MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil


Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacılar vekili, vekil edenlerine ait 230 nolu parselin 20.500 m2"sinin tapulama sırasında Omcalı Köyü"ne ait 558 nolu parsele dahil edildiğini, taşınmazın vekil edenlerine babası Kekil"den intikal ettiğini, 50 yılı aşkın süredir vekil edenleri tarafından kullanıldığını açıklayarak, 558 nolu mera parselinin 20.500 m2"lik kısmının iptal edilerek vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., 6.5.1998 tarihli duruşmada, 558 parsel sayılı taşınmazın mera parseli olduğunu, yapılacak keşif ile belirlenecek duruma göre karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu 558 parsel sayılı taşınmazın dava konusu edilen bölümü ile ilgili olarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu 558 nolu parsel mera vasfıyla tespit edilmesine rağmen, gerekli kayıt ve belgeler celbedilmemiş, yeterli keşif ve uygulama yapılmamış, komşu köylerden seçilen yerel bilirkişiler yeterince dinlenmemiş, yerel bilirkişi yanında tanık dinlenmemiş, soyut ve gerekçesiz zirai bilirkişi raporu ile, sınırlı yerel bilirkişi beyanlarına itibar edilmiştir.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için, dava konusu 558 nolu parselin tamamını ve tüm komşu parsellerini bütün olarak gösteren pafta getirtilmeli, gerek görülmesi halinde, tüm komşu parsellerin kadastro tutanakları ile kadastro sırasında uygulanan kayıtlar getirtilmeli, kadastro tespit tarihinden geriye doğru 20-30 yıllık zaman diliminde çekilmiş hava fotoğrafları getirtilmeli, ilgili kurumlardan dava konusu parselin tahsisli ya da kadim mera olup olmadığı araştırılmalı, bulunması halinde tutanak ve haritaları getirtilmeli, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişi, aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve fen bilirkişi ve ziraat mühendisi huzuruyla keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında, davaya konu parsele ait pafta Fen bilirkişisince uygulanmalı, keşifte dinlenilecek yansız bilirkişiler ve tanıklardan çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, kime ait bulunduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ne şekilde kullanıldığı, öncesinin kadim mera olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, komşu parsellerden davalı olanlar varsa bu dava dosyaları da göz önünde bulundurulmalı, tespite aykırı sonuca varılması halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatı ile dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalı, ziraatçi bilirkişiden çekişmeli taşınmazları komşu taşınmazlar ile birlikte ele alan, taşınmazların önceki ve şimdiki niteliklerini ortaya koyan, mera vasfında olup olmadıklarını izah eden rapor alınmalı, fotoğrafçı bilirkişi tarafından taşınmazları tüm yönleriyle gösterecek fotoğrafları çekilmeli ve fen bilirkişisinden, var ise mera haritası ile kadastro paftası çakıştırılmak sureti ile keşfi ve uygulamayı izlemeye elverişli rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece tüm bu hususlar gözardı edilerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 04.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.