3. Hukuk Dairesi 2017/6145 E. , 2019/1877 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava dilekçesinde özetle; dava konusu kiralananın 1/7/2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile 1 yıl süreli olarak davalıya kiraya verildiğini, daha sonra sözleşmenin yenilendiğini, davalı 2014 yılı Şubat ayı ile Ağustos ayları arasında 7 aylık kira bedelini ödemeyince icra takibine giriştiklerini, yasal sürede davalı tarafça takibe itiraz edilmesi ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve %20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı süresinde cevap dilekçesi vermemiş duruşmadaki savunmalarında kendisinden sonra taşınmazda dava dışı ..."in oturmaya devam ettiğini ve davacıya kira ödediğini, taşınmazı 2012 yılı Ekim ayında tahliye ettiğini ve ev sahibi davacıya durumu bildirdiğini belirtilerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalının Trakya Elektrik Genel Müdürlüğünden alınmış makbuz ile elektriği kestirdiği, ... sigortalı işe giriş bildirgesinde 15/10/2012 tarihinde İstanbulda işe başladığı, aynı bildirgede ikametgah adresinin ..."da bir adres olarak gösterildiği, dosya içeriğinde mevcut kira ödeme makbuzlarında kiranın 07/11/2012 tarihinden itibaren davacının hesabına ... Kalıntaş tarafından ödendiği , davacının hayatın olağan akışına göre kirayı yatıranın davalı olmadığını bilmemesinin mümkün olmadığı, davacı ile davalı arasında kira sözleşmesinin sona erdiğine dair herhangi bir ihtar bulunmasa da davalının evi boşalttığına dair sunduğu deliller ile davacının kirayı yatıranı bilmemesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında 01/07/2011 tarihli kira sözleşmesi bulunduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davalı ile davacı arasındaki kira sözleşmesinin sona erip ermediği,davalının taşınmazı tahliye edip etmediği ve kira bedelinden sorumlu olup olmadığı hususlarındadır. Geçerli olan bir kira sözleşmesi ya tarafların birbirine uygun fesih bildirimi ile ya mahkeme kararı ile ya da kiralananın yok olması ile sona erer. Kiracı, kiralananı kullanımında bulundurduğu sürece kira bedeli ödemek ile yükümlüdür. Kira sözleşmesini ve kira bedelini ispat yükü davacı kiraya verene, kiralananı tahliye ettiğini ve kira bedelini ödediğini ispat yükü ise davalı kiracıya düşmektedir. Somut uyuşmazlıkta yıllık kira bedeli yazılı senetle ispat sınırının üzerinde olduğundan kiracının hukuki işlem niteliğinde olan tahliyeyi yazılı delille ispat etmesi gerekir. Buna göre tarafların 6100 sayılı HMK"da düzenlenen usul ve esaslar kapsamında süresinde sundukları deliller değerlendirilerek inceleme yapılması gerekirken anılan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafın temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.