Boşanma Kararları - Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/3752 Esas 2019/2186 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3752
Karar No: 2019/2186

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017/3752 Esas 2019/2186 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Boşanma davasıyla ilgili yapılan muhakeme sonucunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi verdiği kararla erkeğin lehine boşanmaya karar vermiştir. Ancak, davalı erkek kararı temyiz etmiştir. Kararın ve temyiz başvuru dilekçesinin, davacı kadın vekilinin işçisi tarafından imzalanmış bir adreste tebliğ edildiği tespit edilmiştir. Ancak bu şekilde yapılan tebligatın usulsüz olduğu, tebligat yapılacak adresin avukatın belirtilen adreste olup olmadığının araştırılıp tespit edilmediği için usulsüz olduğu hükme bağlanmıştır. Bu nedenle kararın ve temyiz başvuru dilekçesinin, Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi ve yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine uygun olarak davacı kadın vekiline tebliğ edilerek temyiz süresi de beklenildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine iadesi oybirliğiyle kararlaştırılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi ve yönetmeliğin 26. maddesidir. Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi tebliğ işleminin usulüne uygun yapılması gerektiğini belirtirken yönetmeliğin 26. maddesi ise tebliğ işleminin nasıl yapılacağına dair ayrıntılı düzenlemeler içermektedir.

2. Hukuk Dairesi 2017/3752 E. , 2019/2186 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ve temyiz başvuru dilekçesinin davacı kadın vekilinin aynı adreste daimi işçisinin imzasına tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Vekil adına işçisine yapılan bu tebligatta, tebliğ memuru tarafından, tebligatın yapılması gereken avukatın, tevziat sırasında belirtilen adreste olup olmadığı başka bir anlatımla, tebliğ memuru tarafından, muhatabın adreste bulunup bulunmadığının araştırılıp tespit edilmediği görülmekte olup, bu durumda tebliğ işlemi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 17. maddesi ve Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine uygun olarak yapılmadığından usulsüzdür. (HGK"nun 30.01.2013 Tarih, 2012/6-644 Esas -2013/164 Karar sayılı ilamı). Bu itibarla kararın ve temyiz başvuru dilekçesinin Tebligat Kanunu"nun 17. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak davacı kadın vekiline tebliğ edilerek temyiz süresi de beklenildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 06.03.2019(Çrş.)