Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/347
Karar No: 2020/1713
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/347 Esas 2020/1713 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2020/347 E.  ,  2020/1713 K.

    "İçtihat Metni"

    Dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ... ve ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis, 10 ay hapis, 2.000,00 Türk Lirası adli para ve 100,00 Türk Lirası adli para cezaları ile cezalandırılmalarına dair İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/06/2018 tarihli ve 2017/290 esas, 2018/347 sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10/12/2019 gün ve 94660652-105-34-17151-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2019 gün ve 2019/127262 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Uzlaştırma ile ilgili mevzuatımızda yer alan tebligata ilişkin hükümlere bakıldığında, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır." ;
    Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12. maddesinde yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez.";
    Aynı Yönetmeliğin 29/7. maddesinde yer alan, "Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez.";
    Anılan Yönetmeliğin 29/6. maddesinde yer alan, "uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır." ;
    Bahsi geçen Yönetmeliğin 29/5. maddesinde yer alan, "Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir." ;
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesinde yer alan, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır." ;
    Aynı Kanun"un 21/1-2. maddesinde yer alan, " Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde;
    Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın mernis adresinin tespitini yaparak tebligat zarfı üzerine söz konusu adresin mernis adresi olduğunu belirtmeden tebliğ yapması, yine tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa tebligat parçası üzerine adresin mernis adresi olduğu ve 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca işlem yapılması belirterek tebliğ yapması gerektiği,
    Dosya kapsamına göre,
    Sanıklar ..., ... ve ..."ın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun, hükümden önce 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince uzlaşma kapsamına alındığı, her ne kadar soruşturma safhasında yaptırılan uzlaşma işlemi sonucu uzlaştırıcı tarafından uzlaşmanın teklif aşamasında kaldığına ilişkin rapor düzenlenmiş ise de, uzlaştırma işlemleri esnasında katılanın zararının giderilmesi halinde uzlaşmak istediğini bildirmesine rağmen sanıklar ... ve ..."a uzlaştırma davetiyesinin çıkartılmadığı, sanık ..."a ise çıkartılmış bir adet ihtarname ile posta alındı belgesinin dosyada bulunduğu, ancak ihtarnamenin sanık ..."ya tebliğ edilip edilmediğinin anlaşılamadığı, bu haliyle usulüne uygun yaptırılan uzlaştırma işleminden bahsedilemeyeceğinden, sanıklar ile katılan arasında 5271 sayılı Kanun"un 253 ve 254. maddelerinde 6763 sayılı Kanun’la yapılan değişiklik nazara alınarak, dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilerek uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    1)Sanık ... bakımından; Sanığın yokluğunda verilen hükmün, sorgusunda bildirdiği bilinen en son adresine tebliğe çıkartıldığı, tebliğ yapılmaması üzerine, adres araştırmaları yapıldığı, bu adreslerden de tebligatın iade gelmesi üzerine, son beyan adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ yapıldığı anlaşılmış ise de, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. maddesine göre bilinen en son adreste tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde yer alan adresi araştırılarak buraya tebligat yapılması, bunun da bulunmaması halinde, kendisine daha önce kanuni usullere göre tebligat yapılmış olması şartı ile aynı adrese anılan yasanın 35. maddesine göre tebligat yapılması, daha önce kendisine tebligat yapılan adresin de olmaması halinde ise, adres araştırması ile yeni adres tespitine çalışılıp bulunamaması halinde ilanen tebligat yapılması gerektiği, en son bilinen adresine çıkartılan tebligatın iadesi üzerine, daha önce aynı adrese kanuni usullere göre yapılmış bir tebligat bulunmamasına rağmen, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan tebliğin hukuki geçerliliğinin bulunmaması nedeniyle usulsüz bulunduğundan hüküm henüz kesinleşmemiş olup, kesinleşmeyen kararlara karşı da kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, hükmün, sanığa usulüne uygun şekilde tebliğ edilip, istinaf yoluna başvurması halinde dosyanın görevli ve yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilmesi, aksi takdirde kesinleştirme işleminin yapılmasından sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün görülerek,
    2)Sanıklar ... ve ... açısından ise ;Soruşturma evresinde uzlaştırma işlemleri yapılırken müştekinin zararının giderilmesi şartıyla uzlaşmayı kabul etmesine rağmen ,uzlaştırmacı tarafından ... için hiç davetiye çıkarılmadığı, ... için çıkarılan davetiyenin ise akıbetinin belli olmadığı ve uzlaştırma işlemlerinin bu şekilde uzlaşma sağlanamadan sonuçlandırıldığı anlaşılmış ise de ; kovuşturma evresinde sanık ..."un Mardin 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nde 23/11/2017 tarihinde yakalama üzerine alınan savunmasında uzlaşmak istemediğini, suçu kabul etmediğini, zararı gidermek istemediğini belirttiği ,diğer sanık ..."ın ise mahal mahkemesinde 11/11/2017 tarihinde alınan savunmasında suçu kabul etmediğini, müştekiye zarar vermediğini ve zararı da gidermek istemediğini belirttiği ve uzlaştırma kurumunun işletilmesinden elde edilmek istenen fayda ve amaç gözetilerek,
    İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/06/2018 tarihli ve 2017/290 esas, 2018/347 sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma isteminin (1) ve (2) nolu gerekçelerle ayrı ayrı REDDİNE, 10/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi