12. Ceza Dairesi 2019/11140 E. , 2020/319 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddine
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Davacı hakkında verilen beraat hükmünün aleyhe temyiz edildiği ve henüz kesinleşmediği dikkate alındığında, davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davanın 29/08/2013 tarihinde açılmasından sonra tazminat talebinin dayanağı olan Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/11 Esas – 2013/156 Karar sayılı ceza dosyasındaki diğer bazı sanıklar hakkında verilen hükümlerin temyizi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, gerekçeli kararın Maliye Hazinesi ve bir kısım kurumlara tebliğ edilerek temyiz etmeleri halinde temyiz dilekçeleri de eklenerek dosyanın iadesinin sağlanmasına dair 05/02/2015 tarihli müzekkeresi sonrası gerekçeli kararın tebliği üzerine davacı hakkında verilen beraat hükmünün de aleyhe temyiz edildiği ve halen Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 2018/6182 Esas sırasında temyiz incelemesinin devam ettiği, bu nedenle beraat hükmünün henüz kesinleşmediği anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, davanın açıldığı tarihte davacı hakkında verilen beraat hükmü yönünden herhangi bir temyiz talebinin mevcut olmadığı ve beraat hükmünün kesinleştiğine dair şerh de düzenlendiği, bu kapsamda davacı tarafın herhangi bir kusurunun bulunmadığı dikkate alınarak, davalı lehine vekalet ücretine hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün vekalet ücretine ilişkin 2 numaralı bendinin içeriği hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine ""Davalı lehine vekalet ücretine hükmolunmasına yer olmadığına"" cümlesinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.