4. Ceza Dairesi 2015/17097 E. , 2017/21949 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ...’ın TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B-Tehdit suçuna ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün aynen açıklanması yerine, TCK"nın 51/1. maddesi uyarınca erteleme kararı verilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Ancak;
1-5271 sayılı CMK"nin 231/5. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi gereğince denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde açıklanması durumunda, sanığın yokluğunda hüküm kurulabilmesi için, sanığa duruşma gününü bildirmek için çıkarılacak tebligatta gelmediği takdirde yokluğunda karar verilebileceği ihtarının bulunması gerektiği gözetilmeyerek, duruşmaya gelmemesi üzerine sanığınn yokluğunda hükmün açıklanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2-Açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 34 ve 223, 230. maddelerine aykırı davranılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
3-Sanığın, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, kasten yeni bir suç işlendiğinden bahsedebilmek için bu suçtan yapılan yargılama sonunda verilen kesinleşmiş bir mahkumiyetin bulunması gerekmektedir. Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlendiği ihbarında bulunan ilamın incelenmesinde; sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan TCK"nın 191/2. maddesine göre tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiği, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uyulması halinde ise açılmış olan davanın düşürülmesine aksi takdirde davaya devam olunarak karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanunun 191/2. maddesi son cümlesine göre, bu kararın durma
kararının hukuki sonuçlarını doğurduğu, verildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca sanık hakkında uygulanan tedavi ve denetimli serbestlik kararının, CMK"nın 223. maddesinde sayılan davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen hükümlerden olmadığı, dolayısıyla daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içerisinde işlenmiş bir suç nedeniyle kesinleşmiş bir mahkumiyetten söz edilemeyeceği, bu nedenlerle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilmeden, CMK"nın 231/11. maddesine aykırı şekilde karar verilmesi,
4-TCK’nın 53. maddesinin 4. fıkrası gereğince kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı maddenin 1. fıkrasında sayılan hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
5-Kabule göre de;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi