
Esas No: 2017/597
Karar No: 2021/3962
Karar Tarihi: 21.09.2021
Danıştay 8. Daire 2017/597 Esas 2021/3962 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/597
Karar No : 2021/3962
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf (Davalı) : … Kaymakamlığı - …/…
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, davacılar tarafından, 6831 sayılı Kanun'un 2. maddesine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan Giresun ili, … ilçesi, … köyünde kain … ada, … ve … parselde yer alan taşınmazların İl Mera Komisyonuna bağlı teknik ekipler tarafından 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 5/b maddesi uyarınca yararlanılabileceğinin tespit edildiğinden bahisle satışının mümkün olmadığı yönündeki … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, davacıların hak sahibi olduklarını iddia ettikleri taşınmazın, Giresun İl Mera Komisyonu'nun dava konusu edilmeyen 29/04/2014 tarihli kararı ile mera olarak tahsis edilerek kamu hizmetine ayrıldığı, bu nedenle 6292 sayılı Kanun'un 12/3. maddesi gereğince satışının mümkün olmadığı, bu haliyle esasen uyuşmazlığın taşınmazın mera olarak tahsis edilmesinden kaynaklandığı görülmekle birlikte; Mahkemelerinin 13/05/2015 tarihli ara kararı ile Giresun İl Mera Komisyonu kararına karşı adli yargıda dava açılıp açılmadığının sorulması üzerine davacı vekili tarafından herhangi bir dava açılmadığının belirtilmesi karşısında, hukuka uygunluk karinesinden yararlanan Mera Komisyonu kararı uyarınca mera olarak tahsis edilerek kamu hizmetine ayrılan taşınmazın satışının mümkün olmadığına ilişkin olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
6292 sayılı Kanun'un “Hak sahibi, başvuru ve doğrudan satış" başlıklı 6. maddesinde;
"(1) 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulan tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler bu Kanuna göre hak sahibi sayılır.
(2) 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenecek güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre; bu taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilecek kişilerden bu taşınmazları satın almak için süresi içerisinde idareye başvuran ve idarece tespit edilen satış bedelini itiraz ve dava konusu etmeksizin kabul edenler de hak sahibi sayılır.
...
(12) Bu maddeye göre hak sahiplerine doğrudan satılması gereken taşınmazlardan ağaçlandırılmak üzere Orman Genel Müdürlüğüne tahsis edilen, kamu hizmetlerine ayrılan veya bu amaçla kullanılan ya da Maliye Bakanlığınca belirlenen taşınmazlar ile ilgili idarelerce bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde idareye bildirilmesi şartıyla özel kanunlar gereğince değerlendirilmesi gerekenler ile içme ve kullanma suyu havzalarında maksimum su seviyesinden itibaren üç yüz metrelik bant içerisinde kalan yerler hak sahiplerine satılmaz. Bu taşınmazların yerine istenilmesi hâlinde hak sahiplerine, hak sahibi oldukları taşınmazın rayiç değerine eşdeğer öncelikle aynı il sınırları içerisinde bulunan 2/B alanlarındaki taşınmaz, bu maddenin dördüncü fıkrasına göre hesaplanacak satış bedeli karşılığında doğrudan satılabilir." hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun'un 12. maddesinde Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin işlemlere dair düzenlemelere yer verilmiş olup, anılan maddenin 9. fıkrasında, 2/B alanlarında kalan tarım arazilerinin satışında bu madde hükümlerinin uygulanmayacağı düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 6831 sayılı Kanun'un 2. maddesine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan Giresun ili, … ilçesi, … köyünde kain … ada, … ve … parselde yer alan taşınmazların satışı için idareye başvurulduğu, ancak anılan taşınmazın İl Mera Komisyonuna bağlı teknik ekipler tarafından 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 5/b maddesi uyarınca yararlanılabileceğinin tespit edildiği ve Giresun İl Mera Komisyonu'nun 29/04/2014 tarihli kararı ile mera olarak tahsis edilerek kamu hizmetine ayrıldığından bahisle … tarih ve … sayılı dava konusu işlem ile anılan taşınmazın satışının mümkün olmadığının belirtilmesi üzerine bu işlemin iptali istemiyle görülmekte olan işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesince uyuşmazlık 6292 sayılı Kanun'un 12. maddesinin 3. fıkrasına göre çözümlenmiş ise de, anılan maddenin Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin düzenlemeler içerdiği, dava konusu taşınmazların tapu kaydında 2/B şerhinin bulunduğu ve taşınmazların tarım arazisi olduğu yönünde dosyada bir bilgi ve belgenin olmadığı hususları ile 6292 sayılı Kanun'un 12. maddesinin 9. fıkrasında yer alan hüküm birlikte değerlendirildiğinde, uyuşmazlığın anılan Kanun'un 6. maddesine göre çözümlenerek karara bağlanması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Olayda, dava konusu taşınmazların 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 5/b maddesi uyarınca mera olarak yararlanılabileceğinin tespit edildiği, bu nedenle 6292 sayılı Kanun uyarınca davacıya satışının yapılmadığı görülmektedir.
6292 sayılı Kanun'un 6. maddesinin 12. fıkrasında, bu fıkra kapsamına giren birtakım taşınmazların hak sahiplerine satılmayacağı, bunların yerine hak sahiplerince istenilmesi halinde hak sahibi olunan taşınmazın rayiç değerine eşdeğer başka taşınmazların satılabileceği düzenlenmiştir.
Bu durumda, dava konusu taşınmazların 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesinin 12. fıkrası kapsamına giren taşınmazlardan olduğu görülmekle, davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddiyle … İdare Mahkemesince verilen ve hüküm fıkrası itibariyle hukuka uygun bulunan kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle onanmasına temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.