Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/21848
Karar No: 2011/1936
Karar Tarihi: 9.2.2011

Birlikte Evlat Edinme - Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2009/21848 Esas 2011/1936 Karar Sayılı İlamı

 

 

2. Hukuk Dairesi 2009/21848 E., 2011/1936 K.

2. Hukuk Dairesi 2009/21848 E., 2011/1936 K.

  • BİRLİKTE EVLAT EDİNME

 

  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 282 ]
  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 306 ]
  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 318 ]
  • 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 319 ]
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 427 ]

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Davacıların, 20/1/2009 tarihinde açtıkları davada, davalıların müşterek çocuğu E......"ı evlat edinmelerine karar verilmesini istedikleri, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 306. maddesinin 2. fıkrasına göre, eşlerin birlikte evlat edinmeleri için en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları gerekmektedir.

Dosya içinde mevcut nüfus kayıt örneklerinden, davacı N...."nin dava tarihinde otuz yaşından küçük olduğu, ayrıca diğer davacı M..... S.... ile 26/6/2007 tarihinde evlendikleri, evlilik sürelerinin beş yıldan az olduğu anlaşılmaktadır.

Mahkemece, yasal şartların oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanununun 306. maddesi hükmüne aykırı olarak davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oyçokluğuyla karar verildi. 9/2/201

KARŞI OY YAZISI

Türk Medeni Kanununun 282. maddesi, genel olarak soybağının kurulmasını düzenlemiş, çocuk ile ana arasındaki soybağının doğumla, çocuk ile baba arasındaki soybağının ise ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulacağını, ayrıca soybağının evlat edinme yoluyla da kurulabileceğini hüküm altına almıştır. Yasadaki düzenlemeler ve yargılama usullerinden de anlaşılacağı gibi, soybağı davaları bu arada doğal olarak da evlat edinme davaları, kamu düzenine ilişkindir.

Türk Medeni Kanununun 318/1. maddesi ile getirilen hükümle, esasa ilişkin diğer noksanlıklardan biriyle sakatsa, Cumhuriyet savcısı evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını isteyebilecektir. Bu nedenle, kurulmuş bulunan evlat edinme ilişkisindeki esaslı noksanlık, artık, bu noksanlığın öğrenilmesinde, kamu adına ilişkinin kaldırılması yoluyla dava açılmasını mümkün kılacaktır.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/7. maddesinde, kesin olarak verilen hükümlerle, niteliği bakımından yürürlükteki hukuka aykırı bir sonucu ifade eden ve Yargıtay"ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan hükümlerin, kanun yararına temyiz edilebileceği belirtilmiştir.

Türk Medeni Kanununun 318/1. maddesi uyarınca, esaslı noksanlıkları içeren evlat edinme ilişkisi, Türk Medeni Kanununun 319. maddedeki hak düşürücü süreler içerisinde, kamu düzeni açısından kesinleşmeyecektir. Esasa ilişkin noksanlığı belirleyen Cumhuriyet savcısı, ilişkinin kaldırılması için dava açabilme olanağına sahip bulunmaktadır.

Esasa ilişkin noksanlığı öğrenen Cumhuriyet savcısının kanun yararına bozma istemi ile temyiz yerine ilişkinin kaldırılması için dava açması yasanın aradığı temel amaçtır. Zira, kanun yararına bozma, taraflar açısından sonuç doğurmayacak, bu durum, yasaya aykırı ve esasla unsurlardaki eksikliklerine karşın, evlat edinme ilişkisinin kurulmasını sağlayabilecektir.

Esasa ilişkin noksanlıkları öğrenen Cumhuriyet savcısının, dava açarak evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını temin olanağının bulunması ve kamu düzeni açısından kesinleşmemiş olan hükümle ilgili olarak, kanun yararına temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği düşüncesi ile sayın çoğunluk kararına katılmıyorum.
 

 

 



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi