne yer verilmiş ise de; işlemin tesis edildiği tarihteki maddi ve hukuki olayın esas alınmasına ilişkin idari yargının temel usul kuralı uyarınca, idari işlem tarihinden önce 3194 sayılı İmar Kanunu'nun Geçici 16. maddesine göre yapı kayıt belgesi alınması durumu bulunan uyuşmazlıklarda yapılacak değerlendirme ile "Yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işlemleri tesis edildikten sonra ve bu işlemlere karşı açılan dava devam ederken yapı kayıt belgesi alınması durumu bulunan uyuşmazlıklarda yapılacak değerlendirmenin ayrı ayrı ortaya konulması gerekmektedir.
Buna göre, yapı kayıt belgesi bulunan taşınmazlar için (yapı kayıt belgesi düzenlendikten sonra) idarelerce 3194 sayılı Kanun hükümleri uyarınca "yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işlemlerinin tesis edilmesiyle ortaya çıkan uyuşmazlıklarda; öncelikle, idarece yapı kayıt belgesinin yasaya uygun olmadığından bahisle Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bir bildirim yapılıp yapılmadığı ve bu bildirim üzerine veya re'sen Bakanlıkça ilgili yapı kayıt belgesinin iptal edilip edilmediğinin araştırılmasının gerektiği, eğer yapı kayıt belgesinin Bakanlıkça iptali söz konusu ise, bu durumda zaten ortada bir yapı kayıt belgesi de bulunmayacağından, (yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası işlemine ilişkin) uyuşmazlığın 3194 sayılı Kanun hükümleri ve mevcut içtihatlar çerçevesinde işin esası yönünden çözümlenmesi gerektiği; eğer idarece Bakanlığa bu yönde bir bildirim yapılmamış yahut Bakanlıkça yapı kayıt belgesinin iptali yönünde henüz bir işlem tesis edilmemiş ise; idarece (belediyece) işlem tesis edilirken, mevcut olmasına rağmen yapı kayıt belgesinin kabul görmediğine ilişkin bir irade beyanında ve değerlendirmede bulunulduğu için, artık idari yargı merciince hukuki inceleme yapılırken, davaya konu edilen işlem ile birlikte, yapı kayıt belgesiyle ilgili olarak belediyenin bu irade beyanının doğruluğunun da araştırılması ve değerlendirilmesi gerektiği, buna göre; yapı kayıt belgesinin anılan Kanun maddesinde belirtilen usul ve esaslara ve genel olarak hukuka ve maddi/fiili gerçekliğe uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin, başka bir deyişle uyuşmazlık konusu olay kapsamında hukuken geçerli bir yapı kayıt belgesi bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinin icap ettiği ve bu değerlendirme kapsamında mahkemesince dosyadaki iddiaların, savunmaların, idarenin tespitlerinin ve mevcut bilgi-belgelerin incelenmesinin gerektiği, yine dosyadaki özel durumlara göre ara kararla ilgili bilgi ve belgelerin istenilmesi veya gerekli görüldüğünde keşif-bilirkişi incelemesi yapılmasının da söz konusu olabileceği, burada önemli olan hususun, mahkemesince, dava konusu '"yapı tatil zaptı/yıkım/para cezası" işleminin yargısal denetimi yapılırken, belirtilen hususlar çerçevesinde dava konusu işlemden önce alınan yapı kayıt belgesinin hukuki geçerliliğin araştırılması ve değerlendirilmesi olduğu, buradan hareketle; Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince yapı kayıt belgesinin hukuka ve maddi/fiili gerçekliğe uygun olarak alınıp alınmadığı hususu açıklığa kavuşturulduktan sonra dava konusu işlem hakkında yukarıda belirtilen açıklamalar göz önüne alınarak bir karar verilmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu işlemin dayanağı 31.05.2019 tarihli yapı tatil zaptının iptali istemiyle açılan davada; .... İdare Mahkemesi tarafından verilen ...günlü ve E:..., K:...sayılı kararla, ''... işleme konu yapı tatil zaptında tek tek belirtilen imalatların ruhsat gerektirmekle birlikte belediyeden ruhsat ve izin alınmaksızın imal edildiği, davalı idare tarafından bu durumun tespit edilmesi üzerine usulüne uygun olarak, idare teknik elemanları tarafından yapı tatil tutanağı düzenlenerek bir nüshasının yapıya asıldığı, bir nüshasının ise muhtara bırakıldığı anlaşılmış olup, bu durumda dava konusu yapı tatil tutanağında yukarıda anılan yasa hükmüne ve hukuka aykırılık görülmemiştir. Uyuşmazlıkta, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile fotoğraflar birlikte incelendiğinde Google Earth fotoğraflarından imalatların 31/12/2017 tarihinden sonra yapılmaya başlandığı ve tespit sırasında hala yapım aşamasında olduğu görülmüş olup, davacı tarafından taşınmaz için yapı kayıt belgesi alındığı ileri sürülmüş ise de, söz konusu aykırı imalatın 31.12.2017 tarihinden sonra yapıldığı dolayısıyla 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 16/1. maddesi kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı ile reddedilerek anılan karar kesinleşmiştir. Öte yandan, İzmir İli, Çeşme İlçesi, ...Mahallesi, ...ada, ...parsel sayılı uyuşmazlık konusu taşınmazla ilgili olarak 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında, ...Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen E:...nolu soruşturma dosyasında Başsavcılığa sunulan 20/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taşınmazın tapu kaydından: "bağ" nitelikli taşınmaz olarak kayıtlı olduğu, "Yalnızca tarımsal amaçlı faaliyetlerde kullanılacaktır. Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce yapılacak faaliyetler öncesi ilgili Koruma Kurulundan izin alınacaktır." "Doğal Sit-Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanında Kalmaktadır" beyanlarının olduğu, anılan taşınmaz üzerinde ruhsatsız olarak bodrum kat, zemin ve birinci katın yapıldığı, zemin katta teras, birinci katta balkon yapıldığı, (11,40x7,00) metre ebatlarda tek katlı konut yapıldığı, (25,70x14,25) metre ebatlarında havuz ve havuzun makine dairesinin yapıldığı, (25,70x5,70) metre, (21,80x7,50) metre ve (9,00x7,90) metre ebatlarında teraslar yapıldığı, yapılan imalatların tamamlandığı ve kullanılır vaziyette olduğunun görüldüğü, Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu izniyle yapılması gereken yapıların izinsiz olarak yapılmış olması nedeniyle, 2863 sayılı Yasanın 9. maddesine ve Doğal Sit Alanları İlke kararlarına aykırı davranıldığı, aykırı imalatların yapım yılı olarak, 17/08/2017 tarihli uydu görüntüsünün incelenmesinden, bu tarihte yapıların inşasına başlanmadığı, 17/04/2018 tarihli uydu görüntüsünün incelenmesinden ise, yapıların inşasına başlandığının görüldüğü, anılan taşınmazda uydu görüntülerinden tespit edilen bodrum kat, zemin ve birinci kat inşası, zemin katta teras, birinci katta balkon inşasının, inşaat seviyesine göre 31/12/2017 tarihinden önce başlandığı; (25,70 x 14,25) metre ebatlarında havuz ve havuzun makine dairesi inşasının, (11,40x7,00) metre ebatlarda tek katlı konut inşası, inşaat seviyesine göre 31/12/2017 tarihinden sonra başlandığı; (25,70 x 14,25) metre ebatlarında havuz ve havuzun makine dairesi inşası, (11,40x7,00) metre ebatlarda tek katlı konut inşasının ise, inşaat seviyesine göre 31/12/2017 tarihinden sonra başlandığı görüş ve kanaatine varıldığı yönünde değerlendirmelerde bulunulduğu görülmektedir.
Olayda, davacı vekili tarafından; 31.05.2019 tarihli yapı tatil zaptı ile ruhsatsız olarak yapıldığı davalı idare tarafından tespit edilen uyuşmazlık konusu yapılar için, 3194 sayılı İmar Kanununun Geçici 16. maddesi gereğince süresi içinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yapılan başvuru sonucu anılan yapılar için 20/10/2018 ile 23/11/2018 tarihlerinde yapı kayıt belgeleri alınmasına ve bu belgelerin davalı idareye teslim edilmesine rağmen, eksik kalan bahçe düzenlemesi, boya işleri devam eden gayrimenkul için yapı tatil tutanağı düzenlendiğinin ileri sürüldüğü, davalı idare tarafından ise, anılan yapının 31/12/2017 tarihinden sonra yapıldığının idarelerince tespit edildiği bu nedenle, yapı kayıt belgelerinin dikkate alınmadığının savunulduğu, ayrıca, davalı idare tarafından, yapı kayıt belgelerinin iptali için durumun 19/07/2019 tarihli yazı ile İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bildirildiği, dava tarihinden sonra, anılan idarenin ...tarih, ...sayılı iptal tutanağı ile söz konusu ...ada, ...parsel sayılı taşınmazda davacı tarafından yapılan başvurular sonucu düzenlenen üç adet yapı kayıt belgesinin (...tarih, ...başvuru, ... belge numaralı, ...tarih, ...başvuru, ...belge numaralı ve ...tarih, ...başvuru, ...belge numaralı) Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Tebliği'nin 4. maddesinin 1. fıkrasına uygun olmadığı gerekçesiyle aynı Tebliğin 8. maddesinin 2. fıkrasına göre iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; dava konusu işlemin dayanağı 31.05.2019 tarihli yapı tatil zaptının düzenlendiği, yıkım ve para cezasına ilişkin ...tarih ve ...sayılı Çeşme Belediye Encümeni kararının alındığı tarih itibarıyla hâlihazırda davacı tarafından alınmış yapı kayıt belgeleri mevcut olmasına rağmen, davalı idarece, anılan yapıların 31/12/2017 tarihinden sonra yapıldığının idarelerince tespit edildiğinden bahisle yapı kayıt belgeleri dikkate alınmaksızın dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yıkım ve para cezasına ilişkin dava konusu işlemin yargısal denetimi yapılırken, yukarıda belirtilen hususlar çerçevesinde dava konusu işlemden önce alınan yapı kayıt belgelerinin hukuki geçerliliğin araştırılması ve değerlendirilmesi gerekli olduğundan, Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesince, yapı kayıt belgelerinin hukuka ve maddi/fiili gerçekliğe uygun olarak alınıp alınmadığı hususu açıklığa kavuşturulduktan sonra dava konusu işlem hakkında yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 22/12/2021 tarihinde, kesin olarak, oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X):
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu yıkım ve para cezası işlemine dayanak yapı tatil zaptının iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddedilerek anılan kararın kesinleştiği, öte yandan, uyuşmazlık konusu yapılar hakkında alınan yapı kayıt belgelerinin Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünce iptaline ilişkin bilgi ve belgelerin İdari Dava Dairesince verilen ara kararı üzerine dava dosyasına sunulması üzerine davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddine dair karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, uyuşmazlık konusu ruhsatsız yapılara ilişkin olarak davacı tarafından alınan yapı kayıt belgelerinin temyize konu İdari Dava Dairesi kararının verildiği tarihten önce Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünce iptal edildiği ve anılan iptal işlemine karşı davacı tarafından herhangi bir dava açılmadığı anlaşıldığından; temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği oyuyla çoğunluğun kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.