Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 1-Taksirle yaralama suçu açısından;
TCK’nın 89/1, 89/2-b, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet,
2-Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan; CMK’nın 223/2-a. maddesi gereğince beraat

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü, saat 17.35 sıralarında, meskun mahalde, aydınlatması olmayan, 11 metre genişliğinde, tek yönlü, bölünmüş, ıslak asfalt yolda, yağmurlu havada sürücü belgesi bulunmayan sanık sevk ve idaresindeki kamyonet ile Dudullu istikametinden Bostancı istikametine seyir halinde iken ışıklı kavşağa geldiği beyanına göre yeşil ışık yandığı esnada aracının ön kısımlarıyla seyir istikametine göre sağ tarafından kaplamaya girerek yolun sol tarafına geçmekte olan beyanına göre kendisine hitaben yeşil ışık yandığını söyleyen katılan yaya ..."a çarpması sonucu basit tıbbi müdahale ile giderilemez, hayati tehlike geçirecek,vücudundaki kırığın hayat fonksiyonlarına ağır 6. derece etkisi oluşacak şekilde yaralandığı olayda; olay yerinin kontrolsüz kavşak olduğu kabul edilerek sanığın tali kusurlu olarak bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
1-Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu açısından yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna dair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Trafik güvenliğinin tehlikeye sokulması suçunun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise sanığın müştekilerin yaralanmasına neden olarak zarar suçunun oluşması nedeniyle taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi nedeniyle artık bu durumda trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi yerine atılı suçtan beraatine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. bendinin hükümden çıkarılarak yerine "Sanığın üzerine atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığına" şeklinde değiştirilmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Taksirle yaralama suçuna yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna dair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Katılan ...’a ait 11/02/2011 tarihli Kadiköy Adli Tıp Kurumu raporunda, katılanın hayati tehlike geçirecek ve vücudunda 6. derece kırık oluşacak şekilde yaralandığının belirtildiği anlaşılmakla, sanık hakkında tayin edilen temel cezadan, TCK"nın 89/2-b-e maddeleri gereğince arttırım yapılması gerektiği gözetilmeksizin TCK’nın 89/2-b maddesi gereğince arttırım yapılması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının 2 ile numaralandırılan 2. paragrafının çıkarılarak yerine “Katılanın hayati tehlike geçirecek ve vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı anlaşıldığından TCK’nın 89/2-b-e maddesi gereğince yarı oranında arttırılması suretiyle 270 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına,” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.