Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3649
Karar No: 2019/3163
Karar Tarihi: 27.03.2019

Sahte belge düzenlemek - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3649 Esas 2019/3163 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık hakkında sahte belge düzenlemek suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Sanığın şirketi üzerinden 2007 ve 2008 yıllarında 479 adet sahte fatura düzenlediği, şirketin hayali olduğu ve sahte fatura ticareti yapmak amacıyla kurulduğu tespit edilmiştir. Sanığın savunmasında kanser hastası olduğu için sadece vekalet imzalattıklarını beyan ettiği ancak adli sicil kaydında ve diğer dosyalarının incelenmesinde sahte fatura ticareti yapan şirketler kurduğu anlaşılmıştır. Mahkeme, sanığın temyiz nedenlerini yerinde bulmamıştır. Ancak, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hüküm verilmemesi yasa dışı olarak görülmüştür. Bu nedenle, hüküm BOZULMUŞ ve düzeltilerek onaylanmıştır. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi, 5728 sayılı Kanun'un 276. maddesi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 4369 sayılı Kanun ile değişik 359/b-1. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/3649 E.  ,  2019/3163 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte belge düzenlemek
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Katılan vekilinin temyizi vekalet ücreti verilmesine yönelik olup buna hasren, sanığın temyizinin ise esasa ilişkin olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Sanık hakkında yetkilisi olduğu şirket hakkında yapılan incelemede, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiası ile açılan davada; vergi suçu ve ekindeki raporların incelenmesinde; Ba- BS formlarından 2007 yılında 479 adet, 2008 yılında 11 adet sahte fatura düzenlediğinin tespit edildiği, 2008 yılı fatura tarihlerinin belli olmadığı, KDV"lerin çok yüksek matrahlı olduğu, işçisi ve emtiasının olmadığı, yapılan yoklamalarda adreslerinde olmadığı ve sahte fatura ticareti yapmak amacıyla kurulduğunun tespit edildiği, şirketin sanık tarafından 02.03.2007 tarihinde kurulduğu ve 10 yıllığına yetkili müdür olarak sanığın atandığı, ... Noterliğinde 27.02.2007 tarihinde tescil talepnamesi imzaladığına dair belgenin dosya içerisinde mevcut olduğu; sanığın savunmasında ve suça konu şirket ile ilgisi olmadığını, kanser hastası olması nedeniyle sigortalı olabilmek için ... ve ... isimli kişilerin kendi adına şirket kurduklarını, sadece ..."da noterde kuruluş aşamasında vekalet verdiğini, kendisini müdür olarak atadıklarını, ancak söz konusu şirketin hayali olduğu ve yüksek ciro yapacak şekilde bir faaliyetinin olmadığı, ismini verdiği kişilerin naylon fatura ticareti yapan kişiler olduğunu ve atılı suçları işlemediğini savunması karşısında; sanık hakkında adına kayıtlı başka şirketlerde de sahte fatura düzenlemek ve defter ve belge gizlemek iddiaları ile açılan ve Dairemizde temyiz incelemesinde bulunan 2016/6225 ve 2017/7692 esas sayılı dosyaları ve daha önce Yargıtay incelemesinden geçen 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na muhalefet suçlarından açılan davaları ile adli sicil kaydı birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında 2001 takvim yılından itibaren sahte fatura düzenlemek suçlarından davalar açıldığı, sanığın Türkiye"nin farklı illerinde kurulmuş birden fazla şirketin kurucusu ve temsilcisi olduğu, sanığın tüm dosyalarda genel olarak savunmalarında kendisine kanser hastası olduğu için sadece vekalet imzalattırdıklarını beyan ettiği; ancak somut olayda, 2007 yılında şirket kuruluşu için sadece..."da noterde belge imzaladığını beyan etmiş ise de adli sicil kaydında ve diğer dosyalarının incelenmesinde 2007 yılına kadar sahte fatura ticareti yapan şirketler kurduğu ve ve 2007 tarihinden önce sahte fatura düzenlemek eylemlerinden dolayı hakkında mahkumiyet kararları verilip bu kararların kesinleştiği, bu tarihlerden sonra da sanığın hala yeni şirket kuruluş işlemleri yaptığı, somut olayda sahte fatura ticareti yapan şirketin hayali bir şirket olduğunu bildiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu hususa yönelik bozma düşüncesi ile; 2008 yılında düzenlediği tespit edilen 11 adet sahte faturanın düzenlenme tarihleri belli olmadığından, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun"un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b maddesinin değişikliğinden sonra düzenlendiğinin sabit olmaması karşısında, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 4369 sayılı Kanun ile değişik 359/b-1. maddesindeki düzenleme uyarınca hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bu hususa yönelik bozma düşüncesine de iştirak edilmemiştir.
    5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
    Sanığın mahkûmiyetine karar verildiği halde, kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmolunmaması,
    Yasaya aykırı, katılan kurum vekilinin temyiz talepleri bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "katılanın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 1320 TL vekalet ücretinin sanıktan alınıp katılana verilmesine" ibaresinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi