
Esas No: 2016/1498
Karar No: 2019/1097
Karar Tarihi: 18.02.2019
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/1498 Esas 2019/1097 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "mahkemece yapılan araştırmanın yetersiz olduğu belirtilerek, mahallinde yeniden keşif yapılması, taşınmazda davacı lehine 3402 sayılı Yasa"nın 14. ve 17. maddelerinde öngörülen şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması, bu hususta hava fotoğraflarından da yararlanılması, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulundan dava konusu taşınmaz bölümünün önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığı, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığına dair rapor alınması, bundan sonra toplanacak deliller uyarınca karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacının ve müdahil davacının davalarının kabulüne, teknik bilirkişinin 04.06.2015 tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 1.413,19 metrekarelik taşınmaz bölümünün davacı ... adına tesciline, aynı raporda (C) harfi ile gösterilen 30,15 metrekarelik taşınmaz bölümünün yol olarak terkinine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine temsilcisinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı ..., hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda (A) ve (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümlerinin adına tescili istemiyle satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında ... ise, (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün kadim yol olduğunu, bu taşınmazın güney sınırında bulunan, adına kayıtlı taşınmazdan ana yola çıkmak için de (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünü kullandığını ileri sürerek, söz konusu taşınmaz bölümünün yol olarak haritasında gösterilmesi istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün patika yol olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de, tüm dosya kapsamından (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün kadim yol olmadığı ve bu bölüm üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün de davacı adına tesciline, müdahil davacı ...’in söz konusu bölüme ilişkin olarak irtifak hakkı tesisi için dava açmakta muhtariyetine dair hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine,
18.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.