2. Hukuk Dairesi 2021/1133 E. , 2021/3825 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali-Alacak
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından, kendi davasının reddi yönünden; davalı-karşı davacılar tarafından ise asıl davanın reddi yönünden hükmolunan vekâlet ücreti yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.05.2021 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre, davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Davacı-karşı davalı, Ankara 1. İcra Müdürlüğünün 2007/692 esas sayılı dosyasında; davalılar ile aralarında düzenledikleri 16.09.2005 tarihli sözleşmede; M.N. dekorasyon şirketinde sahibi olduğu %50 hissesini davalılara yazılı sözleşme ile bıraktığını, sözleşmeye göre ... plakalı kamyonet ile ... plakalı araçların davalılar tarafından davacıya devredileceğini, şirketin 3. kişilere devredilmesi halinde devir bedelinin 1/4"ünün kendisine ödeneceğini, kredi kartı borçlarının ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalı-karşı davacıların sözleşme hükümlerini yerine getirmediklerini bu sebeple; sözleşmede kararlaştırılan araçların bedelleri, devri gereken araçların kendisi tarafından ödendiğini iddia ettiği vergilerinin bedeli, araçlar yönünden teslim edilmemeleri sebebiyle davalıların kullanımları karşılığı kira bedeli, şirketin devir bedelinin 1/4"ü, sözleşmede kararlaştırılan kredi kartlarının borçları ile sözleşmeden sonra davacı-karşı davalılara verdiğini iddia ettiği 69.630.00 TL."nin ödenmesi talepleriyle takip başlattığını, davalıların takibe yaptıkları itiraz üzerine takibin durdurulduğunu belirterek takibe yapılan haksız itirazın iptalini, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı-karşı davacılar, devri gereken araçların şirket envanterine kayıtlı olduğunu, anlaşmaya göre davacının yeni bir şirket kuracağını, bu şirketin devredilen şirketle işbirliği içinde çalışacağı kararlaştığı halde şirketin kurulmadığını, iki araç için davacıya toplam 25.700,00 TL verildiğini, şirketin ... Mobilya"nın mutfak bayiliğini yaptığını, şirketin 3. şahıslara devredilmediğini, halen gayri faal durumda olduğunu, bayilik sözleşmesinin iptalinden sonra ticari faaliyetini sürdürmesinin mümkün olmadığını, demirbaşların fatura ile Ankara Anadolu T.AŞ"ne satıldığını, şirketin devrinin söz konusu olmadığı gibi borca batık şirketin taliplisinin de bulunmadığını, davacı-karşı davalının kredi kartlarının borçlarının fazlasıyla ödendiğini belirterek davanın reddini ve fazla ödenen toplam 9.208,08 TL."nin dava tarihiden itibaren işleyecek yasal faizi ile davacıdan tahsiline ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemişlerdir.
Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise reddine yönelik olarak tesis edilen 08.12.2015 tarihli hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 07.02.2017 tarihli kısmen onama kısmen bozmaya dair ilamıyla “davacı-karşı davalı erkeğin 16.09.2005 tarihli sözleşmeden sonra davalı-karşı davacılara borç verdiğine ve bu borcun ödenmediğine dair iddiası yönünden banka kayıtları da getirtilerek bütün deliller birlikte değerlendirilerek bu talebi hakkında sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporunun esas alınmak suretiyle hüküm kurulmasının doğru olmadığı” gerekçesiyle hükmün bozulmasına, karşı davanın reddine yönelik bölümün ise onanmasına, bozma sebebine göre asıl davaya yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.İlk derece mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada banka kayıtları getirtilmiş, davacı-karşı davalının talepleri yönünden yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış; yargılamanın neticesinde tarafların anlaşmalı olarak boşandıkları, anlaşmalı boşanma kararının 13.10.2005 tarihinde kesinleştiği, tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde birbirlerinden hak ve alacak taleplerinin olmadığının açıkça yazılmış olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine hükmedilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen 16.09.2005 tarihli limited şirket hisse devir protokolünden sonra davacı-karşı davalı ... ile Davalı-karşı davacı ... arasında 03.10.2005 tarihinde anlaşmalı boşanma protokolü düzenlenmiş, tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına ve anlaşmalı boşanma protokolünün tasdikine dair karar 13.10.2005 tarihinde kesinleşmiştir. Tasdik edilen anlaşmalı boşanma protokolünde tarafların karşılıklı hak ve alacaklarının bulunmadığına dair beyanları, anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte tarafların mevcut hak ve alacaklarının tasfiyesine yönelik olup anlaşmalı boşanma kararından sonra doğan alacakları kapsamamaktadır. Banka kayıtları ve tetkike elverişli 18.03.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu nazara alındığında davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacılara anlaşmalı boşanmadan sonra 49.275,00 TL borç verdiği ve bu borcun davacı-karşı davalıya geri ödenmediği anlaşılmaktadır. O halde davacı-karşı davalının itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile davalı-karşı davacılara borç olarak verilen 49.275,00 TL yönünden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı-karşı davacıların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 3.050,00 TL vekalet ücretinin ..."den alınıp ..."ya verilmesine ve yine 3.050,00 TL vekalet ücretinin ..."dan alınıp ..."e verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.05.2021 (Salı)