Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı, çeke dayalı olarak borçlular aleyhine İstanbul İcra Dairesinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçmiştir. Borçlulardan ... İnş.Nak.Taah.İth.İhr.San.ve Tic.Ltd.Şti. süresinde İstanbul İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiş ve yetkili icra daireleri olarak Diyarbakır ve Ankara İcra Dairelerini göstermiştir.
Çeke dayalı takiplerde yetkili icra dairesi keşide yeri, muhatap bankanın bulunduğu yer ve borçlunun ikametgahının bulunduğu yer icra daireleridir.
Somut olayda, takip konusu çeklerin keşide yeri ve muhatap bankanın bulunduğu yer Ankara, borçluların ikametgahı ise Diyarbakır"dır. Bu durumda takipte İstanbul İcra Daireleri yetkili değildir.
Borçlu, yetki itirazında birden ziyade yetkili icra dairesi göstermiş ve gösterdiği icra dairelerinin takipte yetkili olduğu anlaşılmış ise de, borçlu bu dairelerden birini tercih etmediği için İİK.nun 50.maddesi göndermesiyle HUMK.nun 23.maddesi uyarınca gösterilen bu yerlerden birini tercih etme hakkı alacaklıya geçmiştir.
Mahkemece, alacaklıya bu icra dairelerinden birini seçmesi konusunda tercih hakkı kullandırılarak yetki itirazı hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle itirazın reddine karar verilip işin esasına girilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.