14. Hukuk Dairesi 2016/17761 E. , 2020/8359 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Talep edenler vekili tarafından, 27.06.2016 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine dair verilen 28.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi talep edenler tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Talep, TMK 605/1. madde gereğince mirasın gerçek reddi talebine ilişkindir.
Talep edenler vekili, talep edenlerin murisi ...’in 25.03.2016 tarihinde vefat ettiğini, murisin adına kayıtlı malvarlığı olmadığını, borçlarının bulunduğunu belirterek talep eden mirasçıların murisleri ...’in mirasını kayıtsız şartsız reddettiklerinin tespit ve tescilini istemiştir.
Mahkemece, talebin mirasın hükmen reddi isteğine ilişkin olduğu gerekçesi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Hüküm, talep edenler vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yasal koşulların gerçekleşmesi halinde mirasçılar Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesine dayalı dava açabilecekleri gibi, Türk Medeni kanununun 605/2. maddesine dayalı dava da açabilirler.
Talep, Türk Medeni Kanununun 605/1 maddesine dayalı mirasın kayıtsız ve şartsız reddine ilişkindir. Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirascılar için, mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri, vasiyetname ile atanmış mirasçılar için miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar (TMK m. 606).
Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca, mirasın gerçek reddi isteminde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir.
Somut olayda, talep edenler vekili tarafından talep dilekçesinde açıkça talebin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan muris ...’in mirasının kayıtsız şartsız reddinin tespit ve tescili istendiği gibi alacaklıların hasım gösterilmediği, yine talep edenler vekili tarafından temyiz dilekçesinde de talebin mirasın gerçek reddine ilişkin olduğu beyan edildiği anlaşılmıştır. Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı yeterli olup, talep edenler herhangi bir alacaklıya husumet yöneltmeden mirası kayıtsız şartsız hak düşürücü süre içinde reddetmişlerdir. Terekenin borca batık olduğunu belirtmek mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamaz.
Mahkemece, işin esasına girilerek inceleme araştırma yapılıp, bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle talep edenler vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 14.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildiBaşkan