Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/100
Karar No: 2019/5371
Karar Tarihi: 18.11.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2019/100 Esas 2019/5371 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2019/100 E.  ,  2019/5371 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar... Tezel İnş. Makine Taah. Tic. Ltd. Şti. ve ... aleyhine asıl davada 19/11/2009 birleşen davada 26/07/2016 günlerinde verilen dilekçeler ile taşınmazdan izinsiz kum alınması nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise reddine dair verilen 03/04/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı... Tel İnş. Makine Taah. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Mahkeme gerekçeli karar başlığında, dava tarihinin 19/11/2009 olması gerekirken 22/07/2016 tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, davacıya ait araziden izinsiz kum ve çakıl alınması nedeniyle oluşan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın davalı... Tezel İnşaat Makine Taahhüt Ticaret Limited Şirketi yönünden kısmen kabulüne, davalı ... yönünden reddine, birleşen davanın ise usûlden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı... Tezel İnşaat Makine Taahhüt Ticaret Limited Şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili asıl davada, davalıların Pazaryeri ilçe merkezine doğalgaz dağıtımı boru hattı döşeme işinde ve köy içinde yapılan yollarda kullanılmak üzere davacıya ait tarla vasfındaki taşınmazın bir bölümünden izinsiz olarak kum ve çakıl almak suretiyle taşınmazı kullanılamaz hale getirdiklerini, tüm başvurularına rağmen zararın giderilmediğini belirterek, ecrimisil, eski hale getirme ve istinat duvarı bedelinden oluşan zararlarının davalılardan tazminini; birleşen davada ise idare mahkemesi kararı sonucu Kınık Köyü Muhtarlığınca zararın bir bölümünün giderildiğini belirterek, kalan zararın davalı şirketten tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalı şirket vekili; kasti bir eylemleri olmadığını, arazinin özel şahsa ait olduğunun anlaşılması üzerine de kum alımına son verildiğini belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan ilk yargılamada; köy muhtarlığı hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, şirket hakkında açılan davanın ise kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 14/06/2012 gün, 2011/8507 esas ve 2012/10464 karar sayılı ilâmıyla davaya konu zararın kamu hizmeti niteliğindeki idari faaliyetler sırasında meydana geldiği gerekçesiyle her iki davalı yönünden de idari yargı yerinde görülmesi gerektiğinden bozulmuş, mahkemenin bozma ilâmına uyarak, dava dilekçesinin yargı yolu nedeniyle reddine dair kararı ise Dairemizce onanmıştır. İdare Mahkemesince, şirket yönünden görevsizlik kararı verilmesi üzerine de oluşan görev uyuşmazlığının giderilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmasının ardından, Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümünün 28/12/2015 gün, 2015/901 esas ve 2015/934 karar sayılı ilamıyla idari yargıda gerçek kişiler aleyhine dava açılmasına hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle, davalı şirket yönünden açılan davada adli yargı yerinin görevli olduğunun tespiti ile Bozüyük 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kaldırılmasına hükmedilmiş, yerel mahkemece yapılan yargılamada ise dosyada mevcut bilirkişi raporlarına dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    a- Dosyadaki bilgi ve belgelerden; hükme esas alınan bilirkişi raporlarında davaya konu taşınmazın olay tarihindeki değerine dair tespitin hangi verilere göre yapıldığının anlaşılamadığı, rayiç değer tespitinin de yapılmadığı, ayrıca taşınmazın eski hale getirilebilmesi için istinat duvarı çekmenin dışında tekrar dolgu yapılmasının gerekip gerekmediği, dolgu yapılmasının gerekmesi halinde ise maliyetinin neye tekâbül edeceğinin de belirlenmediği anlaşılmıştır.
    Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Gerçek zararın giderilmesi ilkesi çerçevesinde eski hale getirme bedeli ve kazanç kaybı istenilebilir. Ancak yine aynı ilke çerçevesinde taşınmazın sürüm değeri de göz önünde tutulmalıdır. Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmedilmesi gerekir. Şu halde; zarar gören taşınmaz alanının sürüm (rayiç) değeri usulünce belirlenerek, açıklandığı şekilde karşılaştırmalı şekilde değerlendirme yapılarak sonucuna ve dosya kapsamına göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    b-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesinde hâkimin, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği düzenlenmiştir. Mahkeme gerekçeli kararından talebin ıslah edilmiş haliyle hükme esas alınıp bu miktarın muhtarlıkça yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan kısmının davacı zararı olarak tazminine karar verildiği anlaşılmakta olup davacı vekili 27/01/2011 tarihli ıslah dilekçesinde ıslah ettiği kısım için ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili isteminde bulunduğuna göre, kabul edilen kısım yönünden talebi aşar şekilde 23/11/2009 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi usul ve yasaya uygun olmamış, bu durum da kararın bozulmasını gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2/a-b) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı... Tezel İnşaat Makine Taahhüt Ticaret Limited Şirketi yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.




















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi