11. Hukuk Dairesi 2018/647 E. , 2019/5190 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 16/12/2015 gün ve 2015/354 - 2015/569 sayılı kararı düzelterek onayan Daire"nin 11/12/2017 gün ve 2016/13946-2017/7125 sayılı kararı aleyhinde Davalı-karşı Davacı ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar vekili, 22.11.2006 tarihinde, davalı idareye ait trenin, Sirkeci Garı’ndan hareketi sırasında bekleme süresine uymayarak hemen hareket etmesi neticesinde trenden inmek isteyen müvekkillerinin murisi Mihdiye Acar’ın tren ile peron arasında sıkışarak vefat ettiğini, olaydan davalı idare ile tren makinisti ve kondüktörü olan diğer davalıların sorumlu olduğunu, müvekkillerinin olay nedeniyle büyük bir maddi ve manevi yıkım yaşadıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkillerinden murisin eşi ... için 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın; murisin çocukları ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 5.000.00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın; murisin babası ... ile murisin annesi ... ve murisin kardeşleri ..., ... ve ... için ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi tazminattan oluşan toplam 50.000,00 TL maddi, 75.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, 25.11.2011 tarihinde maddi tazminat talebini müvekkillerinden murisin eşi ...için 30.398,00 TL, murisin çocukları için toplam 9.746,00 TL olarak ıslah etmiş, karşı davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalılar ... ve ... vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile, toplam 40.144,00 TL maddi tazminatın davalı ...’den olay tarihi olan 22/11/2006 tarihinden itibaren işleyecek reeskont oranında faizi ile birlikte tahsiline, davacı ...için 10.000 TL, davacılar ...,...,....,...,...,...,..."a ayrı ayrı 5.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 22/11/2006 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalı ...’den tahsiline, davalı karşı davacının olayda % 30 kusurlu olduğu göz önüne alınarak resen hesaplanan 2.496,48 TL’nin olay tarihi olan 22/11/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile karşı davalılar ...,...,...,...,...,...,...,., ..."dan alınarak karşı davacıya verilmesine, diğer davacı karşı davalılar aleyhine bu yönde açılan davanın reddine, diğer yönlerden kesinleşmiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen kararın davalı-karşı davacı vekili, asıl karar ve tavzih kararının davacılar-karşı davalılar vekili tarafından temyizi üzerine karar Dairemizce tavzih kararına ilişkin ek kararın bozularak ortadan kaldırılmasına, asıl kararın vekalet ücreti yönüden davacılar-karşı davalılar yararına düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Davalı-karşı davacı ... vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1- Asıl dava, taşıma sözleşmesine dayalı maddi ve manevi zararın, karşı dava ise, dava konusu olay sonucu tren seferlerindeki gecikme nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup, davanın devamı esnasında 6461 sayılı Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi Hakkındaki Kanun 01.05.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve yasada gösterilen TCDD Taşımacılık A.Ş. 17.06.2016 tarih, 9099 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanarak tüzel kişilik kazanmıştır.
6461 sayılı Kanun’un “Devir Hükümleri” başlıklı geçici 1. maddesi (a) bendinde, davalı şirkete devredilecek personel ile cer, yük ve yolcu taşıma hizmetlerinde kullanılan çeken ve çekilen araçlarla, bunlarla ilgili her türlü diğer araç, gereç ve cihazların belirlenmesi ve personelin kadro ve pozisyonlarıyla, “araç, gereç ve cihazların ise hak, alacak, borç ve yükümlülükleriyle birlikte” şirkete devredilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Geçici 1. maddenin (b) bendinde de, (a) bendi kapsamında devredilen personel ile araç, gereç ve cihazlarla ilgili TCDD’ce taraf alınan işlem ve sözleşmelerde davalı şirketin taraf olacağı ve derdest dava ve takiplerde şirketin kendiliğinden taraf sıfatı kazanacağı, yine “bu hususlarla ilgili olarak” TCDD tarafından yapılan iş ve işlemler sebebiyle açılacak davanın şirkete yöneltileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile, toplam 40.144,00 TL maddi tazminat ve 75.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle davalı ...’nden tahsiline karar verilmiştir. Ancak, hükme esas alınan kusur raporu incelendiğinde, davalıya inme/binme eylemlerini kontrol altında tutacak yer personelinin olmaması nedeniyle yeterli yer kontrolünün yapılamamasının, trende bulunan kondoktörlerin sayı itibariyle az olmaları ve tren hareketi sırasında trende olmalarının gerekliliği nedenleriyle yolcu akışının tam kontrol edilememesinin, peron rıhtımı ile tren gabarisi arasında bir insanın geçebileceği kadar boşluk bulunmasının, istasyon peronunun kurbada yer almasının söz konusu olayın meydana gelmesinde etkisinin olduğu ayrıca, metro trafiği gibi yoğun bir trafiğe sahip banliyö trafiğinde de kullanılacak vagonlarda tren hareket ettikten sonra hiç bir kimsenin kapıları açıp binme şansının bulunmadığı anlayışını yerleştirecek, gereksiz yere kapıları açma çabasına girilmeyecek bir otomatik kapı sistemi ile trenin techiz edilmesinin önemli bir güvenlik önlemi olduğu, bu işletme kusurları ve eksiklikleri nedeniyle olayda ..."nün %30 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, kusur bilirkişi raporu da nazara alınarak mahkemece, TCDD Genel Müdürlüğü’nün işbu davada davalı olarak yer almasına rağmen, TCDD Taşımacılık A.Ş.‘nin taraf sıfatının bulunup bulunmadığı, meydana gelen zarardan TCDD Genel Müdürlüğü’nün mü yoksa TCDD Taşımacılık A.Ş.’nin mi sorumlu olacağı ya da sorumluluk oranlarının ne olduğu hususlarında bir değerlendirme yapılmaksızın davalı ...’nden tahsil hükmü kurulması doğru olmamış, bu nedenle davalı-karşı davacı ... vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile, Dairemiz 11.12.2017 tarih, 2016/13946 E-2017/7125 K. sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı-karşı davacı ... vekilinin karar düzeltme istemlerinin şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı ... vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemiz 11.12.2017 tarih, 2016/13946 E-2017/7125 K. sayılı düzeltilerek onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının açıklanan gerekçe ile davalı-karşı davacı ... yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı ... vekilinin karar düzeltme istemlerinin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyen davalı-karşı davacı ..."ne iadesine, 10/09/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi
KARŞI OY
01.05.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6461 sayılı Kanun’un 1/1 (c) bendi ile TCDD Taşımacılık A.Ş.’nin kurulmasına karar verilmiş ve anılan şirket 14.06.2016 tarihinde kurularak tüzel kişilik kazanmıştır.
6461 sayılı Kanun’un “Devir Hükümleri” başlıklı geçici 1. maddesi (a) bendinde, davalı şirkete devredilecek personel ile cer, yük ve yolcu taşıma hizmetlerinde kullanılan çeken ve çekilen araçlarla, bunlarla ilgili her türlü diğer araç, gereç ve cihazların belirlenmesi ve personelin kadro ve pozisyonlarıyla, “araç, gereç ve cihazların ise hak, alacak, borç ve yükümlülükleriyle birlikte” şirkete devredilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Geçici 1. maddenin (b) bendinde de, (a) bendi kapsamında devredilen personel ile araç, gereç ve cihazlarla ilgili TCDD’ce taraf alınan işlem ve sözleşmelerde davalı şirketin taraf olacağı ve derdest dava ve takiplerde şirketin kendiliğinden taraf sıfatı kazanacağı, yine “bu hususlarla ilgili olarak” TCDD tarafından yapılan iş ve işlemler sebebiyle açılacak davanın şirkete yöneltileceği düzenlenmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, TC Taşımacılık A.Ş.’nin tüzel kişilik kazandığı tarihten önceki döneme ilişkin 6461 sayılı Kanun’dan doğan sorumluluğu, söz konusu geçici 1. maddenin (a) bendine göre devredilen personelin kadro ve pozisyonlarıyla ve araç, gereç ve cihazlarla ilgili olarak TCDD’ce gerçekleştirilmiş olan işlem ve sözleşmelerden kaynaklanan hak, alacak, borç ve yükümlülüklerle sınırlı olup, davalı ...’nin devredilen personel, araç ve gereçler ile gerçekleştirdiği yük ve yolcu taşıma sözleşmelerinden doğan sorumluluk hali ise 1. maddenin (b) bendi kapsamında değildir.
Demiryolu ile yük ve yolcu taşıma sözleşmelerinden doğan sorumluluk hali, davalı taşımacılık şirketinin tüzel kişilik kazandıktan sonraki tarihlerde tren işletmecisi olarak gerçekleştireceği taşıma faaliyetlerinden doğan zararlara ilişkin olarak 6461 sayılı Kanun ile yürürlükteki demiryolu taşımacılığına ilişkin diğer ulusal ve uluslararası sözleşme hükümlerine tabi olacaktır.
Somut uyuşmazlığa konu tren kazası 22.11.2006 tarihinde meydana geldiğinden sorumluluğu doğuran olayın meydana geldiği zaman yürürlükte olan kurallar gereğince taşıma sözleşmesinin tarafı olan davalı ... sorumlu olup, 6461 sayılı Kanun uyarınca kurulan davalı TC Taşımacılık A.Ş.’ne husumet yöneltilemeyeceğinden sayın çoğunluğun aksi yöndeki kararına katılmıyorum.
KARŞI OY
Dava, taşıma sözleşmesininden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davanın devamı sırasında TCDD Genel Müdürlüğünden ayrılarak 6461 sayılı yasa ile TCDD Taşımacılık A.Ş"nin kurulmasına karar verilmiş ve anılan şirket 14.06.2016 tarihinde kurularak tüzel kişilik kazanmıştır.
..., kuruluş yasası uyarınca tüzel kişiliğe haiz olduğu gibi ticari işletmeside bulunmaktadır. Yasa ile TCDD yolları Genel Müdürlüğü Ticari İşletmesi bölünerek ve tür değiştirerek TTK m.194/2 anlamında işletme faaliyetlerini gerçekleştirecek şekilde önemli unsurları ile birlikte organizasyon faaliyetlerini koruyarak şirkete dönüşmüştür.
Böylece davanın devamı sırasında ... yanında, ticari işletmesinin bölünmesi ve tür değiştirmesi sonucu oluşan TCDD Taşımacılık A.Ş karşımıza çıkmaktadır. Bu oluşum karşısında ..."nün davacılara karşı sorumluluğu devam etmektedir. Yeni kurulan şirket ise 6102 sayılı TTK m. 194/2 deki düzenlemeye uygun olarak kurulmuştur. Bu şekildeki dönüşmeye TTK m 182 ila 193"üncü maddeleri kıyas yolu ile uygulanır. Ayrıca ticari işletmeye bağlı hukuki ilişkiler yeni kurulan şirkette varlığının sürdürür bunun sonucu olarak, ... ile yeni kurulan şirket davacıya karşı müteselsil sorumludur. Bu gerekçeyle sonucu doğru olan bozma kararına katılıyorum.