14. Hukuk Dairesi 2018/2182 E. , 2021/2857 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki temliken tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 18.09.2017 günlü ve 2015/4440 Esas 2017/6499 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmesi üzerine mahkemece, karar düzeltme isteminin süre yönünden reddine karar verilmiş; davacılar vekilince bu kez, karar düzeltme isteminin reddine dair verilen 09.03.2018 günlü ek kararın Dairemizce incelenmesi talep edilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, TMK"nın 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, tarafların ... Köyünde kain 120 parsel sayılı taşınmazın müşterek malikleri olup her paydaşın kullandığı yerin belirli olduğunu, davalı tarafından müvekkilleri aleyhine taşkın inşaat nedenine dayalı olarak elatmanın önlenmesi ve yıkım istemiyle açılan dava sonucunda, mahkemenin 2011/13 Esas, 78 Karar sayılı ilamıyla davanın kabulü ile dava konusu taşınmazda fen bilirkişi raporu ve ekli krokisinde (D) ve (E) harfleriyle gösterilen 333,28 m2"lik kısma elatmanın önlenmesine ve (D) harfiyle gösterilen ahır niteliğindeki yapının 32,11 m2"lik taşkın kısmının yıkılmasına karar verildiğini, ancak müvekkillerinin iyiniyetli olup dava konusu taşınmazı yıllardır bu şekilde kullanıldıklarını, yapının değerinin de arsa değerinden fazla olduğunu ileri sürerek, taşınmazın taşkın kısmına ilişkin tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına eşit olarak tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, çaplı taşınmazlarda temliken tescil isteminin mümkün olmadığını, taşkın yapının yıkımına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğunu, ayrıca davaya konu yapı ahır niteliğinde olduğundan, temliken tescil istemine konu edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tarafların dava konusu taşınmazın paydaşları olup aralarındaki fiili taksime göre taşınmazı kullandıkları, tapu iptali ve tescil talep edilen kısımla ilgili elatmanın önlenmesi ve taşkın kısmın yıkımına dair kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğu ve taşkın yapının ahır niteliğinde olup temliken tescil istemine konu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 18.09.2017 tarihli ve 2015/4440 Esas, 2017/6499 Karar sayılı ilamıyla hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Onama ilamına karşı, davacılar vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine mahkemece, 09.03.2018 tarihli ek karar ile yasal süresi içerisinde yapılmayan karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiş; davacılar vekilince bu kez, karar düzeltme isteminin reddine dair verilen 09.03.2018 tarihli ek karar temyiz edilmiştir.
Somut olayda, Dairemizin 18.09.2017 tarihli onama ilamının, davacılar vekilinin ofisinde tebligatı almaya yetkili çalışanına imzası karşılığında 27.11.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacılar vekilinin ise usulüne uygun şekilde yapılan tebligata rağmen 15 günlük yasal süresi geçtikten sonra 06.03.2018 tarihinde karar düzeltme isteminde bulunduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar mahkemece, süresinde başvurulmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiş ise de, bu hususta karar verme yetkisi temyiz incelemesini yapan Dairemize ait olduğundan, davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin reddine dair verilen 09.03.2018 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve onama ilamının tebliğinden itibaren HUMK’nun 440/I maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre içerisinde yapılmaması nedeniyle süresi geçirilen karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemenin 09.03.2018 tarihli ve 2014/50 Esas, 2014/556 Karar sayılı ek kararının KALDIRILMASINA, davacılar vekilinin süresinde olmayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, gereksiz yatırılan harcın yatırana iadesine, 15.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.