
Esas No: 2021/5802
Karar No: 2021/5476
Karar Tarihi: 25.10.2021
Danıştay 4. Daire 2021/5802 Esas 2021/5476 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/5802
Karar No : 2021/5476
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Akaryakıt ve Petrol Ürünleri Pazarlama
Dağıtım Sanayi ve Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle 2012/1 ila 12 dönemleri için re'sen tarh edilen katma değer vergileri ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezaları ile 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının ve 2012/9 dönemi için kesilen vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; istinaf istemine konu kararın, davanın reddine ilişkin kısmının usul ve hukuka uygun olduğu, istinaf başvurusunda ileri sürülen sebepler ile dosyada mevcut bilgi belgeler kapsamında, ortada, kararın söz konusu kısmının kaldırılmasını gerektiren nitelikte bir neden bulunmadığı, davanın kabule ilişkin kısmında ise, usulüne uygun olarak hazırlanan ve kanuni temsilcisinin imzasına tebliğ edilen yazıyla 15 gün süre verilerek ibrazı istenen yasal defter ve belgelerini tanınan sürede ibraz etmeyen bu suretle katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29 ve 34. maddelerinde aranan "indirim konusu yapılacak verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterildiği ve söz konusu belgelerin takvim yılı aşılmamak kaydıyla kanuni defterlere kaydedildiği" şartlarını ispat edemeyen davacı şirket adına tüm dönem indirimlerinin reddi suretiyle tarh edilen uyuşmazlık konusu üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı, cezai yaptırıma bağlanmış olan bir fiilin tüm unsurları ile oluşmuş bulunduğu saptanmadıkça, faile ceza uygulanmayacağı yolundaki genel ceza hukuku ilkesi, idari cezalar için de geçerli olduğundan olayımızda da sahte faturayla belgelendirildiği öne sürülen emtiaların kimden, ne zaman ve hangi iş karşılığı ve ne tutarda alındığı hususunda somut ve yükümlüyü bağlayıcı nitelikte bir tespit olmadığı sürece cezai yaptırıma bağlanmış olan fiilin tüm unsurları ile oluşmuş bulunduğu söylenemeyeceğinden kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen gerekçeli reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, temyize konu kararın vekalet ücreti yönünden, davalı idarenin taleplerinin kısmen kabul edildiği halde Mahkemece vekalet ücreti verildiği gerekçesiyle yeniden vekalet ücretine hükmedilmediği, yeni bir hüküm tesis edildiği ayrıca Mahkeme kararının 2017 yılı olması idare lehine hakkaniyet ve 2021 yılı avukatlık ücret tarifesi gereği vekalet ücreti verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki bilgi ve belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar" başlıklı 6545 sayılı Kanunun 22. maddesiyle değişik 49. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği belirtilmiştir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun "Avukatlık Ücreti" başlıklı 164. maddesinin birinci fıkrasında, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği belirtilmiş; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı adına, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle 2012/1 ila 12 dönemleri için re'sen tarh edilen katma değer vergileri ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezaları ile 213 sayılı Kanunun 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının ve davacının düzeltme beyannamesi vermesi sebebiyle 2012/9 dönemi için kesilen vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Kanunun mükerer 355/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davada, davalı idarenin vekil ile temsil edildiği, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E.… , K.… sayılı kararında; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödenmesine hükmedilmesi nedeniyle, … Bölge İdare Mahkemesi … . Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E.… , K.… sayılı kararında; mahkeme kararında taraf vekilleri lehine vekalet ücreti verildiğinden tekrar vekalet ücreti takdirine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davalı idare lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesi, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olduğundan, temyize konu kararın verildiği tarihte yürürlükte olan 20/11/2020 tarih ve 31314 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin ikinci kısmının birinci bölümünde vergi mahkemelerinde duruşmasız görülen davalar için belirlenen 2.270,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine hükmedilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendi uyarınca, isteme konu kararın değinilen kısmının "kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.270,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye ödenmesine, daha önce 1.100,00 TL ödeme yapılmış ise mahsup edilerek ödenmesine" ibaresi eklenmek suretiyle düzeltilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Temyizen incelenen karar belirtilen husus eklenmek suretiyle usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz sebepleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen düzeltilerek onanması suretiyle reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.Kararının vekalet ücretine ilişkin kısmının ise 2577 sayılı Kanunun düzeltilerek ONANMASINA,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 25/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.