Abaküs Yazılım
İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2016/830
Karar No: 2021/74
Karar Tarihi: 05.02.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/830 Esas 2021/74 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/830 Esas
KARAR NO:2021/74

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/08/2016
KARAR TARİHİ:05/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı .... Ltd. Şti., arasında ticari nitelikte Genel Kredi Sözleşmesi (GKS) imzalandığını, davalı ... ile dava dışı ...’nin Genel Kredi Sözleşmesi’ni müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, anılan sözleşme ile müvekkili davacı banka tarafından dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, kredi borçlarının zamanında ödenmemesi üzerine borçlulara .... Noterliği'nden 09/10/2015 tarihinde ... yevmiye numaralı ihtarnamenin keşide edildiğini, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine.... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Değişik İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alındığını, akabinde .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra dosyasında kendisine gönderilen ödeme emrini 10/12/2015 tarihinde tebliğ aldığını, 15/12/2015 tarihinde ise borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazının tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline dava dilekçesi ekinde gönderilen ve icra takip dosyasında bulunan Genel Kredi Sözleşmesi’nin tarihinin 16/03/2015 olduğunu, müvekkilinin davacı tarafın iddia ettiği gibi 25/11/2015 tarihli ticari kredi sözleşmesinde imzasının bulunmadığını, davacı tarafın müvekkilini imzalamadığı kredi sözleşmesinden dolayı kefil sıfatıyla sorumlu tutmak istediğini, müvekkili tarafından kefil sıfatıyla imzalanan 16/03/2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nde kefil olunan miktarın, kefalet türünün ve kefalet tarihinin müvekkili tarafından doldurulmadığını, ilgili yerlerin banka görevlisi tarafından doldurulduğunu, kendisinden alınan kefaletin hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle huzurdaki davanın reddinin gerektiğini, öte yandan eşi ... tarafından işleme 13/04/2015 tarihinde onay verildiği görülse de asıl imza tarihinin 13/05/2015 olduğunu, sözleşme incelendiğinde 04 rakamında tahrifat yapıldığının görüleceğini, eş onayının sözleşmenin kurulması aşamasında alınmadığını belirterek ve dilekçede açıklanan diğer nedenlerle davanın reddine, davacı banka aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; 16/03/2015 düzenleme tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklanan alacağa dayalı olarak davalı banka tarafından .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile davalı müteselsil kefilin de aralarında bulunduğu borçlular aleyhine girişilen ilamsız icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın İİK.'nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı bankanın davalıdan Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklı alacağının bulunup bulunmadığı, davalı kefilin kefaletinin geçerli olup olmadığı, davacı bankanın davalıdan alacağı var ise takip tarihi itibariyle miktarı ile alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı taraf delil olarak; .... İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı icra takip dosyası, Genel Kredi Sözleşmesi, ihtarnameler, davacı bankanın tüm kayıt ve belgeleri, bilirkişi incelemesi ve diğer tüm yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; .... İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı icra takip dosyası, banka kayıtları, tanık beyanı, yemin, bilirkişi incelemesi ve sair her türlü yasal delile dayanmıştır.
Mahkememizce .... İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı icra takip dosyasının aslı celbedilerek dosyaya kazandırılmıştır. İcra takip dosyasının incelenmesinde; davacı banka tarafından davalı ...’ın da aralarında bulunduğu borçlular aleyhihe 143.553,91-TL. asıl alacak, 5.142,83-TL. işlemiş temerrüt faizi, 364,59-TL. BSMV ve 300,00-TL. ihtiyati haciz masrafı ile ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 149.361,33-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip talebinde borcun sebebi olarak Genel Kredi Sözleşmesi’nin gösterildiği, örnek-7 nolu ödeme emrinin davalı borçluya 10/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından yasal süresi içerisinde 14/12/2015 tarihinde borca itiraz edildiği, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, davacı banka vekili tarafından 04/08/2016 tarihinde ve 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK.) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Mahkememizce 06/09/2018 tarihli duruşmada verilen ara karar gereğince davaya konu GKS’deki yazıların davalıya ve dava dışı ...'a ait olup olmadıklarının tespiti açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek dosya rapor düzenlemesi için Adli Tıp Kurumu uzmanı grafolog bilirkişi ...’ye tevdi edilmiştir.
