Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2021/12239
Karar No: 2021/2858
Karar Tarihi: 23.09.2021

Danıştay 2. Daire 2021/12239 Esas 2021/2858 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/12239
Karar No : 2021/2858

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği … İl Müdürlüğü
… Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Genel Müdürlüğü - … / …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacı tarafından, İstanbul ili, …Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı ve mülkiyeti Hazineye ait taşınmazın, 330,00 m²'lik kısmının 01/07/2009-09/05/2011 tarihleri arası dönemde otobüs durağı ve sahası yapılmak suretiyle fuzulen işgal edildiğinden bahisle 126.938,63 TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin, Danıştay Onuncu Dairesinin 19/10/2017 günlü ve E:2016/6021, K:2017/4221 sayılı kısmen onama, kısmen bozma kararına uyarak verdiği, temyize konu kararıyla; Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların, kanun tarafından belediyeye yüklenen zorunlu bir kamu hizmetinin yerine getirilmesi nedeniyle kullanılması durumunda 2886 sayılı Kanunun 75. maddesi kapsamında ecrimisil alınamayacağı, bu nedenle, dava konusu Hazinenin mülkiyetinde olan taşınmazın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına bağlı bir kuruluş olan davacı tarafından otobüs durağı ve sahası olarak kullanımından kaynaklı olarak ecrimisil istenemeyeceği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 336 sayılı Milli Emlak Genel Tebliğ 5/6. maddesi uyarınca tahsis veya devir talebi bulunmadığı, dava konusu işlemin hukuka uygun tesis edildiği, mahkemelerin idarelerin taktir yetkisini kaldıracak biçimde karar veremeyeceği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Davacı tarafından, taşınmazın yolcu indirme ve bindirme sahası olarak, kamu yararı ve kamusal amaç için kullanıldığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesi'nce; Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hâkimi'nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
İstanbul ili, Fatih ilçesi, … Mahallesinde bulunan … pafta, … ada, … parsel sayılı mülkiyeti Hazineye ait taşınmazın 330,00 m²'lik kısmının 01/07/2009-09/05/2011 tarihleri arasında otobüs durağı ve sahası yapılmak suretiyle fuzulen işgal edildiğinden bahisle 126.938,63 TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin düzenlenmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
2886 sayılı Kanun'un 75. maddesinde, Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların, gerçek ve tüzel kişilerce işgali üzerine fuzuli şagilden, bu Yasanın 9. maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle 13. maddesinde gösterilen komisyonca takdir ve tespit edilecek ecrimisilin talep edilebileceği hükme bağlanmıştır.
Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinde, "fuzuli şagil", kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, Hazine taşınmazının zilyetliğini, yetkili idarenin izni dışında eline geçiren, elinde tutan veya her ne şekilde olursa olsun bu malı kullanan veya tasarrufunda bulunduran gerçek veya tüzel kişiler olarak tanımlanmıştır.
Aynı Yönetmeliğin 85. maddesinin 2. fıkrasında; "Ecrimisilin tespit ve takdirinde; İdarenin zarara uğrayıp uğramadığına ve işgalcinin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, taşınmazın işgalci tarafından kullanım şekli, fiili ve hukuki durumu ile işgalden dolayı varsa elde ettiği gelir, aynı yer ve mahalde bulunan emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira bedelleri veya ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları, ilgisine göre belediye, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturulmak suretiyle edinilecek bilgiler ile taşınmazın değerini etkileyecek tüm unsurlar göz önünde bulundurulur. İşgalin şekli, Hazine taşınmazının konumu ve taşınmazdan elde edilen gelir gibi unsurlar itibariyle asgari ecrimisil tutarlarını belirlemeye Bakanlık yetkilidir." hükmü yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığın çözümü için Dairemizin 22/02/2021 tarihli ara kararı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Fatih Belediye Başkanlığından taşımazın imar planında hangi kullanıma ayrılmış olduğunun sorulduğu, anılan ara kararı üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı cevabında; davaya konu parselin bir kısmının 31/12/2011 tarihli 1/5000 ölçekli Tarihi Yarımada (Fatih) Kentsel-Tarihi, Kentsel-Arkeolojik, I.Derece Arkeolojik Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planında kısmen “parklar ve dinlenme alanları” kısmen de “meydan alanı” olarak ayrıldığı, 4/11/2012 tarihli 1/1000 ölçekli Fatih ilçesi (Tarihi Yarımada) Kentsel-Tarihi, Kentsel-Arkeolojik I.Derece Arkeolojik Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planında; "parklar ve dinlenme alanları" lejantında kaldığı, bir kısmının ise kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetki sınırları içerisinde plansız durumda kaldığı belirtilmiştir.
Aynı ara kararla davacı ve davalı idareden, dava konusu taşınmazla ilgili tahsis talebi bulunup bulunmadığı, tahsis yada kirama yapılmışsa ne zaman yapıldığı hususlarının sorulduğu, davalı idarece; davacının tahsis talebinin bulunmadığı, davacı tarafından ise, Ulaşım ve Trafik Düzenleme Komisyonu kararıyla kullanımlarına tahsis edildiği, ayrıca 2012 yılında defterdarlık Avrupa Yakası Emlak Dairesi yazısıyla Maliye Bakanlığından taşınmazın bedelsiz terkini için çalışma başlatıldığının bildirildiği görülmüştür.
Uyuşmazlıkta, dava konusu taşınmazın, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı İETT tarafından, otobüs durağı ve sahası olarak kullanıldığı görülmektedir. Bu durumda dava konusu taşınmazdan 2886 sayılı Kanun'un 75. maddesi uyarınca ecrimisil alınıp alınamayacağı hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların gerçek ve tüzel kişilerce hukuka aykırı bir nedene dayalı olarak kullanımı halinde fuzuli işgalden söz edilebileceği ve bu şekilde bir kullanımın varlığı tespit edilebiliyor ise, o yerden ecrimisil alınabileceği gibi taşınmazın tahliyesinin de istenebileceği açıktır. Ancak, taşınmazın belediyeye yüklenen kamu hizmetinin yerine getirilmesi amacıyla imar planında ayrılmış olması, bir başka ifadeyle, taşınmazın, imar planında gösterilen amaca uygun olarak kullanılması halinde 2886 sayılı Kanun'un 75. maddesi kapsamında ecrimisil istenemeyeceği kuşkusuzdur.
Davacı tarafından, uyuşmazlığa konu taşınmazın kamu hizmetinin ifası için kullanıldığı ve bu kapsamdaki bir kullanım nedeniyle de fuzuli işgalin gerçekleşmeyeceği ileri sürülmüş ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler ile ara karara verilen cevaplardan, nazım ve uyulama imar planlarında taşınmazın belediye hizmetine özgülendiğine ilişkin bilgi yer almadığı gibi taşınmazın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının bağlı kuruluşu olan davacıya otobüs durağı ve sahası olarak kullanılması yolunda herhangi bir tahsisin de yapılmadığı anlaşıldığından, davacının fuzuli şagil olarak kabul edilmesi gerektiği ve taşınmazın fuzulen işgali nedeniyle davacıdan ecrimisil alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/09/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


(X) KARŞI OY :
5216 sayılı Belediye Kanun'un 7. maddesinde; taşıma hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek belediyenin görevleri arasında sayılmış;
9. maddesinde," Bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılır" kuralına yer verilmiştir.
Karayolları Kenarında Yapılacak ve Açılacak Tesisler Hakkında Yönetmeliğin, 3. maddesinde ise " Minibüs ve Otobüs Durakları: Kamu taşıması yapan minibüs ve otobüslerin yolcu almak için bekleyebilecekleri şekilde düzenlenmiş yerlerdir." tanımı yapılmıştır.
Aktarılan mevzuattan uyarınca, her türlü servis ve toplu taşıma araçlarının durak yerlerinin tespitinin ve yapımının belediyelerin zorunlu görevi olduğu görülmektedir.
