(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/27510 E. , 2020/3175 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, asıl dava ve birleşen İzmir 3. İş Mahkemesi 2015/370 esas 2015/759 karar sayılı dosyasında davalıya ait işyerinde 19/07/2006 tarihinde çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin 14/12/2011 tarihinde feshedildiğini, imzasız bordrolar karşılıklarının bankaya yatırıldığını, 14/12/2011 tarihli fesih sonrasında İzmir 10. İş Mahkemesi 2012/26 esas numaralı işe iade davası açıldığını ve Yüksek Mahkeme kararı ile onandığını, karar sonrasında işe başlama talebinin yapıldığını, davalının otuz günlük sürenin sonunda işe başlatmama kararı aldığını, işte çıkarılmanın 19/08/2013 tarihinde kesinleştiğini, işe iade kararında dört aylık boşta geçen süre ücreti ile dört aylık tazminata hükmedildiğini, 19/08/2013 tarihinde dört aylık boşta geçen süreye ilişkin olarak 12.312,66 TL ve tazminata ilişkin olarak 17.863,28 TL ödeme yapıldığını, aylık ücretinin 2.812,50 Euro olduğunu, sözleşme gereğince efektif alış kuru üzerinden ödenmesi gerektiğini, ödemelerin günlük gerçek kur üzerinden yapılmadığını, kıdem tazminatının tavanına göre alış kurunun dikkate alınarak hesaplamasına göre tam ödemenin de yapılmadığını,yıllık izin ücretinin de ödenmediğini belirterek asıl davada ihbar tazminatı ve ücret alacağının 09/06/2015 dava tarihli birleşen davada kıdem tazminatı,yıllık izin ücreti, boşta geçen süre alacağı ve işe başlatmama tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş ve bu davanın birleştirilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili, davacının 19/07/2006-14/12/2011 tarihleri arasında çalıştığını, davacının işe iade davası açtığını ve onararak geldiğini, davacının işe başlama talebinin kendileri tarafından kabul görmediğini, dört aylık brüt ücret karşılığı ve tazminatının 19/08/2013 tarihinde yatırıldığını ancak paranın bilinmeyen nedenle 20/08/2013 tarihinde iade edildiğini, bu kez 95,42 TL faizi ile birlikte İzmir 14. İcra Müdürlüğüne yatırıldığını, ücretinin kur olarak sabitlendiğini, bakiye alacağının kalmadığını, yıllık izin ücretinin de kalmadığını, Aralık 2011 ayı bordrosu ile birlikte yıllık izin ücretinin de ödendiğini, kullandığı izinlerin defterde belli olduğunu, dört aylık sürenin ilavesi ile yıllık izin hakkı da elde etmediğini, 14/12/2011 tarihinde 14.662,11 TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İşçi feshin geçersizliği isteminde bulunduğu davadan başka, kıdem ve ihbar tazminat istemi ile bir dava da açmış bulunabilir. Bu durumda, feshin geçersizliğine ilişkin dava bekletici mesele yapılmalıdır. Feshin geçersizliğine karar verilmesi ve işçinin işverene başvurması üzerine işe başlatılması veya başlatılmaması halinde,davaya konu fesih ortadan kalktığından, feshe bağlı alacaklar reddedilmeli, feshin geçerli sebebe dayandığı veya geçersiz kabul edilmesine rağmen, işçinin başvurmaması sebebi ile geçerli hale geldiği durumda ise koşulları olduğu takdirde feshe bağlı alacaklar kabul edilmelidir.
Somut olayda, davacı, iş sözlemesinin 14/12/2011 tarihinde davalı tarafından feshedildiğini beyanla 13/01/2012 tarihinde feshin geçersizliği talebi ile işe iade davası açmıştır. İşe iade davasının yanı sıra 26/06/2012 tarihinde işbu dava ile ücret alacağı ve ihbar tazminatını davalı işverenden talep etmiştir. İşe iade davası açılmış olmakla davacı işçi tarafından feshin geçerliliği askıya alınmış olup, feshe bağlı alacaklardan olan ihbar tazminatı alacağının talep edilebilme koşulunun dava tarihinde bu sebeple gerçekleşmediği ve bu alacak açısından "erken açılan dava" söz konusu olduğu anlaşılmaktadır.
Bu sebeple mahkemece davacının ihbar tazminatı alacağını talep etmesinde asıl dava tarihi itibari ile hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.