
Esas No: 2020/3379
Karar No: 2021/4062
Karar Tarihi: 15.09.2021
Danıştay 4. Daire 2020/3379 Esas 2021/4062 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/3379
Karar No : 2021/4062
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bilgisayar Yazılım ve Reklam Hizmetleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İdarece davacıya gönderilen yazı üzerine davacı tarafından 2012/1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 dönemlerine ilişkin olarak ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamesine istinaden tahakkuk ettirilen katma değer vergisi, damga vergisi, hesaplanan gecikme faizi ile kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu kararıyla; dava konusu tahakkuk işleminin dayanağı düzeltme beyannmesine ihtirazi kayıt konulmasına sebep olan ve davacının ilgili dönemde faturalarını alarak indirim konusu yaptığı, Ümraniye Vergi Dairesi mükellefi … Teknoloji Sistemleri San. ve Tic. AŞ hakkında sahte belge düzenlediğine ilişkin olarak düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin ve dosyadaki bilgi ve belgelerin, davacının indirim konusu yaptığı faturaları düzenleyen mükellef tarafından düzenlenen faturaların sahte belge niteliğinde olduğunu ortaya koyacak nitelikte yeterli somut tespit içermediği, anlaşıldığından, tahakkuk ettirilen katma değer ve damga vergisi ile hesaplanan gecikme faizi ve kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Mahkeme kararının ve bu kararın gerekçesinin hukuka aykırı olduğu ve kaldırılması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar Danıştay bozma kararı esas alınarak verilen mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef, üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımakta, bu bağlamda, Kanunda ve Kanunla verilen yetkiye dayanılarak çıkarılan yasa altı düzenleyici işlemlerde öngörülen şekil şartları ile kayıt ve belge nizamına sıkı sıkıya bağlılık sözkonusu olmaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Davacı adına fatura düzenleyen … Teknoloji Sistemleri San. ve Tic. A.Ş. hakkında tanzim edilmiş … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunda özetle; 18/02/2005 tarihinde kurulan şirketin … tarih …sayılı ihbar dilekçesinde mükellefin komisyon karşılığı sahte fatura düzenlediği yönünde iddia bulunması üzerine incelemeye sevk edildiği, bilgisayar verilerini kurtarma işi ile iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettiren şirketin 07/01/2011 tarihinden itibaren kanuni temsilcisi olan …'un 14 farklı şirkete de ortaklık veya müdürlük görevlerinin olduğu, 11 şirket hakkında sahte fatura düzenleme yönünden vergi incelemesi yapıldığı ve kendisi hakkında kaçakçılık suçu raporu düzenlendiği, 2008, 2009, 2010, 2011, 2012 yılları kurumlar, kurum geçici, katma değer vergisi ve muhtasar beyannamelerinin verildiği, muhtasar beyannamelerde her dönem için çalışan işçi (20,12,13, 3,2 vs kişi) beyan edildiği, 2011 yılında Form Bs ile 5.945.017,00-TL bildirilmesine karşın mükelleften mal alanlar tarafından aynı dönem için Form Ba ile 12.071.902,00-TL bildirimde bulunulduğu, 2012 yılı için ise sırasıyla 4.657.415,00-TL'ye karşılık 12.123.330,00-TL bildirimde bulunulduğu, 2011 yılı için KDV beyanının 4.440.384,52-TL, 2012 için 6.956.394,47-TL olarak beyan edildiği, beyan ettiği alımların ise; 2011 yılında 306.743,00 TL ile 281.678,00 TL gibi satışlara göre çok cüzi tutarlarda kaldığı, 135.615,13-TL vergi borcu bulunmasına rağmen 738,07-TL ödeme yapıldığı, 12/10/2012 tarihli yoklamada şirkete ulaşılamadığı, bu tarihe kadar yapılan yoklamalarda şirketin faal olduğunun tespit edildiği, ancak 26/07/2012 tarihli yoklamada işyerini ilgili şirkete kiralayan tarafından yapılan açıklamada, şirketin 1 çalışanı olduğu ve haftada bir gün işyerine uğranıldığının ifade edildiği, 21/01/2013 tarihli yoklamada şirketin adresi terk ettiği ve faaliyetini bıraktığı, mal alım ve satımı yapılan şirketler hakkında sahte fatura düzenlemekten dolayı raporların bulunduğu hususları tespit edilmiştir.
Buna göre; şirketin 2011 ve 2012 yıllarında beyan ettiği yüksek cirolara ulaşmasına yetecek bir alım tutarının veya hizmetinin söz konusu olmadığı hususu 26/07/2012 tarihinde yapılan yoklamada tespit edildiği, haftada bir, tek bir çalışanın iş yerini açması ile bu tutarlara ulaşılamayacağı, üstelik beyan edilen katma değer vergisi matrahı, satış tutarı ve karşıt firmaların şirketten beyan ettiği alış miktarları arasında da farklılıklar olduğu, 07/01/2011 tarihinde …'un müdür olarak atanmasıyla şirketin alım satım işlemlerinin gerçeği yansıtmadığı anlaşıldığından cezalı tarhiyatı kaldıran Vergi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4.Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/09/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.