Öte yandan, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 11. maddesinde; "İmar planlarında; meydan, yol, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait gayrimenkuller ile askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat ve savunma amaçlı yerler hariç Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar belediye veya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayı ile belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeye; belediye ve mücavir alan hudutları dışında özel idareye bedelsiz terk edilir ve tapu kaydı terkin edilir..." düzenlemesi yapılmıştır.
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan, 02.11.1985 tarihli ve18916 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olan, İmar Kanununun 18 inci Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin, 39. maddesinde," Parselasyon plânları, düzenleme işlerine ait belgelerle beraber belediyeve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer. Bu plânlar bir ay müddetle ilgili idarede asılır. Ayrıca, mutat vasıtalarla duyurulur. Bu sürenin sonunda plânlar kesinleşir. Kesinleşen parselasyon plânlarının tescili için, mahalli tapu ve kadastro teşkilatına aşağıdaki bilgi ve belgelerin gönderilmesi gerekir:..";
40. maddesinde;" İmar parselasyon plânları ve eklerinin kadastro tekniğine uygunluğu, bu konudaki yönetmelik ve izahnamelere göre mahalli kadastro müdürlüklerince kontrol edildikten sonra, mahalli tapu sicil müdürlüklerine gönderilir.";
41. maddesinde; " Tescil işlemi için tapu sicil müdürlüklerine gönderilen dağıtım cetvelleri, kadastro veya imar parsellerinin bulunduğu tapu kütüğünün beyanlar hanesine kaydedilir ve sonra sırayla imar parsellerinin tescili yapılır." kuralları yer almıştır.
Yukarıda aktarılan bu mevzuattan ise, plan gereği umumi ve kamu hizmet alanlarına terk edilen alanlardan belediye adına tescil edileceği, bu hususta ilgili idarelerin bağlı yetki içinde olduğu görülmektedir.
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 75. maddesinde, "Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile idare ve temsil ettiği mazbut vakıflara ait taşınmaz malların, gerçek ve tüzelkişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden,... tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere tespit ve takdir edilecek ecrimisil istenir. Ecrimisil talep edilebilmesi için, Hazinenin işgalden dolayı bir zarara uğramış olması gerekmez ve fuzuli şagilin kusuru aranmaz." hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; İstanbul ili, Fatih ilçesi, … Mahallesinde bulunan … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazın, 26.11.1976 tarihinde Hazine adına tescil edildiği, 19.12.1985 yılından itibaren yapılan imar planlarında; (Eminönü Meydanı), gezi alanı, yeşil alan koruma alanı, meydan olarak düzenlendiği, 3645 sayılı Kanun uyarınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı olan, davalı Genel Müdürlükçe; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım ve Koordinasyon Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı kararı uyarınca, taşınmazda; otobüs durağı ve sahası hizmetinin verdiği, bu kullanım nedeniyle davalı idarece ecrimisil istenildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, ecrimisil istenildiği tarihte, taşınmazın Hazine adına tescilli olduğu ancak, umumi hizmete ayrılmış olması nedeniyle, İstanbul Büyükşehir Belediyesine adına tescil edilmesinin gerektiğinden, ecrimisile konu taşınmazın tahsisinin veya kullanılması için izin istenilmeyeceği, başka bir anlatımla, davalı idarenin ecrimisil istenilen taşınmazla ilgili olarak yetkisinin, kullanımına izin vermek değil, "bedelsiz terk etmek" olduğu açıktır.
Bu durumda; İstanbul Büyükşehir adına tescil edilmesi zorunlu iken bu uygulamanın yapılmaması nedeniyle Hazinenin ecrimisil istemine konu taşınmazın mülk sahibi olarak tapuda yer aldığı; bu taşınmazda, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı davacı Genel Müdürlüğünce; imar planında belirlenen umumi hizmet vasfına uygun olarak, yasa ile öngörülen zorunlu kamu hizmetinin yürüttüğü dikkate alındığında; durumun işgal, davalının da fuzuli şagil olarak nitelendirilmesinin hukuka ve mevzuata uygun olmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi