8. Hukuk Dairesi 2017/10759 E. , 2017/7981 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı 01.01.2013 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 12.09.2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2014 yılı Ocak ayından Aralık ayına kadarki 12 aylık kira bedelinin 1/3 payı 280.000,00 TL’den bankaya ödenen 19.995,00 TL’nin mahsubu ile 260.005,00 TL’nin tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 22.09.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 25.09.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkili şirketin söz konusu kira sözleşmesinin taraflarından olan ...’a ve diğer kiralayanlara kira ödemelerini eksiksiz ve tam olarak ödediğini, müvekkili şirketin ...’a ödenmemiş herhangi bir borcu bulunmadığını bildirerek borca, faize ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur.
Mahkemece verilen ilk kararında, banka dökümleri ve icra dosyasının incelenmesinde davalı tarafın takibe konu kira bedellerini ödemediği ve haksız itirazda bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verilmiştir.
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece davalının itirazının kaldırılmasına dair verilen ilk kararın davalı tarafça temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 30/11/2015 tarih ve 2015/7596 E. 2015/10553 K. sayılı ilamı ile; “…açıklamalardan davalı kiracının davacı vekiline kira ödemesi altında bir kısım ödemelerde bulunduğu, davacı vekilinin de davacı ..."ın banka hesabına bu ödemeleri yatırdığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili bu ödemelerle ilgili beyanında yukarıda belirtilen ödemelerin tamamının taraflarınca ... 4. İcra Müdürlüğünün 2014/1075 esas sayılı dosya borcuna mahsuben alınan ödemelerden ötürü davacı ..."a yapılan ödemeler olduğunu belirtmiş ise de yine davacı vekili dava dilekçesinde ... 4. İcra Müdürlüğünün 2014/1075 esas sayılı takip dosyasını diğer hissedarların açtığını belirtmiş, davalı vekili de davacının o dosyadan herhangi bir alacağının bulunmadığını, davacının o dosyadan takip yapmadığını, o takibin diğer hissedarlar tarafından yapıldığını belirtmiştir. Bu durumda gerekirse bahsedilen takip dosyası da denetlenerek, davacının o takip dosyasında alacaklı olmadığının saptanması halinde ödenen toplam 52.500,00 TL’nin davalının borçlu olmadığı dosyaya mahsup edilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmak suretiyle yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde ve yargılama sonunda; ... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2014/1075 Esas sayılı dosyası incelendiğinde dosyamız alacaklısı ..."ın taraf olmadığı, ..."ın 4.İcra Müdürlüğünün 2014/13295 esasında 1/3 paylı kira bedeli talebinin olduğu, 2014/1075 esas sayılı dosyada alacaklı olmadığı için o dosyaya ödenen kira bedelinin iş bu mahkeme dosyasına mahsup etmesinin mümkün olmayacağı ve bilirkişi raporundaki belirtilen miktar kadar davalı borçlunun itirazında haksız olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabul ile 254.209,32 TL üzerinden İtirazının kaldırılmasına, takibin devamına karar verilmiş, karar davalı şirket adına iflas müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre temyiz eden davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Takipte dayanılan ve karara esas alınan 01.01.2013 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesi ile aylık kira bedelinin 70.000,00 TL olmakla, ayın ilk beş gününde 3/9’unun davacı ...’ın banka hesabına ödeneceği kararlaştırılmıştır. Mahkemece hesap özetinin dosya arasına alınmasının ardından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; takip tarihi itibariyle davacının çıplak kira bedeli alacağının 237.505,00 TL ve işlemiş faizinin 16.704,32 TL olmak üzere toplam alacağının 254.209,32 TL olduğu bildirilmiştir. Ancak hesap özetinin incelenmesinde davalı tarafından takip tarihinden sonra, ancak ödeme emri tebliğ edilmeden önce 16.09.2014 tarihinde 10.000,00 TL ve 22.09.2014 tarihinde 5.000,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davalı tarafından ödeme emrinin tebliğinden önce yapılan ve takip konusu kira dönemine ilişkin olduğu bildirilen 16.09.2014 ve 22.09.2014 tarihli ödemelerin 27.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen 237.505,00 TL’lik alacak miktarı üzerinden düşülerek kalan miktar üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yalnızca takip tarihi itibariyle yapılan ödemeler mahsup edilerek sonuca gidilmesi doğru değildir. Öte yandan icra inkar tazminatına asıl alacak üzerinden hükmedilmesi gerekirken toplam alacak üzerinden hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte yazılı nedenle davalı vekilinin alacağa ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nun 366.maddesi uyarınca kararın alacağa hasren BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 30/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.