8. Hukuk Dairesi 2015/8380 E. , 2017/10113 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kıymet takdirine itiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Borçlu vekili, dayanak ilamda ayıpsız misliyle değiştirilmesine karar verilen aracın değerinin İcra Müdürlüğü"nce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda 65.000 TL olarak belirlendiğini, bu bedelin çok yüksek olduğunu, yapılan değer tespitinde 4 yıllık kullanımdan kaynaklanan yıllık %6’lık değer kaybı ile bir kez kasa değişiminden kaynaklanan %4’ lük değer kaybının gözetilmediğini belirterek değerin yeniden tespitini talep etmiştir.
Mahkeme’ce bilirkişi raporu aldırılmış, rapora göre davaya konu aracın modeline en yakın araç .... model ve trendline donanımlı araç olduğu ve fiyatının da 65.000 TL olduğu; şikayete konu 2010 model gri renkli
... marka aracın 21.06.2010 tarihi itibarıyla 0 km deki fiyatının veya aracın donanımına en yakın model fiyatının 65.000 TL olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş olup hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,
İİK"nun 24. maddesinin 1, 3, 4 ve 5. fıkralarında, taşınır teslimine dair ilam icra dairesine verilince, icra müdürünün icra emri tebliği ile 7 gün içinde o şeyin teslimini emredeceği, hükmolunan taşınır veya misli borçlu yedinde bulunursa zorla alınıp alacaklıya verileceği, yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değerinin alınacağı, vermezse ayrıca icra emrine gerek kalmaksızın haciz yoluyla tahsil olunacağı, taşınır malın değeri ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu taktirde icra müdürü tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunacağı belirtildiği gibi hükmolunan taşınırın değerinin borsa ve ticaret odalarından olmayan yerlerde icra müdürü tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tayin olunacağı belirtildikten sonra maddenin son fıkrasında “ilgililerin bu hususta icra mahkemesine şikayet haklarının olduğu” hükmüne yer verilmiştir.
Son fıkrada yer verilen bu düzenlemenin, icra müdürünün belirlediği taşınırın değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesine denetleme yetkisi tanıdığının, bu denetlemenin de icra hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirebileceğinin kabulü gerekir. Bu kabul karşısında değer belirleme işleminin bizatihi icra müdürüne ait olduğu yönündeki yerleşik uygulama terk edilmiştir.
Somut olayda, Mahkeme’ce, ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen ayıplı araç ile aynı marka ve model “0” km bir aracın teknik donanımlarını gösteren bilgi, belge ve varsa donanımı gösteren araçlara ait kitapçıkların taraflardan temin edilerek, farkların somut olarak tespiti, üstün ve eksik özelliklerin ve parasal karşılıklarının belirlenmesi; “0” km yeni araçta bulunup da ayıplı araçta bulunmayan aksamın değeri düşülmek suretiyle ayıplı aracın haciz tarihindeki (icra dosyasındaki değer belirleme tarihindeki) değerinin ne olacağı hususunda yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususları esas almayan yetersiz bilirkişi raporu ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA,taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.