1. Hukuk Dairesi 2020/1488 E. , 2020/6472 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, mirasbırakan ... "ın mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak 2263 ada 1 parsel sayılı taşınmazını davalı oğlu ..."nin kayınpederi olan dava dışı ..."a devrettiğini, onunda parselasyon işlemi yaptırdıktan sonra 2 parça taşınmazı mirasbırakanın çocukları davalılar ... ve ..."ya temlik ettiğini, ... ve ..."nın da taşınmazları tevhit ettirerek yaptırdıkları binada bağımsız bölüm maliki olduklarını ileri sürerek, davalılar üzerindeki bağımsız bölümlerin tapularının iptali ile payları oranında adlarına tesciline ve davalı ..."nin 3. kişiye devrettiği bağımsız bölümün belirlenecek olan değerinin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte payları oranında davalı ..."den tahsiline karar verilmesi istemişlerdir. Davalılar, işlemlerde muvazaa bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen mahkeme karar Dairece mirasbırakanın ve ara malik ..."ın yaptığı temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu benimsenmek suretiyle; "... tapu iptali-tescil ve tazminat isteklerinin kabulünde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ancak, davalı ..."nin Belediye"den satın aldığı pay da gözetilerek mirasbırakandan gelen payla Belediyeden gelen payın dava konusu bağımsız bölümlere hangi oranda yansıdığının belirlenmesi ve bu oran üzerinden davacıların miras payları oranında iptal ve tescil ile tazminata karar verilmesi gerekirken, ... üzerindeki bağımsız bölümlerin tamamı üzerinden iptal kararı verilmiş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş; bozmaya uyularak tamamlanan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar ise Dairece “... Daire bozma kararına uyularak davalılar üzerindeki taşınmazlar bakımından tapu iptali-tescile ve üçüncü kişiye satılan taşınmaz bakımından da tazminata karar verilmesinde; ayrıca, yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalıların tüm temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.Ne var ki, pay oranları yönünden konunun uzmanı olan hukukçu bilirkişiden alınan rapor çerçevesinde hüküm kurulması gerekirken, hükme elverişli bulunmayan mülk ve inşaat bilirkişilerin düzenlediği raporun hükme esas alınması doğru değildir. Nitekim, mirasçılardan Halit"in daha önce davalı aleyhine aynı hukuki nedene dayanarak aynı taşınmazlarla ilgili olarak açtığı 2008/37 esaslı davada da, eldeki davada kendisinden rapor alınan hukukçu bilirkişinin pay oranlarıyla ilgili raporu Dairece benimsenmiş ve karar onanmıştır...” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hâkimi ..." nün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 6.720.35 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 03/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.