
Esas No: 2021/1430
Karar No: 2021/2247
Karar Tarihi: 08.11.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/1430 Esas 2021/2247 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1430
Karar No : 2021/2247
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Derneği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Kurumu
VEKİLLERİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :Danıştay Onuncu Dairesinin 02/11/2020 tarih ve E:2020/3253, K:2020/4360 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 03/10/2014 tarih ve 29138 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10. maddesinin 1. fıkrasının, 13. maddesinin 1. fıkrasının, Ek-1 listesinde bulunan "1.1 Tahsis Ücreti, 2.1 Hesap İşletim Ücreti, 4.4 Nakit Avans Çekim Ücreti, 5.7 Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Yapılan Ödemeler" adı altındaki ücretlerin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 02/11/2020 tarih ve E:2020/3253, K:2020/4360 sayılı kararıyla; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 07/10/2019 tarih ve E:2018/4435, K:2019/4109 sayılı bozma kararına uyularak;
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 1., 4. maddesinin dava konusu Yönetmeliğin yayımı tarihinde yürürlükte bulunan 3. fıkrası ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrası, 49. maddesinin 4. fıkrası ve 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesi hükümlerine yer verilerek,
Bir banka veya finans kuruluşu nezdinde hesap açıldığında, müşterilere parasının muhafaza edilmesi, para yatırma veya çekme gibi hesap işlemlerini, hesap özeti temin etme, bakiye görüntüleme, müşteri hesaplarına ait bilgilerin en güncel haliyle ve aynı zamanda tarihsel olarak sistemlerde ve yasal düzenlemeler çerçevesinde belge ve dokümanların fiziki arşivlerde saklanmasının ve gerektiğinde ilgili makamlara ve müşterilere iletilmesinin sağlanması gibi birden çok finansal hizmetin ücretsiz sağlandığı, ayrıca Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kapsamında olan hesaplar için prim ödendiği hususları da göz önüne alındığında; ekonomik hayatta önemli bir yere sahip olan bankalar ve finans kuruluşlarının, ekonomik büyümeye finansman sağladığı ve sürdürülebilir sağlıklı ekonomilerin temelini oluşturduğu,
Bu itibarla, kamusal gözetim ve denetim altında bulunan bankalar ve finans kuruluşlarının tüketici kredilerinden kaynaklanan birtakım masraflarını, sadece faiz kalemi içerisinde yansıtmasının beklenemeyeceği, Yönetmelik'te belirlenen sınırlar içerisinde makul, haklı ve belgeli olmak koşullarını sağlamak şartıyla birtakım masraf ve ücretleri tüketicilerden talep edebilecekleri açık olup, bu kapsamda bir kısım masrafları karşılamak amacıyla "hesap işletim ücreti" adı altında ücret alınmasında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 13. maddesinin 1. fıkrası ve Ek-1 Listesinde bulunan "2.1 Hesap işletim Ücreti"ne ilişkin kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu Yönetmeliğin 07/03/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklik ile yürürlükten kaldırıldığı, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı, bu nedenle yargılama giderlerinden davalı idarenin sorumlu olması gerektiği, ayrıca vekalet ücretine hükmedilmesinin de haksız olduğu belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, hizmet sektörünün önemli bir bileşeni olan ve bankacılık alanında özel bir teşebbüs olarak faaliyetini sürdüren şirketlerin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'nun genel ahkamına uymak koşulu ile faiz ve ücret gibi temel gelir kalemlerini sözleşme serbestisine göre belirlemeleri ve masraflarını müşterilerine yansıtmalarının kanunen mümkün olduğu, dava konusu Yönetmelik'te bankaların ücret belirleme ve masraf istemeye ilişkin hususların düzenlendiği, bu kapsamda hesap işletim ücretine ilişkin Yönetmelik'te yer verilen düzenlemenin kamu yararına uygun olduğu, tüketicilerin ekonomik çıkarlarını koruyucu nitelikte olduğu, diğer yandan Türk Ticaret Kanunu'na göre faaliyet gösteren kredi kuruluşlarının karşı karşıya kaldıkları maliyetlerini yansıtmalarına olanak sağladığı, ülke çapında kredi sisteminin sağlıklı işlemesi için bu hususun zaruri olduğu, bu doğrultuda verilen Daire kararının yerinde bir karar olduğu savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, "Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır." denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 07/10/2019 tarih ve E:2018/4435, K:2019/4109 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin 02/11/2020 tarih ve E:2020/3253, K:2020/4360 sayılı kararının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 08/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.