Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davalı koca tarafından kusur belirlemesi, nafaka, ziynetler ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Kadına ait ziynet eşyalarının iade edilmemek koşuluyla kocaya verildiği koca tarafından kanıtlanmadıkça; koca bunları iade etmekte yükümlüdür. Davacı kadının ziynet alacağına yönelik talebinde; davalı kocanın 22.06.2011 tarihli duruşmadaki "beş adet Adana burması altın bilezik ile bir set takımını bozdurup harcadığına" ilişkin beyanı ve davalının bunları iade etmesi gerekmediğini kanıtlayamamış olmasına göre; bu ziynetler yönünden iade/bedel kararı doğru olmuştur. Ancak, davacı kalan ziynetlerini kocasının zorla elinden aldığını iddia etmiş; bu iddiasını gösterdiği delillerle kanıtlayamamıştır. Bu durumda; mahkemece sadece "beş adet Adana burması altın bilezik" ile "bir set takımı yönünden ziynet alacağı talebinin kabulüne kadar verilmesi, kalanı için talebin reddine karar verilmesi gerekirken; ziynet alacağı talebinin tamamının kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ziynet alacağı talebine yönelik olarak BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.12.2012 (Per.)