Grafolog bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 09/11/2018 tarihli raporda özetle; Genel Kredi Sözleşmesi'nin aslının 20. sayfasında bulunan (müteselsil kefil/kefiller) bölümündeki ... isim ve yazısının bulunduğu kısımdaki yazı ve rakamların ...’ın eli mahsulü olduğu, tetkik konusu, ... A.Ş. ... Şube Müdürlüğü ile ... Temizlik arasında tanzim edilmiş 62727176 müşteri sayılı, 16/03/2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi aslının 20. sayfasında bulunan (kefilin eşinin onayı) bölümündeki yazı ve rakamların ise ...'ın eli mahsulü olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Adli Tıp Kurumu - Fizik İnceleme İhtisas Dairesi’nden emekli belge inceleme uzmanı grafolog bilirkişi tarafından dosyaya sunulan rapor dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından rapora itiraz edilerek ATK’dan (Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesi’nden) rapor alınması yönünde talepte bulunulmuştur. Mahkememizce 25/09/2019 tarihli duruşmada dosyada alınan grafolog bilirkişi raporunun yargısal denetime, hüküm kurmaya elverişli ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin ATK’dan rapor alınması yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı (alacaklı) tarafa ait olduğundan, bu kapsamda taraflarca bildirilen deliller toplanmış, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden mahkememizce 25/09/2019 tarihli duruşmada dosyanın bankacı bilirkişisine tevdi edilerek; davacı taraf iddiası, davalı taraf savunması, icra dosyası ve tarafların dilekçeleri ile ekindeki belgeler incelenmek suretiyle rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından mahkememize sunulan 10/01/2020 tarihli raporda özetle; davacı bankanın sistem kayıtlarında yapılan yerinde yapılan incelemeler sonucunda; dava dışı borçlu .... Ltd. Şti. firmasına kullandırılan cari hesap şeklindeki iskonto kredileri için teminat olarak anılan müşteri çeklerinden toplam 135.000,00-TL.'sinin tahsil edilemeyerek bankaya iade olduğu, dolayısıyla borçlu tarafından krediye mahsup edilmek için ödenmediği, davacı banka kayıtlarında yapılan incelemeye göre; dava dışı borçlu ... firmasının takip hesaplarına aktarılan 144.614,85-TL. anapara borç bakiyesinin 135.000,00-TL.'lik kısmının bu çeklerin ödenmemesinden kaynaklı borç olduğunun tespit edildiği, yine banka kayıtlarına göre 4.798,23-TL. tutarındaki takip hesabında görünen anapara bakiyesinin ise dava dışı borçlu firmaya tahsil edilmiş bulunan kredili mevduat hesabının borç bakiyesi olduğu, takip hesaplarında görünen 455,06-TL., 1.533,85-TL., 1,199,70-TL. ve 1.628,01-TL.'nin dava dışı borçlu firmanın muhtelif tarihlerde banka şubesinden almış olduğu ürün ve hizmetlerle ilgili ödenmemiş masraf bakiyeleri olduğu, dava konusu .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında asıl alacak olarak 143.553,91-TL. talep edildiği, ancak banka kayıtlarına göre asıl alacak tutarının 144.614,85-TL. olduğu, buna göre aradaki farkın 1.060,94-TL. olduğunun tespit edildiği, icra takibinde yıllık %36 oranında temerrüt faizi talep edildiği, ... A.Ş. Genel Müdürlüğü'nce 29/09/2014 tarihinde ... sayılı yazı ekinde T.C. Merkez Bankası İdare Merkezi'ne bildirilen azami kredi faiz oranı listesine göre takip tarihi itibari ile kısa, orta ve uzun vadeli kredilere uygulanacak azami akdi faiz oranının %27 olduğu, taraflar arasındaki GKS.'nin 4. maddesine göre bu oranın azami %100 fazlasının temerrüt faizi olarak talep edilebileceği, konunun hukuki nitelendirmesi, sözleşme ve yasa maddelerinin yorumu, delillerin değerlendirilmesi ve nihai kararın mahkemeye ait olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, taraf vekillerine e-tebligat ile usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından 17/01/2020 tarihinde rapora karşı yazılı beyanda bulunulmuş, davalı vekili tarafından ise 27/01/2020 tarihinde UYAP’tan sunulan 22/01/2020 tarihli dilekçe ile rapora itiraz edilmiştir. Mahkememizce 12/02/2020 tarihli duruşmada; bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen raporun itirazın iptali davasında hüküm kurmaya elverişli nitelike olmadığı anlaşıldığından, her iki taraf vekilinin rapora karşı sunduğu yazılı beyanları ve itirazlarını karşılayacak şekilde ek rapor alınmasına karar verilerek dosya kök raporu tanzim edilen bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından tanzim edilen 16/06/2020 tarihli ek raporda ise özetle; dosyada mevcut belgeler ve ... A.