11. Ceza Dairesi 2017/13497 E. , 2019/2287 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık ... için kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
Sanığın UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, hükümden sonra 24/01/2016 tarihinde vefat ettiği belirtildiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK’nin 64. maddesi uyarınca kamu davasının bu nedenle düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMK"nin 321. maddesi uyarınca diğer yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA,
2-Sanık ... ve ... için dolandırıcılık suçundan kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
3-Sanık ... ve ... için resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
Gerekçeli karar başlığında 2011 olarak yazılan suç tarihinin 15/05/2009 olarak Mahkemesince düzeltilebilmesi ve TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkeme’nin oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
Sanıkların sekiz adet sahte bono düzenletmek şeklinde gerçekleşen eyleminde, sahte bonoların farklı tarihlerde düzenlendiğine dair delil bulunmayıp, suçun aynı anda işlendiğinin kabul edilmesi gerekliliği karşısında zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle sanıklar hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,
Yasaya aykırı, sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK’nin 43/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılarak, belirlenen temel cezadan TCK’nin 62. maddesi uyarınca indirim yapılarak sonuç cezaların 2 yıl 6 ay olarak belirlenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.