16. Hukuk Dairesi 2016/14575 E. , 2020/2187 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “eksik araştırma, inceleme ve uygulama ile karar verilemeyeceği belirtilerek, çekişmeli taşınmazın hangi tarihte imar planı içine alındığının saptanması, imar planı içine alınma veya kadastro tespit gününden 15, 20 ve 25 yıl öncesine ait çekilmiş stereoskip hava fotoğrafı ile komşu 61 parsel bayılı taşınmaza ait onaylı kadastro tutanağı ile dayanak kayıtların getirtilerek dosyaya konulması, mahallinde üç kişiden oluşan ziraatçı bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotoğrametri uzmanı bilirkişi ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılması, yerel bilirkişiler kurulu ve taraf tanıklarına taşınmazın öncesinde ne olduğu, ilk olarak kim tarafından ve ne şekilde kullanılmaya başlandığı, öncesi taşlık ve kayalık ise kim veya kimler tarafından imar-ihya edildiğinin sorularak saptanması, yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının beyanlarının komşu taşınmaz kayıtları ile denetlenmesi, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde çelişkinin yöntemince giderilmesi, bilirkişilerden ayrıntılı rapor alınması, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm delilerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gereğine” değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 402 ada 204 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına olan tapusunun iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dinlenen mahalli bilirkişiler ve tanıklar, çekişmeli taşınmazı davacı ve babasının 30-35 yıldır tarla ve bahçe olarak kullandıklarını beyan etmişler; jeodezi ve fotogrametri bilirkişisi raporunda, 1984 yılına ait hava fotoğrafında çekişmeli taşınmazın tarım arazileri içerisinde kaldığı belirtilmiş, ziraatçi bilirkişi kurulu raporunda ise, güney sınırındaki yosun tutmuş taşlara göre taşınmazın en az 30 yıldır sahiplenildiği ve hava fotoğrafında tarla olduğu belirtildiğinden tarım arazilerinden olduğuna kanaat getirildiği ifade edilmiştir. Ancak, çekişmeli taşınmazın hükmen tesciline esas Dargeçit Kadastro Mahkemesi"nin 2011/6 Esas, 2012/9 Karar sayılı ilamı, taraf olmadığı için davacı için kesin hüküm oluşturmasa da, güçlü delil niteliğinde olduğu kuşkusuzdur. Yargıtay ilamından geçerek kesinleşen anılan Kadastro Mahkemesinin ilamında yapılan tespit ve varılan sonuca göre; çekişmeli taşınmazın imar-ihyasının tamamlanmadığı ve ham toprak vasfında olduğu belirlenmiş olup, eldeki dosyada içerisinde bulunan fotoğraflardan taşınmazın içerisinde yer yer kayalık ve taşlık bölümlerin bulunduğu, taşınmaz üzerinde imar-ihya işleminin yapılmadığı ve ekonomik amaca uygun bir kullanımın bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçelerle kabul kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.