
Esas No: 2016/3102
Karar No: 2021/4374
Karar Tarihi: 28.09.2021
Danıştay 10. Daire 2016/3102 Esas 2021/4374 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3102
Karar No : 2021/4374
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : ...
İSTEMLERİN_KONUSU : Davacı tarafından, İstanbul Gezi Parkı eylemlerinde başına biber gazı kapsulünün isabet etmesi neticesinde yaralandığı ileri sürülerek oluşan zarara karşılık 1.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, ... İdare Mahkemesince maddi tazminat talebinin reddi, 50.000,00 TL manevi tazminat isteminin 10.000,00 TL'lik kısmının kabulü, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddi, kabul edilen miktarın dava açma tarihi olan 12/06/2014 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolunda verilen ... (kararda sehven ... yazılmıştır.) tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararın; davacı tarafından, manevi tazminatın kısmen reddine ilişkin kısmının, davalı idare tarafından ise, manevi tazminatın kısmen kabulüne ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacı tarafından; hükmedilen manevi tazminat miktarının yetersiz olduğu, davalı idare tarafından ise; dava konusu olayda, yaralanmanın plastik mermiyle olduğuna dair davacının ifadesinden başka bir kanıtın bulunmadığı, protestocu gruba yönelik davalı idare personelinin verilen yasal yetkiler çerçevesinde müdahalede bulunduğu, Mahkemece, idarenin kusurunun ne olduğu somut olarak ortaya konulmadan tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMALARI : Davalı idare tarafından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının temyize konu kısmının gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
31/05/2013 tarihinde gezi parkı eylemleri kapsamında davacı ... Caddesinde alkışlı protesto gösterisine katılmıştır. Davacı tarafından, görevli çevik kuvvet ekibinin eylemcilere biber gazı ile müdahale etmesi üzerine biber gazı fişeğinin başına isabet etmesi sonucu yaralandığı ileri sürülmüştür. Aynı gün Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvuran davacıya, adı geçen Hastane tarafından "Kafa içi yaralanma" teşhisi konulmuştur. Davacının şikayeti üzerine yaralanmasına sebebiyet veren polis memurları hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma esnasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumunca düzenlenen ... tarih ve ... sayılı raporda; yaralanmasının, kişinin yaşamını tehlikeye sokmadığı, basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, kırıkların müştereken yaşam fonksiyonlarına etkisinin orta (3) derece olduğu yönünde kanaate varılmıştır.
Davacı tarafından, 31/05/2013 tarihinde ... Caddesi civarında gezi parkı olaylarını protesto eden kalabalığa müdahalede bulunan güvenlik güçlerinin kullandığı gaz kapsülünün kendisine isabet etmesi sonucu yaralandığı ileri sürülerek oluşan zarara karşılık olmak üzere 1.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
Anayasanın 125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu kurala bağlanmış, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-b maddesinde ise, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları, idari dava türleri arasında sayılmıştır.
İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idarenin hukuki sorumluluğundan söz edebilmek için; ortada bir zararın bulunması, zarara sebebiyet veren işlem veya eylemin idareye yüklenebilir nitelikte olması ve zarar ile eylem arasında uygun illiyet bağının bulunması şartları aranmaktadır. Bu şartlardan birinin yokluğu, kural olarak idarenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dava dosyasında yer alan İstanbul ili, Beyoğlu Kaymakamlığı, İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün ... tarih ve ... sayılı, Hukuk İşleri Şube Müdürlüğü'ne hitaben yazılan yazısında, davacının 31/05/2013 tarihinde saat 18:30-21:00 sıralarında... Caddesi üzerinde meydana gelen olaylar sırasında yaralandığı, bahse konu ... Caddesi üzerinde güvenlik güçleri tarafından çekilen herhangi bir görüntü kaydının bulunmadığı yönünde beyana yer verildiği görülmektedir.
Diğer taraftan, olayın olduğu 31/05/2013 tarihinde Gaziosmanpaşa Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesine başvurduğu anlaşılan davacıya adı geçen Hastane tarafından "Kafa içi yaralanma" teşhisi konulduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, davacının ... Caddesi üzerinde gezi parkı eylemi sırasında çıkan olaylarda güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu kafatasından yaralandığı, bu hususun da, söz konusu Hastane ve Adli Tıp Raporuyla desteklendiği, bir başka ifadeyle iddia olunan zararın idarenin eyleminden kaynaklandığı ve olay nedeniyle idarenin tazmin sorumluluğu bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, sonucu itibariyle hukuka uygun olduğu anlaşılan İdare Mahkemesi kararının, temyize konu olan manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin kısmının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Maddi tazminat isteminin reddi, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü, kısmen reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının, temyize konu olan manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin kısmının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/09/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idarenin hukuki sorumluluğundan söz edebilmek için; ortada bir zararın bulunması, zarara sebebiyet veren işlem veya eylemin idareye yüklenebilir nitelikte olması ve zarar ile eylem arasında uygun illiyet bağının bulunması şartları aranmaktadır. Bu şartlardan birinin yokluğu, kural olarak idarenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının uğradığı zararı doğuran eylemin idareden kaynaklandığına ilişkin her türlü şüpheden uzak, açık, net ve somut bir delil bulunmadığı, bir başka anlatımla iddia olunan zararın idarenin işlem ya da eyleminden kaynaklandığını ortaya koyan bir illiyet bağının bulunmadığı dikkate alındığında, olay nedeniyle idarenin tazmin sorumluluğunun bulunmadığı açık olup; davanın reddi gerekirken aksi yönde verilen karara yönelik olarak, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.