Ş.'nin ... Şubesi'nde yerinde banka kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmelere göre; kök rapordaki tespit ve değerlendirmelerin aynen tekrar edildiği, temerrüt tarihinin 12/10/2015 tarihi olduğu, icra takip tarihinin 25/11/2015 tarihi olduğu, temerrüt tarihi ile takip tarihi arasındaki sürenin 45 gün olduğu, banka kayıtlarına göre ana para alacağının (borcunun) 144.615,85-TL., faiz oranının %27 olduğu, buna göre yapılan hesaplama sonucunda takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarının 4.813,92-TL., bunun BSMV'sinin 270,70-TL.olduğu, sonuç olarak davacı bankanın takip tarihi itibariyle toplam alacağının 149.670,47-TL. olduğu, icra takip dosyasında ise talep edilen asıl alacağın 143.553,91-TL., işlemiş faizin 5.142,83-TL., BSMV’nin 364,59-TL. olduğu, ayrıca 300,00-TL. ihtiyati haciz vekalet ücreti talebinde bulunulduğu, buna göre takipte talep edilen toplam tutarın 149.361,33-TL. olduğu, nihai takdirin mahkemeye ait olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Ek bilirkişi raporu da dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı yazılı beyan dilekçesi sunulmuş, davalı vekili tarafından ise ek rapora karşı itiraz dilekçesi sunularak yeniden ek rapor alınması talebinde bulunulmuştur. Mahkememizce 23/12/2020 tarihli duruşmada mahkememizce dosyada alınan bilirkişi kök ve ek raporunun yargısal denetime uygun, hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla dosyada toplanan delillerin yeterli olduğu kanaatine varılarak tahkikatın mevcut hali ile tamamlanmasına ve sözlü yargılamaya geçilmesine karar verilmiştir.
Kefalet sözleşmesi; kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşmedir. Kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. Kefalet Sözleşmesi asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede ve bağımsız bir sözleşmedir. Bir kefaletin geçerli olabilmesi için; 1-yazılı şekilde yapılması, 2-kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın açıkça gösterilmesi, 3-kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması ve 4-kefilin medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunması gerekir.
Kefalet sözleşmesi, kefil ile alacaklının karşılıklı ve birbirine uygun iradelerinin birleşmesi ile meydana gelir. Kefalet sözleşmesiyle kefil, asıl borçlunun borcunu alacaklıya karşı ifa edememesi tehlikesini kişisel olarak üstlenmektedir. Kefil, asıl borçlunun borcunu ödememesi durumda, söz konusu borçtan şahsen sorumlu olacağını taahhüt etmektedir. (Fahrettin ARAL-Borçlar Hukuku/Özel Borç İlişkileri - Ankara 2007, s. 437). Daha yalın bir anlatımla bu sözleşme ile kefil, borçlunun asıl borcu ifa edememesi riskini üzerine alır. (Özen, B.: Kefalet Sözleşmesi, İstanbul 2008, s. 6.)
Tüm dosya kapsamının, mahkememizce benimsenen bilirkişi kök ve ek raporunun birlikte değerlendirilmesinde; davalı tarafça her ne kadar icra takip dosyasında belirtildiği gibi 25/11/2015 tarihli ticari kredi sözleşmesinde davalının imzasının bulunmadığı iddia edilmiş ise de; davaya konu takip talebinde belirtilen 25/11/2015 tarihinin Genel Kredi Sözleşmesi tarihi değil, icra takibine başlama tarihi olduğu, aynı zamanda 25/11/2015 tarihinin davalının takibe konu edilen borç miktarının hangi tarih itibariyle hesaplandığını gösteren tarih olduğu, davalı tarafın idda ettiği gibi 25/11/2015 ile kastedilenin 16/03/2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi haricinde başka bir sözleşme olmadığı, davanın ve takibin 16/03/2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne dayandığı, dosya davalısı ...’ın 13/04/2015 tarihinde 205.000,00-TL. kefalet limitiyle sorumlu olmak üzere müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, davalının eşi dava dışı ...’ın ise aynı tarihte (13/04/2015 tarihinde) sözleşmeyi imzalayarak eşinin (davalının) 205.000,00-TL. kefalet limiti ile dava konusu GKS’ye müteselsil kefil sıfatıyla kefil olmasını kabul ve beyan ettiği, böylece davalının kefaletinin geçerli olması için gerekli eş muvafakatinin sağlandığı, davalının eşi ...’ın muvaffakati imza tarihi ne olursa olsun davalının eşi olarak dava konusu GKS’ye olan davalı kefaletine onay verdiği, her ne kadar davalı taraf dava konusu GKS’de yer alan yazıların davalıya ve eşine ait olmadığını iddia etmiş ise de dosyada alınan grafolog bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere dava konusu GKS’deki yazıların davalıya ve eşine ait olduğu, davalı tarafın takip ve davaya konu 16/03/2015 tarihli GKS’deki imzalara yönelik ise herhangi bir itirazının bulunmadığı, davalının kefaletinin bulunduğu GKS’de kefil olduğu tutarın açıkça 205.000,00-TL. olarak kendi el yazısı ile belirtildiği, davalının eşi ...’