Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/892
Karar No: 2022/1026
Karar Tarihi: 14.06.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/892 Esas 2022/1026 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/892
KARAR NO: 2022/1026
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 29/03/2018
NUMARASI: 2017/324 E. 2018/117 K.
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarım (Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/06/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, tel örme ve panel çit sistemleri üretim ve satışı üzerinde faaliyet gösterdiğini, davaya dayanak tasarımları ... nolu 29.03.2007 tarihli endüstriyel tasarım belgesi ile tescil ettirerek koruma altına aldırdığını, 01.05.2007 tarihinde yayınlanarak toplumun erişimine açıldığını ve kamuya sunulduğunu, dava konusu, davalı adına tescilli endüstriyel tasarım ürünlerinin, davalı adına tescil başvurusu yapılmadan çok daha önce iç ve dış piyasada müvekkili tarafından ticarileştirilerek kamuya sunulduğunu ve tescil başvuru tarihi itibarı ile yenilik ve ayırt edicilik özelliğini yitirdiğini, müvekkili ile aynı alanda faaliyet gösteren davalının, ürünlerin müvekkili tarafından ticarileştirildiğini bildiği halde, TPE nezdinde, endüstriyel tasarım başvurularının re’sen yenilik ve ayırt edicilik bakımından incelenmemesinden faydalanarak tasarımları tescil ettirdiğini belirterek, davalı şirket adına tescilli ... no’lu endüstriyel tasarım belgesindeki 02, 03, 06, 07, 11, 12 sıra nolu tasarımların "yenilik” ve “ayırt edicilik” unsurunu barındırmadığı gerekçesiyle hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 1978 yılında Türkiye'de tel örme ve çit unvanı ile kurulan ilk firma olup, fikri ve sınaî haklara son derece saygılı olduğunu ve basiretli bir tacir olarak yeni ve özgün tasarımları tescil ettirdiğini, davacının, müvekkili şirket adına TPE’de tescilli olan ... sayılı çoklu tasarımın kendilerine ait ... nolu tasarıma benzer olduğu gerekçesiyle yenilik ve ayırt edicilik vasfına haiz olmadığı iddiasıyla hükümsüzlük talep ettiğini, yenilik ve ayırt edicilik incelemesi yapılırken göz önünde bulundurulması gereken bir diğer hususun da teknik zorunluluk olduğunu, KHK 7/III maddesine göre, seçenek özgürlüğü tasarımcının, başvuru konusu tasarımı gerçekleştirirken tasarıma ayırt edicilik vasfı kazandırmak için hareket alanının bulunması ile anlam kazanacağını, davacının dayanak gösterdiği tasarımlar ile müvekkili adına tescilli tasarımların genel görünüm bakımından benzer olmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; "TPE kayıtlarının incelenmesinden; ... numaralı endüstriyel tasarımın 29.03.2007 tarihinde, ... Ticaret Ltd. Şti. adına, ... numaralı endüstriyel tasarımın 03.04.2012 tarihinde ... İhracat A.Ş adına tescilli olduğu, Davalının ... sayılı tasarım başvuru tarihinin 28/12/2010 tarihi olduğu, davaya konu ... - ... sayılı tasarımın başvuru tarihinin 03/04/2012 olduğu, her iki başvuru arasında 554 Sayılı KHK 8. Madde ve SMK 57/2 maddesi gereğince 12 aylık süreden fazla bir süre bulunmakla, yenilik giderici olarak kabul edileceği, ek raporda davaya konu 02 numaralı tasarım tescilinde bulunan tel çit ondüle kesitler ile ... sayılı çoklu tasarım belgesindeki ondüle kesitlerin çok benzer olduğu, bu kesit üzerindeki dalga deseninin tasarımcının seçenek özgürlüğü kapsamında değerlendirildiğinde, genel algıda bir fark yaratmadığı, ana algıyı oluşturan yüzey üzerinde ayırt edici nitelik oluşturacak başka herhangi bir ögenin bulunmadığı beyanla, ... numaralı davalı tasarımı ile benzer olduğundan... - ... sayılı tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığının tespiti ile hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine,15/02/2017 tarihli kök ve ek raporda ... sayılı çoklu tasarım belgesi 03, 06, 07, 11 ve 12 nolu tasarımlar ile yenilik giderici olarak sunulan davacı tarafa ait ve yenilenmemiş, ... sayılı çoklu tasarım tesciline konu "çit için desen tasarımlarının" karşılaştırılmasında davaya konu 03 numaralı tasarım tescilinde, tellerin kesişimi ile meydana gelen dörtgen boşlukların oranlarının diğer tasarımdan daha dar olduğu, 03 numaralı tasarımdaki yatayda bir sıra halinde tekrarlanan, simetrik yerleşmiş dalga deseni bulunurken, diğer tasarımda bulunmadığı, ... sayılı çoklu tasarım tesciline konu tasarımlarda da yer alan desenler ve uygulanışların farklı olduğu, ... numaralı tasarım tescili 06 ,07, 11 ve 12 numaralı tasarım tescillerinde tellerin kesişimi ile meydana gelen dörtgen boşlukların oranlarının diğer tasarımdan daha dar olduğu, yüzey üzerinde belirli aralıklar ile tekrarlanan yatay dış bükey desenlerin kesitlerinin birbirinden farklı olduğu, ... sayılı çoklu tasarım tesciline konu tasarımlarda da yer alan desenler ve uygulanışların farklı olduğu tespit edilmekle, davalı tasarımlarının yeni ve ayırt edici olmadığının ispatlanamadığı kanaatine varılarak bu tasarımlar yönünden davanın reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nda tasarımın tescil edilip korunması bakımından yenilik ve ayırt edicilik incelemesi öngörüldüğünü, SMK'nın 56'ncı maddesi ile tasarım tescilinde mutlak yenilik ilkesinin benimsendiğini, alınan bilirkişi raporlarında ve mahkeme kararında mutlak yenilik ilkesi göz ardı edilip, sadece bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı izlenim bakımından değerlendirme yapılarak karar verildiğinden, mahkemece varılan sonucun isabetli olmadığını, 2- SMK'nın 56'ncı maddesi uyarınca tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılıklar gösteriyorsa aynı kabul edileceğini, tasarımların değerlendirilmesinde kanunun açıkça genel görünüm bakımından bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı izlenime vurgu yaptığını, ayrıca mutlak yenilikten söz edilebilmesi için küçük ayrıntıların ötesinde farklı özelliklere sahip olmasının aranmasına rağmen, alınan bilirkişi raporları sonucu ilk derece mahkemesince bu husus gözden kaçırılarak, farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilmemesi sebebiyle hata yapıldığını, 3- Dava konusu örme tel çit ürünleri açısından, tasarımcının bu alanda seçenek özgürlüğünden yoksun olmadığını, temel formları tümüyle farklı algılamayı sağlayacak yeni yaklaşımların kullanılması mümkün ve hükümsüzlüğü istenen tasarımlar seçenek özgürlüğüne sahipken, müvekkilinin tasarımlarını ihlal eder şekilde tescil edildiğini, 4- Raporlara itiraz dilekçelerinde, müvekkilinin koruma süresi dolan davaya dayanak tasarımları ile davalı şirkete ait tasarımların genel görünüm bakımından ayniyet derecesinde benzer olduğunun, raporlardaki karşılaştırmanın ise, genel görünüme etki etmeyen, tasarımlar büyütülerek incelenmedikçe fark edilmesi dahi mümkün olmayan detaylar üzerinden yapıldığının ileri sürüldüğünü, raporlarda farklı unsur olarak tespit edilen detay unsurların dahi davalı tarafça 12 aylık hoşgörü süresinden çok önce kullanıldığını, bu itibarla bu unsurların da yenilik vasfı bulunmadığını, 5- Dava konusu tasarımların tescil edildiği tarihte yürürlükte olan uygulama yönetmeliğinin 9/1 maddesi (a) bendinin 5'inci fıkrasına göre "tasarımın bir kısmının koruma altına alınması talep ediliyorsa, çizim olarak sunulan görsel anlatımlarda koruma talep edilmeyen unsurlar noktalı veya kesikli çizgilerle ifade edilirken, fotoğraf olarak sunulan görsel anlatımlarda ise koruma talep edilen kısımlar açıkça işaretlenmelidir" düzenlemesi olup, aynı düzenlemenin Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 50/1 maddesinde de olduğunu, dava konusu tasarımlarda davalının koruma sağlanan unsurları yönetmelikte belirlenen şekilde sınırlamadığından tasarımların bütün unsurları ile değerlendirilmesi gerektiğini, mahkemece tasarımların detay farklılıkları sebebi ile farklı olduğunun kabul edilmesinin doğru olmadığını, 6- Mahkemece karar verildikten sonra davalı şirket tarafından Gebze (1) Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/31 D.iş nolu dosyası üzerinden müvekkili aleyhine yaptırılan delil tespitinde, davalı şirketin bu dosyada müvekkilinin davaya dayanak tasarım tescili ile birebir aynı şekilde üretilen ürünlerinin davaya konu tasarım tescilini ihlal ettiğini ileri sürülerek tasarımların aynı ya da benzer olduğu bizzat kabul ve iddia edildiğini, davalı şirketin bu beyanının, müvekkilinin tasarımlarının dava konusu tasarımlar karşısında tescil engeli oluşturduğunu ve davalı şirketin kötü niyetini açıkça ortaya koyduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasındaki İstanbul Anadolu FSHHM'nin 2010/251 E. ve 2013/146 E. nolu dosyaları üzerinden görülen davalarda birden fazla tasarımla ilgili menfi tespit ve hükümsüzlük kararları verildiğinden, davalı şirketin müvekkilinin tasarım tescillerini ve faaliyetini bildiği halde, müvekkilinin tasarımlarının koruma süresinin dolmasından hemen sonra, dava konusu tasarımların tescili için başvuru yapmasının, açılan davada tam aksini savundukları halde, hükümsüzlük davası sonuçlandığı anda müvekkilinin tasarımlarının, davaya konu tasarım tescili ile aynı olduğu iddiası ile işlem başlatmasının kötü niyetli olduğunu, açıklanan sebeplerle; ilk derece mahkemesi kararının davanın kısmen reddine ilişkin karar bakımından müvekkili lehine kaldırılmasına, davanın kabulü ile davalı şirkete ait ... nolu endüstriyel tasarım tescilinin 02, 03, 06, 07, 11, 12 sıra nolu tasarımlar bakımından Kısmen Hükümsüzlüğüne Ve Sicilden Terkinine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Tasarımlardaki tel çit ondüle kesitlerinin benzer olduğunun kabul edilemeyeceğini, dava konusu tasarımın ondüle kesiti dış bükey şeklinde iken önceki tarihli tasarımdaki kesitin iç bükey şeklinde olduğunu, ondüle kesitlerin belirgin farklılığının, tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimi farklılaştırdığından yalnız bu hususun dahi tasarımların farklı olarak algılanmalarını sağladığını, farklı şekilde tasarlanmış olan kesit, tasarıma ayırt edicilik kazandırdığından, tasarımların benzer olduğu görüşünün hukuki mesnetten yoksun olduğunu, 2- Dava konusu tasarımda, tasarımı enine kesen, baklava dilimi figürlerinden oluşan ve ondüle kesitlerin hem altında hem de üstünde yer alan hat mevcut iken ... sayılı tasarımın ondüle kesitlerinde altında ve üstünde herhangi bir figür bulunmadığını, bu belirgin farklılığın, dava konusu tasarıma ayırt edici nitelik kazandırdığını, 3- Tasarımlarda tellerin kesişimi ile meydana gelen dörtgen boşlukların oranlarının yükseklik ve genişlik açısından birbirinden tümüyle farklı olduğunu, dava konusu tasarımda bu dörtgenler, ondüle kesitlerin altında üç tane olacak şekilde tasarlanmışken, ... sayılı tasarımda dörtgen kesitlerin dört tane ve ikisinin ondüle kesitin altında, diğer ikisinin ise üstünde bulunduğunu, bu farklılıkların, tasarımların birbirinden belirgin olarak ayrılmasını sağladığını, Dava konusu tasarımlardan ... numaralı tasarım ile davalı müvekkiline ait ... sayılı tasarım arasındaki belirtilen belirgin farklılıkların, tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktıkları genel izlenimin birbirinden tümüyle farklı olmasına yol açtığından, tasarımların benzer oldukları yönündeki mahkeme kararın kısmen bozulmasını talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Karar aleyhine taraf vekilleri istinaf yasa yoluna başvurmuştur.
A-Davacı vekilinin istinaf talebi yönünden; 1- Yargıtay 11. H.D.'nin 20/11/2013 tarihli ...-... esas ve karar sayı kararı ile, 18/09/2017 tarihli ... esas ve ... karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Endüstriyel Tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkine ilişkin davalarda alınacak raporların; 554 sayılı KHK 6. maddesine göre bir tasarımın yenilik incelemesi yanında KHK'nin 7. maddesi uyarınca ayırt edicilik vasfı değerlendirilirken sunulan deliller itibariyle aynı KHK'nin 11. maddesi kapsamında bir kıyaslama yapılmak suretiyle koruma kapsamının dolayısıyla da 554 sayılı KHK'de düzenlenen tescil unsurlarını taşıyıp taşımadığının değerlendirilmesi gerekir. Bu itibarla, 554 sayılı KHK'nin 11. maddesi kapsamında "bilgilenmiş kullanıcı gözüyle" ve kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilerek, tasarımcının tasarlama sırasında seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınmak suretiyle düzenlenmesi gerekir. 09/09/2016 tarihli ilk raporda; "tasarımların karşılaştırılmasında uygulanan ilkeler 3 ve 4. maddede; 554 sayılı KHK kapsamında tasarımların ayırt edicilik incelemesi, tasarımların bilgilenmiş kullanıcı nezdinde bıraktıkları genel izlenime göre yapılır. Bilgilenmiş kullanıcı, piyasadaki benzer ürünlerden haberdar olan ve ortalama tüketiciden daha yüksek dikkat düzeyine sahip olan ancak bir uzman olarak nitelendirilemeyecek kişi olduğu, endüstriyel tasarımlarda "yenilik" hiç bilinmeyen ya da bilinen bir çözümün yeniden değişik yorumlarla ve yaklaşımlarla tasarlanması olarak kabul edilmektedir. Bir tasarımın yeni olmasından başka ayırt ediçi mitelikte olması için, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile diğer bir tasarımın, böyle bir kullanıcıda yarattığı izlenim arasında belirgin bir farklılık olması gerekir(554 s. KHK m. 7/0D). Ayırt edici nitelik araştırması yapılırken farklılıklara bakılmakla birlikte ağırlık, kıyaslanan tasarımların ortak özelliklerine verilecektir" şeklinde sıralanmıştır. İlk bilirkişi heyeti bildirdiği bu ilkelere göre hükümsüzlüğü istenen ... numaralı endüstriyel tasarım belgesindeki 02, 03, 06, 07, 11, 12 sıra nolu tasarımları, daha önceden kamuya sunulduğu belirtilen davacı tarafa ait ... sayılı çoklu tasarım tesciline konu "çit için desen tasarımları" ile unsurları ile karşılaştırmasını yaparak, gerekçelerini belirtmek suretiyle rapor düzenlediğinden, davacı vekilinin dava konusu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik incelemesi yapılmadığına ilişkin istinaf sebebi yerinde olmadığından reddine karar verilmiştir. 15/02/2017 tarihli raporda "dava konusu tasarımların benzerlik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilirken, tasarımların özelinde tasarımcının seçenek özgürlüğü ve tasarımların yapısal özelliklerinin temel alındığı" son ek raporda belirtilerek, "bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim" kıstasına göre rapor düzenlendiği tespit edilmiştir. Davacı tarafın talebi; davalıya ait çoklu tasarımın daha önceden kamuya sunulduğundan, yenilik ve ayırt edecilik vasfı bulunmaması sebebiyle hükümsüzlüğüne ilişkindir. HMK 190. madde uyarınca bu iddiadan yarar sağlayacak olar davacı olduğundan, kanıtlamak davacı tarafa aittir. Davacı tarafça; ... sayılı çoklu tasarım tesciline konu "çit için desen tasarımları" ve ... sayılı çoklu tasarım tesciline konu tasarımlar yenilik giderici tasarım olarak bildirilmiş, bilirkişi heyeti tarafından, karşılaştırmalı olarak incelenip, gerekçeleriyle belirtilmek suretiyle benzer ve farklı yönleri bildirildiğinden, başkaca yenilik giderici tasarım sunulmadığından, rapor Yargıtay 11. H.D.'nin 11. H.D.'nin 18/09/2017 tarih ve ... esas ve ... karar sayılı ilamında belirtilen ilkelere göre düzenlendiğinden, davacı vekilinin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir. 2- İstinaf yasa yoluna başvuru dilekçesi ekinde sunulu fotokopi belgelerden, Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/31 D. İş dosyasında, ... Şirketi tarafından, 04/04/2018 tarihli tespit dilekçesi ile ... Şirketi aleyhine, ...OSB 5, Cadde ... Ada... Parsel No:... Dilovası Kocaeli adresinde inceleme yapılarak, müvekkiline ait, ...-1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 ve ... - 1, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 sayılı endüstriyel tasarımlara ve ... sayılı faydalı modele tecavüz eden ürünlerin üretildiğinin tespiti istendiği görülmüştür. Tespit dilekçesinde davalı vekilince, belirli bir faydalı model veya tasarım tescil belgesine konu ürünün tescil numarası belirtilmeksizin, tescil numaraları bildirilen müvekkiline ait endüstriyel tasarım ve faydalı modellere tecavüz eden ürünlerin tespiti talep edildiğinden, davacı tarafa ait ... sayılı çoklu tasarımın davacıya ait tasarıma benzer olduğuna ilişkin beyan olmadığından, davalı tarafın benzerliği kabul ettiğine ilişkin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir. Faydalı model ve tasarım tescil belgesinin hükümsüzlüğüne ilişkin dava hakkı 556 Sayılı KHK ve 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Yasası'ndan doğan hak olup, şartlarının oluştuğunu kanıtlamak suretiyle dava açılması, delil tespiti istenmesi, ayırt edicilik ve yenilik vasfını haiz faydalı model ve endüstriyel tasarımın tescil ettirilmesi tek başına kötüniyetin varlığını göstermeyeceği gibi, davalı ürünlerinin, davacı tarafın yenilenmeyen ... sayılı çoklu tasarım belgesindeki ürünleri ile benzer olmadığı mahkemece alınan ve birbirini doğrulayan bilirkişi raporları ile tespit edildiğinden, davalının kötüniyetli olduğuna ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir.
B-Davalı vekilinin istinaf talebi yönünden; Davacı tarafça yenilik giderici olarak sunulan ... sayılı tasarım bilirkişiler tarafından sunulan 15/02/2017 tarihli rapor ve 9/09/2016 tarihli ilk rapordan sonra ibraz edildiğinden mahkemece ilk heyetten rapor alınmadığından ilk heyet tarafından tasarımlar ile karşılaştırılması yapılmamıştır. İkince heyet 06/09/2017 tarihli ek rapor ve 16/01/2018 tarihli ikinci ek raporda; "Dava konusu benzerlik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilen taşarım “Çit için desen paneli” tasarımıdır. Tasarım, ana yapıyı oluşturan ve genel uygulama yönlemi olan iki direk arasında bulunan çiti oluşturan tellerin ana yüzeydeki birbirini takip eden (pattern) örgünün biçimi, oranları, yüzey üzerinde yerleşimi, birbirleri ile ilişkileri ve yüzeyin üst kenar konturu ile farklılaşmakta ve ayırt edici nitelik kazanmaktadır. Karşılaştırılan tasarımların her ikisinde de ortak olan öğe çit yüzeyinden açılı bir hareket ile dışa doğru bükülen dış kenarı iç bükey olan kıvrımdır. Davalı adına tescilli 03.04.2012 başvuru tarihli ... - ... numaralı tasarım tescilinde yer alan bu elemanın üst ve alt bölgelerinde yer alan ve birbirini lakip ederek ana deseni oluşturan elemanlar, diğer tasarımda yer almamaktadır. Hükümsüzlüğü talep edilen ... - ... numaralı tasarım tescilinde bu öğe yüzey üzerinde yatay olarak birden fazla kez tekrar ederken diğer tasarımda bu görülememektedir. Tasarımlar arasında bulunan tek fark ortak öğenin üst ve altında yatayda tekrar eden dalga deseni olup, bu fark karşılaştırılan tasarımlara ayırt edici nitelik kazandırmamaktadır. Hükümsüzlüğü talep edilen davalı adına tescilli 03.04.2012 başvuru tarihli ...-... numaralı tasarım tescili ile hükümsüzlüğe dayanak olarak sunulan 28.12.2010 başvuru tarihli 2010/06769 numaralı çoklu tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebeple benzer olarak algılandıkları sonucuna varılmıştır." tespitinin yapıldığı görülmüş olup, dosya kapsamına ve Yargıtay kararlarında belirtilen ilkelere göre düzenlendiğinden, davacı ve davalı tarafça aksini gösterir başka delil sunulmadığından, davalı vekilinin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Tarafların dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf taleplerinin, 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 29/03/2018 tarih ve 2017/324 E. 2018/117 K. Sayılı kararına karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2- Davacıdan alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davalıdan alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından davalı tarafından yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davalıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 4-Taraflarca istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 6- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK'nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 14/06/2022



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi