8. Hukuk Dairesi 2015/2241 E. , 2017/7966 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Sicil Kayıtları ile İlgili
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, vekil edeninin davaya konu ... parselde 6/8 hisse sahibi olduğunu, vekil edeni şirketin taşınmazı 22.11.1983 tarihinde satın alarak tamamına malik olduğunu, ancak davalıların, miras hakkına dayanarak ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2001/828 Esas sayılı dosyası ile açmış oldukları dava neticesinde 1/8"er hisse sahibi olduğunu, vekil edeni şirketin, dava konusu taşınmazı satın aldığında taşınmaz üzerinde basit bir fabrika binası bulunduğunu, o tarihten itibaren taşınmaz üzerine modern bir fabrika binası yaptığını, davalıların bu tesislerin yapılmasına bir katkılarının olmadığını açıklayarak davaya konu ... parsel üzerindeki idare binası, depo binası, imalathane binası, atölye ısıtma sistemleri binası, arıtma tesisi binası ve bekçi kulübesi binasının vekil edeni tarafından inşa ettirildiğinin tespitine ve tapu sicilinin beyanlar hanesine işlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacının davasının KISMEN KABULÜNE, tarafların paydaşı olduğu Büyükçekmece ... ... ada ... parsel üzerindeki bilirkişiler ..., ... ve ... tarafından düzenlenen 16/10/2014 tarihli krokili raporda B ve C harfleri ile gösterilen ilaveler, D harfi ile gösterilen üstü kapalı sundurma, E harfi ile gösterilen depo, F harfi ile gösterilen bina, G harfi ile gösterilen arıtma tesisi, H harfi ile gösterilen ısı merkezi, I harfi ile gösterilen güvenlik binasının davacı tarafça yapıldığının (davacıya aidiyetinin) tespitine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir.
Mahkemece, her ne kadar yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir.
Şöyle ki;
1-Hükme esas alınan 16.10.2014 tarihli bilirkişi ek raporunda, dosyaya celbedilen ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/828 Esas sayılı dosyasında mevcut bilirkişi raporları ve eklerindeki krokilere göre yandaki krokide pembe renk ile taralı olan ve A harfi ile gösterilen binanın 22.11.1983 tarihinde muris tarafından şirkete devrinden önce de ana taşınmaz üzerinde mevcut olduğu, diğer muhdesatların ise 22.11.1983 tarihinden sonra yapıldığı anlaşılmaktadır, şeklinde tespitlere yer verilmiş ise de, raporda, hangi bilgi, belge ve veriler esas alınarak bu sonuca ulaşıldığı yönünde herhangi bir açıklamaya yer verilmemiş olmakla ek bilirkişi raporu denetime elverişli değildir.
2-Ayrıca, davacı taraf dava dilekçesinde, tanık deliline dayandığına göre davacı tarafa tanık listesini sunabilmesi için usulüne uygun kesin süre verilmesi, tanık listesini sunması halinde davanın niteliği itibariyle tanıkların keşif mahallinde beyanlarının alınması gerekirken bu husus da göz ardı edilmiştir.
Hal böyle olunca, mahkemece yapılması gereken iş, davacı tarafa tanık listesini sunabilmesi için usulüne uygun süre verilmesi, davanın niteliği itibariyle tanıkların beyanlarının keşif mahallinde alınması, bilirkişilerden gerekçeli, denetime elverişli rapor alınması, davacı taraf delil olarak dayanmış olmakla, ... 2.İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2009/148 Esas sayılı dosyasındaki bilgi, belge ve karar da gözönünde bulundurulmak sureti ile toplanmış ve toplanacak delillere göre bir karar verilmesidir.
Mahkemece, tüm bu hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 30.5.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.