Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4679
Karar No: 2020/6350
Karar Tarihi: 03.11.2020

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4679 Esas 2020/6350 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Ancak, bu kararın kesinleştiği tarih ile ikinci suçun işlendiği tarih arasında dava zamanaşımı durmuş ve inceleme sonucunda sanığın temyiz dilekçeleri kabul edilerek hüküm bozulmuştur. İlk suçun zamanaşımı gerçekleşmiş ve sanık hakkındaki kamu davası düşürülmüştür. İkinci suç ise çocuğun soy bağını değiştirme suçu olarak nitelendirilmiş ve suçun vasfıyla ilgili hatalı bir değerlendirme sonucu sanık resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. Ayrıca, hükümde belirtilen denetim süresi ve cezanın ertelenmesiyle ilgili hususlar yanlış uygulanmış, suç tarihi belirtilmemiş ve sanığın cezasından mahsubu yapılmamıştır.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 231/8-son cümlesi
- 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddeleri
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. ve 322. maddeleri
- TCK'nin 51/3. maddesi
- TCK'nin 63. maddesi
- TCK'nin 53. maddesi
11. Ceza Dairesi         2019/4679 E.  ,  2020/6350 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 05/08/2008 tarihinden, hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği 17/11/2010 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    A-Sanık hakkında 22/03/2006 tarihli eylemine ilişkin resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
    5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, 22/03/2006 olan suç tarihinden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 05/08/2008 tarihine kadar bazı kesintilerle dava zamanaşımı süresinin işlediği, bu tarihten sonra denetim süresi içinde işlenen kasıtlı suçtan dolayı verilen ve 15/12/2014 tarihinde kesinleşen mahkûmiyet hükmü nedeniyle ihbar üzerine dosyanın yeniden ele alındığı, böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 05/08/2008 tarihinden itibaren, deneme süresi içinde işlenen ikinci suçun suç tarihi olan 17/11/2010 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanığa yüklenen “Resmi Belgede Sahtecilik” suçunun Kanun’daki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 22/03/2006 suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
    B-Sanık hakkında 31/07/2007 tarihli eylemine ilişkin resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
    Mahkemece 15/07/2008 tarihli, 2008/269 Esas ve 2008/502 Karar sayılı dava dosyasında sanığın “Çocuğun soy bağını değiştirme” suçundan beraatine karar verilmiş ise de; sanık hakkında düzenlenen ve temyize konu davanın esasını oluşturan Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 18/04/2008 tarihli ve 2008/338 Esas numaralı iddianamesinde; “sanığın azmettirmesi ile temyiz dışı sanık ...’nın, kendisinden olmayan torunları .... ve ....’yi, kendi çocuğu olarak farklı tarihlerde nüfus memuruna beyan ederek, kendisininmiş gibi sahte içerikli mernis doğum tutanağı düzenlenmesini sağlayıp, nüfus idaresini kandırarak nüfusa tescil ettirerek….” şeklinde anlatılan eylemin, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 02.12.2014 tarihli, 2013/9-618 E. ve 2014/532 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere bir bütün halinde TCK’nin 231. maddesinde düzenlenen “Çocuğun soy bağını değiştirme” suçunu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    1-Sanığın temyiz dışı sanık .... ile olan evliliğinden dünyaya gelen... isimli çocuğunu, annesi olan temyiz dışı sanık ...’nın 31/07/2007 tarihinde Mustafakemalpaşa Nüfus Müdürlüğü‘ne başvurarak kendi çocuğu gibi nüfusa kaydettirmeye azmettirmesi suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 29/09/2015 tarihli 2015/412 Esas ve 2015/286 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; sanığın, annesi olan temyiz dışı sanık ...’nın nüfus müdürlüğüne müracaatla bir belgeye dayanmayacak şekilde, çocuğunu sadece beyan üzerine nüfusa kaydettirmeye azmettirmekten ibaret oluşa uygun eyleminin, 5237 sayılı TCK"nin 231. maddesindeki “çocuğun soybağını değiştirme suçu“ kapsamında kaldığı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2-Kabule göre de;
    a)5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesinin; “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.” şeklinde düzenlendiği, buna göre sözü edilen fıkranın ikinci cümlesi uyarınca, cezanın kısmen infazı, ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilebilmesinin ancak yükümlülüklerini yerine getiremeyen sanıklar yönünden mümkün bulunduğu, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın, denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle CMK"nin 231/11. maddesi uyarınca hakkındaki hükmün açıklanması sırasında ilk hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerektiği ve hükmolunan cezanın seçenek yaptırımlara çevrilemeyeceği gözetilmeden hükmolunan hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi,
    b)5237 sayılı TCK"nin 51/3. maddesinde yer alan "Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz." düzenlemesi uyarınca ve ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.02.2010 gün ve 6-230/32 Esas-Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK’nın 51/3. maddesindeki deneme süresinin kazanılmış hakka konu olamayacağı hususu da dikkate alındığında; sanık hakkında belirlenen denetim süresinin mahkum olunan 1 yıl 8 ay hapis cezasından az olamayacağının gözetilmemesi,
    c)Gerekçeli karar başlığında “31.07.2007” suç tarihinin gösterilmemesi,
    d)Sanığın gözaltında geçirdiği sürenin TCK"nin 63. maddesi gereğince cezasından mahsubuna karar verilmemesi,
    e)TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerktirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, aleyhe temyiz olmadığından aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 03/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi