Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5834
Karar No: 2021/2851
Karar Tarihi: 15.04.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/5834 Esas 2021/2851 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2017/5834 E.  ,  2021/2851 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13/05/2015 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin men"i, kal, terditli talep ve alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; terditli talep yönünden davanın kabulüne dair verilen 03/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava elatmanın önlenmesi ve kal, bu talebinin kabul edilmemesi halinde tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkiline ait ... ili, ... ilçesi, ... Köyü"nde bulunan 555 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalılara ait yapıların tecavüz ettiğini, bu nedenle taşınmazında çekme mesafesinin kalmadığını beyan ederek ve fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine, inşa edilen yapıların yıkılmasına, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise işgal edilen arazinin bedelinin hesaplanarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde, davacı taşınmazına müdahalelerinin söz konusu olmadığını beyan ederek, davanın reddini savunmuşlarıdır.
    Mahkemece davanın kabulü ile davacıya ait taşınmazın tapusunun iptali ile davalılar adına tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
    TMK m. 683 deki "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir.
    Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nın "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir.
    Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir.
    Taşkın kullanma belirlendiği takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengelerini gözetilerek bunların en uygununa karar verilmelidir.
    Bunun için de mahkemece öncelikle taraflara ait taşınmazların tapu kayıtları ile çap ve krokileri getirtilmeli, yapılacak keşifte, kadastro mühendisi veya tapu fen memuru bilirkişi yanında davanın niteliğine, tarafların iddia ve savunmalarına göre, en uygun ihtisas grubu ve meslek erbabından seçilecek bilirkişiler hazır bulundurulmalı; düzenlenecek bilirkişi raporlarında, alınması gereken önlemler ile tazminat, ecrimisil, yıkım ve eski hale getirme istekleri varsa, bunlar gerekçeli olarak gösterilmelidir. Davacının zararının önlenmesi esas olmakla birlikte, davalıya da en az zarar verecek veya külfet yükleyecek önlem veya önlemler belirtilmelidir.
    Somut olaya gelince; davacı elatmanın önlenmesi ve kal, bu talebinin kabul edilmemesi halinde tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece davacının elatmanın önlenmesi ve kal talepleri yönünden bir karar verilmemiş ise de bu hususta tarafların temyiz itirazları bulunmamaktadır. Mahkemece tazminat talebinin kabulü yönünden karar verilmiş ve davacıya ait 555 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına tesciline karar verilmiştir. Davalılara ait üç adet yapının davacı taşınmazına taşan kısımlarının yıkılması halinde yapıların bütününün zarar göreceği ve aşırı zarar doğacağı bilirkişiler tarafından belirlendiğinden, taşılan arazi kısmının mülkiyeti tazminat olarak bedeli karşılığında taşan yapı maliklerine devri mümkündür ancak taşılan kısım yönünden tapu iptali ve tescil kararı verilebilmesi için bu yerin davacı taşınmazından ifraz edilmesinin mümkün olması gerekmektedir. İfrazın mümkün olup olmadığı bilirkişilerden sorulmalı ve hazırlayacakları ifraz krokisi belediye encümeni tarafından tasdik edilmelidir.
    Öte yandan ifraz edilecek yerin dava tarihindeki değeri bilirkişi tarafından belirlenmiş ise de bilirkişi tarafından tazminat hesabına esas arsa vasıflı taşınmazın metrekare değeri ile ... Ticaret Odası tarafından bildirilen rayiç değer arasında önemli nispetsizlik bulunmaktadır. Bu çelişkinin giderilmesi amacıyla mahkemece bilirkişiden ek rapor alınması, gerektiğinde inşaat mühendisi ve emlak değerleme uzmanı eşliğinde yeniden keşif yapılarak tazminat miktarının belirlenmesi ve bu miktar depo edildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.04.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi