
Esas No: 2020/5324
Karar No: 2021/5466
Karar Tarihi: 16.11.2021
Danıştay 9. Daire 2020/5324 Esas 2021/5466 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/5324
Karar No : 2021/5466
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
VEKİLLERİ : Av. …-Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … İnş. Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … İnş. Tic. Ltd. Şti. ortaklığı adına düzenlenen … tarih ve …sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Dokuzuncu Dairesince verilen bozma kararına uyarak dosyanın yeniden incelemesi suretiyle; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 44. maddesinde, katma değer vergisinin genel kural olarak vergi mükellefi olan gerçek veya tüzel kişiler adına tarh olunacağı, bu genel kuralın uygulanmasına imkan görülmeyen istisnai durumlarda tarhiyatın muhatabının kimler olacağının anılan maddede iki bent halinde ayrıca düzenlendiği, buna göre katma değer vergisi mükellefi bir adi ortaklık ise verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi birinin tarhiyata muhatap olacağı, zira, katma değer vergisinde, adi ortaklık müstakil bir birim ve mükellef olsa da ortaklığın ayrı tüzel kişiliği bulunmadığından, vergi borcuna muhatap olma ve borcu ödeme mükellefiyetinin ortaklara düştüğü, olayda, … İnşaat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi adi ortaklığı adına düzenlenen ihbarnamelerin anılan şirketin temsilcisinin ikametgâh adresinde aynı çatı altında oturan …'a tebliğ edildiği; bu tebligat üzerine alacağın adi ortaklık adına kesinleştiğinden bahisle adi ortaklık adına ödeme emrinin düzenlendiği,bu durumda, 3065 sayılı Yasa gereği müteselsil sorumlu olan ortaklardan herhangi biri adına düzenlenmesi gerekirken, adi ortaklık adına ihbarname düzenlenmesi anılan Kanunun 44. maddesine uygun düşmediğinden, bu hususun "borcum yoktur" iddiası kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılldığı, usulüne uygun olarak düzenlenmiş bir ihbarname ile tarh ve tebliğ edilerek kesinleşmiş bir borç bulunmadığından, söz konusu borçların tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne,kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne ve ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dilekçelerde yer alan önceki beyanlar kapsamında, davalı idare tarafından yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı, ihbarnamenin usulüne uygun olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
… İnş. Tic. Ltd. Şti. ortaklığı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
Türk Borçlar Kanunu'nun 620. maddesinde, adi ortaklık sözleşmesinin, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olduğu ve bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayılacağı, 638. maddesinin 3. fıkrasında, ortakların, birlikte veya bir temsilci aracılığı ile bir üçüncü kişiye karşı, ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan, aksi kararlaştırılmamışsa, müteselsilen sorumlu olacakları düzenlenmiş; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 8/a. maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, bu işleri yapanların katma değer vergisinin mükellefi olduğu; 44. maddesinde de katma değer vergisinin, bu vergiyle mükellef gerçek veya tüzelkişiler adına tarh olunacağı, şu kadar ki: adi ortaklıklarda, verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi birinin tarhiyata muhatap tutulacağı kurallarına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesinin 1. fıkrasında, temyiz incelemesi sonucunda verilen kararın, dosyayla birlikte kararı veren mercie gönderileceği, bu kararın, dosyanın geldiği tarihten itibaren yedi gün içinde taraflara tebliğe çıkarılacağı, 2. fıkrasında, temyiz incelemesi sonucunda verilen bozma kararı üzerine ilgili merciin, dosyayı öncelikle inceleyeceği ve varsa gerekli tahkik işlemlerini tamamlayarak yeniden karar vereceği, 3. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, Danıştayca verilen bozma kararına uyabileceği gibi kararında ısrar da edebileceği düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer alan maddelerin birlikte değerlendirilmesinden, adi ortaklıklarda mal teslimi ve hizmet ifası adi ortaklık tarafından yapıldığından, katma değer vergisinin mükellefi adi ortaklık olacak, beyanname ortaklık adına düzenlenecek, ortaklardan birisi tarafından imzalanmak suretiyle vergi dairesine verilecek, ancak verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi biri tarhiyata muhatap tutulabilecektir. Aynı zamanda adi ortaklıklar Vergi Usul Kanunu'nda belirtilen bütün mükellefiyetleri yerine getirmek zorundadırlar. Bu açıdan, Kanun'un belirtmiş olduğu belge düzenine uymaları, yani, fatura, gider pusulası gibi belgeleri bastırmaları, defter tutmaları, kullandıkları defter ve belgeleri zamanaşımı süresi içinde muhafaza ve istenildiğinde ibraz etmeleri gerekmektedir.Bu durumda, vergi mükellefi olan adi ortaklık adına, mükellefi olduğu vergilerin takibi amacıyla vergi-ceza ihbarnamesi düzenlenebileceği sonucuna ulaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, Bölge İdare Mahkemesinin ortaklık adına düzenlenen ödeme emirleri tebliğinin usulsüz olduğu, bu nedenle alacağın usulüne uygun şekilde kesinleşmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüyle,davanın kabulü yönündeki kararı, Dairemizin 24/02/2020 tarih ve E:2017/3609, K:2020/1130 sayılı kararıyla; davacı ortaklık adına düzenlenen ödeme emirlerinin usule uygun olarak tebliğ edildiği, davacı ortaklık adına katma değer vergisi tarhiyatı yapılabileceğinin kabulüyle ödeme emirleri içeriği borçların kesinleştiği ve iş ortaklığı adına iş bu davanın açıldığının görüldüğü, ödeme emrine karşı ileri sürülebilecek iddialar kapsamında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine Bölge İdare Mahkemesince Dairemizin bozma kararına uyularak dosyanın yeniden incelenmesi suretiyle verilen kararda, olayda, davacı ortaklık adına vergi-ceza ihbarnamesi düzenlenemeyeceği, kesinleşmiş bir borç bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüyle davanın kabulüne karar verildiği görüldüğünden, Dairemizin ilk bozma kararının gereği yerine getirilerek bu kapsamında yapılacak değerlendirme ile yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine , 16/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.