15. Ceza Dairesi 2020/319 E. , 2020/2081 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, TCK"nın 204/1 ve 53 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet
2-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan,TCK"nın 158/1-f,son,168/1, 52/2 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Sanıklar Ali, Yılmaz ve Dursun hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümleri sanık ... müdafisi, sanık ... ile sanık ... müdafisi tarafından; sanık ..."un nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafisi tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tebligat Kanunu 10. maddesine göre bilinen en son adreste tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde yer alan adresi araştırılarak buraya tebligat yapılması, bulunmaması halinde kendisine daha önce kanuni usullere göre tebligat yapılmış olması şartı ile aynı adrese anılan yasanın 35. maddesine göre tebligat yapılması, daha önce kendisine tebligat yapılan adresin olmaması halinde ise, adres araştırması ile yeni adres tespitine çalışılıp, bulunamaması halinde ilanen tebligat yapılması gerektiği, daha önce aynı adrese kanuni usullere göre yapılmış bir tebligat bulunmamasına rağmen sanığın yokluğunda verilen hükmün, sorgusunda bildirdiği son adresine Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebliğ yapılmak suretiyle hükmün kesinleştirildiği; ancak açıklanan nedenlerle Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan bu tebliğin hukuki bir geçerliliğinin bulunmadığı, aynı yasanın 32/2 maddesi gereğince usulsüz tebliğ halinde, muhatabın hükmü öğrendiğini beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi kabul edilmesi gerektiği, bu kapsamda sanığın temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu, ayrıca eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"un 311. maddesi hükmüne göre eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin Yargıtay"ın ilgili dairesi olması karşısında, sanık ... müdafisinin 30/10/2015 havale tarihli dilekçesinin içeriği dikkate alınarak, Mahkemenin sanık ... hakkında temyiz ve infazın reddine ilişkin verdiği 05/11/2015 tarihli ek kararın hukuki değerden yoksun bulunduğu anlaşılmakla, 05/11/2015 tarih ve 2012/425 E., 2014/402 K. sayılı ek kararın kaldırılması sureti ile yapılan incelemede;
Sanık ..."un, suç tarihinde müşteki..."den satın almış olduğu araç bedeline mahsuben vermek üzere boş çek yaprağı aradığı, bu konuyu diğer sanık ..."a anlattığı, sanık ..."ın da piyasadan boş ve çalıntı çek toplayıp bunların satışını yaptığını bildiği sanık ..."ye yönlendirdiği, sanık ..."nin de suça konu... Bankası ... Şubesine ait çalıntı çeki boş bir şekilde sanık ..."a sattığı, sanık ..."un da suça konu çeki 10/05/2008 keşide tarih ve 4.000.TL bedelli olacak şekilde düzenleyerek sahte olarak oluşturduktan sonra çekin arkasına 2 tane sahte ciro sonrası kendi ismini ... olarak yazıp üçüncü ciranta olarak imzalayarak, satın almış olduğu araç bedeline karşılık olmak üzere müşteki ..."e verdiği, çekin son hamili olan müşteki ... tarafından tahsil için bankaya ibrazında çekin boş şekilde çalındığının tespit edildiği, bu surette sanıkların iştirak halinde resmi belgede sahtecilik ile sanık ..."un nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Sanıklar... ile ..."ın tevil yollu ikrar içeren savunmaları, sanık ..."nin suçtan kurtulmaya yönelik soyut savunmaları, katılan ve müşteki beyanları, alınan ekspertiz raporu, yakalama tutanakları ile tüm dosya kapsamına göre; sanıkların iştirak halinde resmi belgede sahtecilik ve sanık ..."un suça konu sahte çeki almış olduğu araç bedeli karşılığında müşteki ..."e vermek suretiyle bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçelerine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adli sicil kaydına göre mükerrir olan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ... müdafisinin sübuta ve eksik incelemeye; sanık ..."ın suçun sübut bulmadığına; sanık ... müdafisinin ise lehe hükümlerin uygulanmamasına ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 13/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.