
Esas No: 2014/100
Karar No: 2014/14667
Karar Tarihi: 12.06.2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/100 Esas 2014/14667 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Manisa 3. İş Mahkemesi
Tarihi :05.11.2013
No :2013/97-2013/234
Davacı, Alman rant sigortasına tabi çalıştığı 05.05.1980 tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olduğunun ve yaşlılık aylığı şartlarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi r tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dosyadaki belgelerden, davacının, borçlanma öncesinde 5510 sayılı Yasanın 4/1-a madde kapsamında sigortalı çalışmalarının bulunduğu; 05.05.1980 – 30.04.1982 tarihleri arasında Almanya’da geçen sürenin 716 gününü borçlanma talep ettiği, tercüme belgelerde Almanya’da ödediği primleri 04.04.1985 tarihinde iade alarak, yurt dışı çalışmalarını tasfiye ettiği belirtilmektedir.
Almanya’da ödenen primlerin tasfiye durumu araştırılmadan, Uluslararası sözleşme hükmü kapsamında, Türkiye’deki sigorta başlangıcının 05.05.1980 tarihi olduğuna karar verilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü, bir kimsenin Türk sigortasına girmeden önce, Alman rant sigortasına girmiş bulunması halinde, rant sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceğini öngörmüştür.
Prim iadesi suretiyle tasfiye edilen yurt dışı hizmetlerindeki tasfiye edilme hali, söz konusu yurt dışı sürelerinin, 3201 sayılı Yasa uyarınca borçlandırılarak sigortalının sosyal güvenliği bakımından değerlendirilmesinde, aksine bir düzenleme bulunmadığından engel değildir. Ancak tasfiye edilen yurt dışı hizmetlerin, sigortalılık başlangıcında esas alınabilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Çünkü, Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında bağıtlanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü, bir kimsenin Türk sigortasına girmeden önce, Alman rant sigortasına girmiş bulunması halinde, rant sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceğini belirtmekle birlikte, anılan hükmün uygulanabilirliği, her iki ülke mevzuatına göre dikkate alınabilecek bir sigortalılık süresinin bulunması halinde mümkündür.
Sigortalı hizmetlerin tasfiye edilmesi halinde, tasfiyeye uğramış hizmetlerin sosyal sigorta hukuku açısından geçerliliğini yitirmiş sayılması ve artık her iki ülke mevzuatına göre nazara alınabilecek bir sigortalılık süresi kalmayacağından, Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında aktedilen Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü uyarınca, Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak sayılması mümkün değildir.
Mahkemece, Almanya’daki sigortaların tasfiye edilip-edilmediği araştırılıp, tartışılmadan eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.06.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.