ın da kendi el yazısı ile 205.000,00-TL. için müteselsil kefil olunduğunu açıkça yazdığı, davalı taraf her ne kadar mevcut kefaletin geçerli olmadığını iddia etmiş ise de dava konusu GKS’de yer alan kefaletin 6098 sayılı yasanın 584. maddesine uygun olarak alındığı, davalı yanın aksi yöndeki savunmalarına ise mahkememizce itibar edilmediği, böylece davalının mevcut kefaletinin geçerliği olduğu, dosyada alınan bilirkişi ek raporunda yapılan hesaplamaya göre davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalıdan (ve dava dışı diğer takip borçlularından) 144.615,85-TL. asıl alacak, 4.813,92-TL. işlemiş faiz ve 270,70-TL. BSMV olmak üzere toplamda 149.670,47-TL. alacaklı olduğu, davalının kefalet limiti 205.000,00-TL. olmakla borçtan kefalet limiti ile sorumlu tutulması gerektiği, bilirkişi raporuda hesaplanan tutarın ise kefalet limiti içerisinde kaldığı, davayı konu .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra takip dosyasında ise talep edilen asıl alacağın 143.553,91-TL., işlemiş faizin 5.142,83-TL., BSMV’nin 364,59-TL. olduğu, ayrıca 300,00-TL. ihtiyati haciz vekalet ücreti talebinde bulunulduğu, buna göre takipte talep edilen toplam tutarın 149.361,33-TL. olduğu, davacı bankanın talebiyle mahkememizin bağlı olduğu ilkesi gözetildiğinde mahkememimzce re’sen ve oranlama suretiyle yapılan hesaplamaya göre (144.614,85-TL.’ye yönelik işlemiş faiz 4.813.92-TL. olarak hesaplanmış ise 143.553,83-TL. için işlemiş faiz tutarı 4.778,60-TL., bunun %5 BSMV’si ise 238,93-TL.’dir.); davalının 143.553,83-TL. asıl alacak, 4.778,60-TL. işlemiş temerrüt faizi ve 238,93-TL. BSMV olmak üzere toplam 148.571,36-TL.’ye yönelik itirazlarının haksız olduğu ve İİK.'nun 67. maddesi gereğince bu miktara (148.571,36-TL.’ye) yönelik itirazlarının iptalinin, davacının fazlaya ilişkin isteminin ise reddinin gerektiği, davacı bankanın takipte asıl alacağa işletebileceği ve talep edebileceği faiz oranının ise %27 olması gerektiği, her ne kadar davalı taraf davacı bankadan kötü niyet (haksız takip) tazminatı talebinde bulunmuş ise de reddedilen kısım yönünden buna ilişkin şartlar dosyada oluşmadığından, davalı tarafın reddedilen kısım yönünden kötüniyet tazminatına ilişkin isteminin de reddinin gerektiği, öte yandan davacı tarafça takibe konu yapılan ihtiyati haciz vekalet ücretinden kaynaklanan alacak tutarı olan 300,00-TL.’nin ise fer’i nitelik taşıması nedeniyle asıl alacak kalemleri içinde değil, vekalet ücreti olması nedeniyle yargılama giderleri içerisinde hesaplanması gerektiği kanaatine varılarak, ayrıca GKS’den doğan alacak likit ve belirlenebilir nitelikte bir para alacağı olduğundan, davalının itirazı da haksız olduğundan kabul edilen alacağın %20'si oranında hesaplanan icra inkar tazminatını da kapsar şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalı borçlu ...'ın .... İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyasında 143.553,83-TL. asıl alacak, 4.778,60-TL. işlemiş temerrüt faizi ve 238,93-TL. BSMV olmak üzere toplam 148.571,36-TL.’ye yönelik itirazlarının iptaline, takibin asıl alacağa yıllık %27 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi (BSMV) yürütülmek suretiyle talepnamedeki diğer koşullarla aynen devamına, davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin ise reddine,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 29.714,27-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı bankaya ödenmesine,
3-Şartları oluşmadığından reddedilen kısım yönünden davalı tarafça talep edinen kötü niyet (haksız takip) tazminatı isteminin reddine,
4-Takibe konu yapılan ihtiyati haciz vekalet ücretinden kaynaklanan 300,00-TL.’nin yargılama giderlerinde hesaplanmasına,
5-Alınması gerekli 10.148,91-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 29,20-TL. peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 1.879,00-TL. yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 1.869,06-TL.'sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 18.064,28-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 790,03-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
10-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK.'nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/02/2021

Katip ...
e-imzalıdır


Hakim ...
e-imzalıdır



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi