8. Hukuk Dairesi 2017/3597 E. , 2017/9932 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kiralananın Tahliyesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine tahliye taahhüdüne dayalı başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş Mahkemece davanın kabulü ile taşınmazın tahliyesine, akdin feshine karar verilmiş, karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, 16/04/2015 tarihinde başlattığı 15/12/2014 tarihli tahliye taahhüdüne dayalı icra takibi ile kiralanan taşınmazın tahliyesini talep etmiş, davalı süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile tahliye emrine itiraz etmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; tahliye taahhüdüne dayalı icra takibine vaki itirazın kaldırılmasını ve tahliyeye karar verilmesini istemesine rağmen, Mahkemece dava kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye davası olarak nitelenerek ve bu nitelemeye uygun gerekçe oluşturarak, dosya içeriğine aykırı şekilde sadece kiralananın tahliyesine karar verilmiş itirazın kaldırılması talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır. Davalının yasal süresinde takibe itiraz etmesi üzerine icra takibi durmuş olup; itiraz kaldırılmadan ya da iptal edilmeden tahliyeye karar verilemez. Mahkemece anılan hususlar üzerinde durularak karar verilmesi gerekirken itirazın kaldırılması talebi yönünden olumlu–olumsuz hüküm kurulmaması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK"nun 366. ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 05/07/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.