
Esas No: 2021/18409
Karar No: 2021/3659
Karar Tarihi: 25.10.2021
Danıştay 2. Daire 2021/18409 Esas 2021/3659 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/18409
Karar No : 2021/3659
DAVACI : ... Marketler Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
DAVALI : ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
DAVANIN ÖZETİ : Davacı şirket tarafından; "kuru fasulye" satışı ile ilgili olarak 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un Ek 1. maddesi ve Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu Yönetmeliği'nin 3.maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle, aynı Kanun'un 18. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendi uyarınca 100.000,00 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu'nun ... günlü, ... sayılı, Dosya No:... numaralı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu'nun 02707/2020 günlü, 2020/3 sayılı İlke Kararı'nın iptali istenilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesinin 03/06/2021 günlü, E:2020/5386, K:2021/3012 sayılı gönderme kararıyla Dairemize iletilen dosyada, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkimi ...'nun açıklamaları dinlendikten ve dava dilekçesi incelendikten sonra, gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Temel gıda ürünlerinde yaşanan fahiş fiyat artışlarına yönelik olarak şikayetlerin Ticaret Bakanlığı'na yapılan yazılı ve sözlü başvurulara konu olması neticesinde, 6585 sayılı Kanunun Ek 1'inci maddesinin birinci fıkrası hükmü doğrultusunda, davalı Bakanlık tarafından, davacı Şirket'ten toplam 66 ürüne yönelik olarak savunma istenilmiş, davacı Şirket'in göndermiş olduğu bilgi ve belgeler, davalı Ticaret Bakanlığı nezdinde kurulan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu'nun 02/07/2020 günlü toplantısında görüşülmüştür.
Kurulca yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; davacı Şirket tarafından satışa sunulan "kuru fasulye" ürününün 2020 yılı Mart-Nisan dönemi alış fiyatlarının birbirine oranı ile 2020 yılı Mart-Nisan dönemi satış fiyatlarının birbirine oranı arasındaki farkın yüzde 19,38 olduğu tespit edildiğinden bahisle, söz konusu alış-satış fiyatları arasındaki artışın, 02/07/2020 günlü, 2020/3 sayılı İlke Kararı çerçevesinde "fahiş fiyat artışı" olarak değerlendirilmek suretiyle ... günlü, ... sayılı, Dosya No:... numaralı işlem ile 100.000,00 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi üzerine, bu işlem ile birlikte işlemin dayanağı olan 02/07/2020 günlü, 2020/3 sayılı Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu İlke Kararı'nın iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 5. maddesinin 1. fıkrasında, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı; ancak, aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile de dava açılabileceği; 7. maddesinin 4. bendinde, düzenleyici işlemin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilecekleri; 14. maddesinin 3/g bendinde, dilekçeler üzerinde bu Kanun'un 3 ve 5. maddelerine uygun olup olmadığı yönünden inceleme yapılacağı; 15. maddesinin 1/d bendinde, bu yönlerden Kanun'a aykırılık görülür ise otuz gün içinde 3 ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere dilekçelerin reddine karar verileceği belirtildikten sonra; anılan maddenin 5. fıkrasında, bu yönlerden dilekçenin reddedilmesi üzerine yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceği hükme bağlanmıştır.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun “Genel kanun niteliği” başlıklı 3. maddesinde, "Bu Kanunun; a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde, ... uygulanır." hükmüne; "Yaptırım türleri" başlıklı 16. maddesinde; "Kabahatler karşılığında uygulanacak olan idari yaptırımlar, idari para cezası ve idari tedbirlerden ibarettir. İdari tedbirler, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer alan diğer tedbirlerdir." düzenlemesine; anılan Kanun'un “Başvuru yolu” başlıklı 27/1. maddesinde de, "İdari para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idari yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir" hükümlerine yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 24. maddesinde ise, "1. Danıştay ilk derece mahkemesi olarak; ... c) Bakanlıklar ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere, ... Karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülmeyen kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan idari davaları karara bağlar.." hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yukarıda metnine yer verilen 2577 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca; birden fazla işleme tek dilekçe ile dava açılabilmesinin, ancak, bu işlemler arasında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunması şartına bağlandığı tartışmasızdır.
Öte yandan, Kabahatler Kanunu'nun 5560 sayılı Kanunla değişik 3. maddesinde belirtildiği üzere idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerin, diğer kanunlarda aksine bir hüküm bulunmaması halinde uygulanacağının açıkça belirtilmiş olması karşısında, 100.000,00 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu'nun ... günlü, ... sayılı, Dosya No:... numaralı işlemine ilişkin uyuşmazlığın, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 3. ve 27/1. maddeleri gereği adli yargı bünyesinde bulunan Sulh Ceza Hâkimliğince çözümlenmesi gerektiği, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu'nun 02/07/2020 günlü, 2020/3 sayılı İlke Kararı'na karşı açılan davanın ise, idari yargı yeri olan Danıştayda çözümlenmesi gerektiği açıktır.
Bu durumda; idari para cezasına karşı adli yargıda, dayanak İlke Kararı işlemine karşı ise idari yargıda dava açılması gerekmekte olduğundan, uyuşmazlıkların aynı dosyada görüm ve çözümünün hukuken mümkün bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenle; uyuşmazlıklara bakacak yargı mercilerinin farklı olması nedeniyle söz konusu idari para cezası (bireysel işlem) ve dayanak İlke Kararı için ayrı ayrı dava açılmak üzere dilekçenin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-d maddesi uyarınca, bu kararın tebliğinden itibaren otuz (30) gün içinde, yukarıdaki hususlar gözetilerek, idari para cezasına ilişkin işlem için adli yargıda, idari para cezasının dayanağı olan 02/07/2020 günlü, 2020/3 sayılı Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu İlke Kararının iptali istemiyle Danıştayda ayrı ayrı dava açmakta serbest olmak üzere DİLEKÇENİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı Kanun'un 15/5. maddesi hükmüne göre, dilekçenin reddi üzerine yeniden verilecek dilekçede aynı yanlışlık yapıldığı takdirde, davanın reddedileceği hususunun davacıya tebliğine,
3. Davanın yenilenmesi halinde yeniden harç alınmasına,
4. Aşağıda dökümü yapılan ...-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta giderinin ve kullanılmayan ...-TL yürütmeyi durdurma harcının davacıya iadesine, 25/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.