17. Hukuk Dairesi 2019/4602 E. , 2020/6901 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkillerin murisi ve desteği ... davaların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı trafik kazası sonucu hayatını kaybettiğini, davacıların olay sırasında yaralandıklarını belirterek, davacı ... için 20.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi, davacı ... için 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi, davacı ... için 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir.
Davalılara dava dilekçesi tebliğ edilmemiş, davalılarda cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; maddi tazminat davası ile ilgili olarak: Talep arttırım dilekçesi de dikkate alınarak, davacı ... yönünden 4.829,00 TL tedavi gideri, 2.620,24 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 120.227,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 127.676,93 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, alacağa davalılar ..., ..., ..., ... yönünden kaza tarihi olan 01/12/2012 tarihinden itibaren, davalı ... yönünden dava tarihi olan 31/10/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davacı ... yönünden: 49.142,01 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 1.650,00 TL cenaze gideri, 1.903,92 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 4.212,07 TL kalıcı iş göremezlik,
2.929,03 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 59.837,03 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalılar ..., ..., ..., ... yönünden kaza tarihi olan 01/12/2012 tarihinden itibaren, davalı ... yönünden dava tarihi olan 31/10/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davacı ... yönünden; 2.577,22 TL geçici iş göremezlik, 23.336,50 TL sürekli iş göremezlik, 3.592,04 TL tedavi gideri olmak üzere 29.505,76 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, alacağa davalılar ..., ..., ..., ... yönünden kaza tarihi olan 01/12/2012 tarihinden itibaren, davalı ... yönünden dava tarihi olan 31/10/2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı ... A.Ş. Vekilinin davacı ... yönünden temyizinin incelenmesinde;
A-Davacı ... yönünden bakıcı gideri talebi bulunmadığı ve taleple bağlılık ilkesi göz önünde tutularak yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu şekilde 2.319,03 TL bakıcı giderine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
B-Davacı ... hakkında düzenlenen Adli Tıp Kurumu raporunda; "davacının %42,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, kişinin mevcut kırığının kaynamamış olduğu ve psödoartroz meydana gelmiş olduğu, kişinin mevcut maluliyet oranının bundan kaynaklandığı, kişide mevcut arazın cerrahi tedavi ile düzeltilebilir olduğu, düzeltilmesi durumunda maluliyetin yeniden değerlendirilebileceği" belirtilmiştir. Davacı vekili 16/03/2018 tarihli beyan dilekçesinde "davacı ..."ın geçirmiş olduğu cerrahi tedavilerin sonunda sol elinde materyaller ve platinler takılı olduğunu, tedavi sürecinin tamamlandığını ancak kolunu 7 cm kısa kaldığını" belirtmiş, ATK raporunda davacının plak-vida takılmasına dair tedavi evraklarının değerlendirildiği görülmektedir.
Zarar gören, zararın artmaması için durumun gerektirdiği her türlü tedbiri almak zorundadır. Şüphesiz ki bu tedbirler,
sıhhat ve hayatı bakımından tehlike teşkil etmeyen tedbirlerdir. Eğer zarar gören kendinden beklenilen tedbirleri almazsa, birlikte kusur (mütefarrik kusur) işlemiş sayılır. Zararın ve dolayısıyla tazminatın belirlenmesinde mağdurun çalışma gücünden yoksun kalmasını azaltacak bir ameliyata ya da tedaviye rıza gösterip göstermemesi özellikle gözönünde tutulması gereken bir husustur.
Somut olayda davacı ... hakkında düzenenen Adli Tıp Kurumu raporunda "kişide mevcut arazın cerrahi tedavi ile düzeltilebilir olduğu, düzeltilmesi durumunda maluliyetin yeniden değerlendirilebileceği" belirtilmiştir. Bu durumda Mahkemece yukarıda açıklamalar ışığında davacı ..."ın mütefarrik kusurlu olup olmadığı hususu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
3-Davalı ... A.Ş. vekilinin davacı ... yönünden temyizinin incelenmesinde;
A-Davacı ... yönünden bakıcı gideri talebi bulunmadığı ve taleple bağlılık ilkesi göz önünde tutularak yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu şekilde 2.319,03 TL bakıcı giderine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2), (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... A.Ş."ye geri verilmesine 11/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.