16. Hukuk Dairesi 2016/8570 E. , 2019/2589 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... İlçesi Yeni Mahalle Köyü çalışma alanında bulunan ve 2003 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle, 16.06.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 10.11.2015 tarihli teknik bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 2.158,16 metrekarelik taşınmaz bölümünün davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 713/1. maddesi uyarınca tescil istemine yönelik olup, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca bu nitelikteki davaların Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliğine birlikte yöneltilmesi gerekir. Taraf teşkili dava şartlarından olup, bu şart sağlanmadan davanın esasına girilemez. Somut olayda davacı tarafından yalnızca Hazineye husumet yöneltilerek dava açılmış olup, mahkemece çekişmeli taşınmazın bulunduğu Yeni Mahalle Köyü Tüzel Kişiliği’ni davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeden ve bu şekilde taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Ayrıca kadastroca tespit harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve haritasına göre gerekli gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması ve yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi gerekirken, bu ilanlar yapılmamış ve davacı adına aynı çalışma alanı içerisinde senetsizden zilyetliğe dayalı olarak tescil edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı da araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle çekişmeli taşınmazın bulunduğu Yeni Mahalle Köyü Tüzel Kişiliğini davaya dahil etmesi için davacıya süre verilmeli, bu şekilde taraf teşkili sağlanması halinde, yasal hasım olan köy tüzel kişiliğinden davaya karşı savunma ve delilleri sorulup saptanmalı, davacı adına aynı çalışma alanı içerisinde senetsizden zilyetliğe dayalı olarak tescil edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı Adliye Yazı İşleri Müdürlüğü, Kadastro ve Tapu Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak, varsa bu şekilde tespit edilen taşınmazların kadastro tespitlerinin kesinleşme durumlarını da gösterir biçimde tespit tutanaklarının onaylı örnekleri, kesinleşmiş olanların kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları getirtilmeli, bundan sonra oluşacak sonuca göre Yasada öngörülen yasal ilanlar yapılarak üç aylık sürenin dolması beklenmeli ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde öngörülen koşullar ve miktar sınırlamaları da dikkate alınarak sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, taraf teşkili sağlanmadan ve yasada yazılı koşullar yerine getirilmeden hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; TMK’nın 713/3. maddesi gereğince tescil davalarında Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliği yasal hasım durumunda bulunduğundan, vekalet ücreti de dahil hiçbir yargılama giderinden sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden davalı Hazine aleyhine yargılama giderine hükmedilmesi ve davacı kendisini vekille temsil ettirmediği halde lehine vekalet ücreti takdir edilmesi dahi isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.