2. Ceza Dairesi 2019/501 E. , 2019/3407 K.
"İçtihat Metni"Hırsızlık suçundan sanık ..."in, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 491/3, 522 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun"un 4. maddeleri gereğince 365.040.00 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun"un 6. maddesi uyarınca ertelenmesine dair kapatılan Afyonkarahisar Sulh Ceza Mahkemesinin 02/11/2000 tarihli ve 2000/434 esas, 2000/955 sayılı kararına ilişkin adli sicil arşiv kaydının silinmesine dair Afyonkarahisar 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/12/2017 tarihli ve 2000/434 esas, 2000/955 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen gün 11/01/2019 ve 94660652-105-03-8697-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/01/2019 gün ve 2019/4762 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca arşiv kaydının silinmesine karar verilmiş ise de, anılan maddenin silme kararının verildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunmadığı, karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğini Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği, kaldı ki yapılan değişiklikle arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı, öte yandan yürürlükte bulunmayan 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun geçici 2. maddesi 2. fıkrası uyarınca “Birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar hakkında, 3682 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan hükmün esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak, Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel kanunlarda sayılan suç ve mahkûmiyetler dışındaki kayıtlar için ilgilinin, Cumhuriyet başsavcılığının veya Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince arşiv kaydının silinmesine karar verilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, 11/04/2012 tarihinden itibaren adlî sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gibi sanığın eyleminin zaten 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesinde sayılan suçlardan olduğu ve 5352 sayılı Kanun"un 12/1-b maddesine göre bu suçlar bakımından arşiv kaydının silinme süreleri belirlendiğinden, 5352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca mahkûmiyet hükümlerinin arşiv kaydından çıkarılmasının mümkün olmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yerel mahkemenin 02.11.2000 tarihli ve 2000/434 Esas – 2000/955 Karar sayılı kararı ile 765 sayılı TCK"nın 49l/3, 522 ve 647/6. maddeleri uyarınca mahkûmiyetine karar verilen ve adli sicil kaydı silinerek, mahkûmiyet kaydı arşive alınan hükümlü ...’in 28.06.2017 tarihli dilekçesi ile Afyonkarahisar Sulh Ceza Mahkemesinin 2000/434 Esas – 2000/955 Karar sayılı kararı ile hükmedilen ceza nedeni ile yasaklanmış haklarının iadesi isteminde bulunduğu ve mahkemece arşiv kaydının 5352 sayılı Kanun’nun geçici 2. maddesi gereğince silinmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Yasaklanmış hakların geri verilmesi, belli bir suç veya cezaya mahkûmiyete bağlı olarak gerek Ceza Kanunu’nda, gerekse diğer kanunlarda öngörülen çeşitli hak yoksunluklarının kaldırılmasını sağlayan hukuki bir düzenleme olup, 765 sayılı TCK’nın 121 ve 124. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nın 416 ve 420. maddelerinde yer alan "yasaklanmış hakların geri verilmesi" kurumuna, 5237 sayılı TCK"da ve 5271 sayılı CMK"da yer verilmemiş, 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"un 38. maddesiyle 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle tekrar düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile ceza mahkûmiyetinden doğan müebbet hak yoksunluklarının giderilmesi amaçlanmıştır.
5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesinde, 5237 sayılı TCK dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebileceği, bunun için, Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla, mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması gerektiği belirtilmektedir. Yasaklanmış hakların geri verilmesi için cezanın infaz edilmiş olması ve kişinin infazın tamamlanmasından itibaren üç yıllık süre içerisinde yeni bir suç işlememesi ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekecektir.
Bu itibarla, mahkûm olduğu erteli hapis cezası 10.11.2000 tarihinde kesinleşen hükümlünün talebinin yukarıda izah edilen 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesi kapsamındaki yasaklanmış haklarının iadesi niteliğinde olup, mahkemece talebin kabulü ile bu yönde araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmediği gibi, 11.04.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Kanunla, 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu"nun geçici 2. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca, 11.04.2012 tarihinden itibaren arşiv kaydının silinmesi işlemlerinin, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yerine getirileceğinin gözetilmemesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görülmekle (AFYONKARAHİSAR) 5. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 08.12.2017 tarihli ve 2000/434 Esas – 2000/955 Karar sayılı ek kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca hükümlünün, “yasaklanmış haklarının geri verilmesi” niteliğindeki talebine ilişkin gereğinin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 25/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.