MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkemesince verilen kararın dosyası daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi borçlu... tarafından ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, ... 6. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 27/01/2017 tarih ve 2016/49 E.-2017/49 K. sayılı ilamı ile ihalenin feshine hükmedildiği, kararın taraflarca temyiz edilmemesi üzerine 24/02/2017 tarihinde kesinleştiği, taraf teşkili sağlanmadan, takip alacaklısı ... davaya dahil edilmeden, karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile Adalet Bakanlığının 13/03/2018 gün ve 39152028 - 153.01 - 39 - 2018 - E.391/4904 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/04/2018 gün ve 2018/22049 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır.
HMK.nun 363/1 maddesi; “ilk derece mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına ve bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla kesin olarak verdikleri kararlar ile yine bu sıfatla verdikleri ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulur.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda; kanun yararına bozmaya ilişkin olarak ileri sürülen sebep, ihalenin feshi davasında İİK’nun 134. maddesine aykırı olarak takip alacaklısının davaya dahil edilmeden şikayetin neticelendirilmesi olup, Dairemizin 16/10/2018 tarih ve 2018/9304 Esas - 2018/9951 Karar sayılı ilâmı ile mahkeme kararı kesinleşmiş kabul edilemeyeceğinden mahkemenin gerekçeli kararının alacaklı ya da varsa vekiline tebliğ edilerek yasal süre beklenildikten sonra, verilmesi halinde temyiz dilekçesi ve tebliğ mazbatası ile birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verildiği, alacaklı ... vekili Av..... dava dilekçesi ve gerekçeli kararın 05/.../2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak alacaklı vekilinin temyiz yoluna başvurmadığı görülmektedir.
Bu durumda; ileri sürülen eksiklik tamamlanmış olduğundan kanun yararına bozmanın sonuca etkili olmayacağı, netice itibariyle kanun yararına bozma koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 08/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.